°33°

4.5K 380 350
                                    


JUNGKOOK

Duyduğum şeyle hemen üzerimi değiştirip arabama binmiştim Yun'a her şeyi anlatmam gerekiyorudu abisinin nasıl bir piç olduğunu bize yaptıklarını her şeyi bilecekti.

Hızlıca abimlere gelmiştim zile basmadan kelimelerimi toparlamaya çalışıyordum yanlış bir şeyler söylememeliydim.

Zile ard arda basıyordum stresten bayılacak gibiydim. Kapı açılır açılmaz içeri dalmıştım. Evde kimse yoktu.

"YUN YUN YUN" Avazım çıkana kadar bağırıyordum. Konuşmamız lazımdı.

"Ne var gerizekalı?" Yun Arkamda kapıyı kapatıp yanıma doğru gelmeye başladı. Göz altları mosmor olmuş ve zayıflamıştı tam tahmin ettiğim gibi fakat hala dimdik ayakta duruyordu.

"Seninle çok önemli bir konu hakkında konuşmaya geldim. Abimler evde mi?" Diyip odaları dolaşmaya başladım, olmadıklarından emin olup Yun'u mutfağa çekiştirdim.

İtiraz etmiyordu, onu sandalyeye oturtmuş cebimden Minji'nin telefonunu çıkarıp masaya bıraktım.

"Bu ne şimdi Jungkook birde utanmadan bana onun telefonunu mu gösteriyorsun?"

"Hayır bebeğim sana gerçekleri anlatacağım. Yemin ederim sana doğruları söyleyeceğim beni biraz olsun tanıyorsan bana güven olur mu?"

"Beni aldatan birine nasıl daha fazla güvenebilirim Jungkook!!" Birden ayağa kalkıp bağırmaya ve saçlarını çekiştirmeye  başladı.

"Bebeğim lütfen yapma böyle yalvarırım senden başka birine baktığımı ne zaman gördün hah?" Bir yandan Yun'a sarılıp teselli veriyordum fakat onu o hale getirende bendim. Akan göz yaşlarını silip sandalyeye geri oturttum.

"Şimdi daha iyi misin? " Sorduğum soruyla başını sallamıştı.

"Tamam o zaman her şeyi anlatacağım ama lütfen sözümü kesme olur mu?" Yine başını sallayınca boğazımı temizledim.

"Şimdi kavga ettiğimiz günü biliyorsun o gün çok sinirlenmiştim, pikniğe gittiğimizde abimin yaptığı tavırlarda beni delirtmişti. Hatta seni göndermedi bile. O gün evde ne kadar içki varsa hepsini içtim hatta yetmedi dışarıdan söyledim, içkiyi getiren Minjiydi bana içkiyi uzatırken gözüme güzel görünmüştü fakat sakın yanlış anlama duygusal olarak hoşlanmadım ondan. Aklıma bir plan gelmişti o zaman benim seni aldattığımı düşündüğün için çok kırılmıştım ve bencilce fakat seninde üzülmeni istedim o zaman belki anlardın ne hissettiğimi. Minjiye çıkma teklifi ettim eh haliyle kabul etti ve ettiği gün akşamı sizi Minjiyle tanıştırdım."

Göz ucuyla Yun'a baktım göz damlaları bir bir düşüyor hıçkırmamak için kendini zor tutuyordu. Merak etme bebeğim bu zamanları atlatacağız.

"Zaten okula da istifamı vermiştim. Sevmediğim biriyle ilişki sürdürmek çok zordu ara sıra beni zorla dışarı çıkartıyordu, yada...eve geliyordu ama yemin ederim ona bir kez bile dokunmadım ne öptüm nede onunla birlikte oldum yemin ederim. İşte bu akşam zorla yine eve geldi ben odamda yatarken içeri girdi ve benimle birlikte olmak istediğini söyledi. Onu itip sürükleyerek dışarı attım tabi telefonu evde kalmış telefonu çalınca fark ettim. Sevgilim diye biri arıyordu merak edip açtım fakat bir şeyde söylemedim. O kişi...abinmiş Yun hepsi bize oyun oynamış ayrılmamız için."

Yun hala deli gibi ağlıyordu o ağladığı için bende ağlıyordum. Onu kucağıma çekip başını göğsüme yaslayıp saçlarını okşamaya ve öpmeye başladım. Kokusunu özlemişim.

Bir süre daha öyle durduktan sonra kendimden biraz uzaklaştırıp göz yaşlarını sildim. Tek kelime etmiyordu.

"Sana abinin ses kaydını dinletmemi ister misin bebeğim?" Başını yine sallayınca gülüp ses kaydını açtım iyikide kaydetmişim.

"Hey Minji, Jungkook'u ayartabildin mi ? Planımız iyi ilerliyor Yun gururlu demiştim sana Jungkook'dan boşanmak istiyor. Jungkook'u az da olsa tanırım ilk başta istemese bile sen onu ikna edeceksin ve onunla birlikte olmaya bak hamile bırakacağım seni sonra sahte rapor ve çıkmaz yol. Bitireceğim onları. Minji neden konuşmuyorsun özledim seni Jungkook mu yanın da? Minji? Minji? Minj-"

Kaydı dinledikten sonra yüzüne yapışan saçlarını çektim gözü önünden. Derin derin nefes alıp verdi kendine gelebilmek için.

"Abimin bunu yaptığına inanamıyorum o-o fazla ileri git-" Ağlamaktam doğru düzgün konuşamıyordu bile.

"Geçecek hayatım her şeyi atlatacağız yeterki sen bana güven" diyip sıkıca sardım. Onun canını yakmak isterken bilemeden öldürmüşüm bu narin bedeni, kendime ne kadar kızıp sövsemde az kalır.

"Polise gidip şikayetçi mi olacağız?"

"Polis ne yapacak ki abime yaptığı çukura düşen sensin polis ne diyecek?" Haklıydı, ağa takılan bir yem olmuştum. Planın doğru gitme sebebi bendim.

"Boşanmak istiyorum Jungkook" Hala kucağımda bana sokulan minik bedene baktım. Boşanmak istemiyordu ama doğru olanın bu olduğunu biliyordu.

"Ben boşanmayacağım Yun. Seni asla bırakmayacağım evlenirken söz verdik hayatım, iyi günde ve kötü günde seni her zaman koruyup yanında olacağıma söz verdim, seni hala canımdan çok seviyorum Yun...lütfen."

"Bana en kötü zamanlarımı yaşatan da sensin ama neden hala ısrar ediyorsun?"

"En kötü zamanın olsam bile en iyi zamanınıda ben oluşturacağım. Bu zamana kadar evliliğimizde sana hiç kötülük yaptım mı ben?"

"Yapmadığın için mi birden yüklendin bana. Seni o kadar sevip güveniyorken neden Jungkook?"

"Özür dilerim bebeğim yemin ederim sana doğruları söyledim. Sana yalan söylediğimi gördün mü hiç hah?" Yun kucağımdan kalktığında elimi tutup dış kapıya doğru sürükledi ne kadar durdurmak istesemde durduramıyordum.

"Düşünmeye ihtiyacım var Jungkook lütfen itiraz etmeden evine git, umarım neler yaptığını baştan düşünürsün" diyip kapıyı suratıma kapattı git gide daha çok bitiyorduk. İkimizide ben bitirmiştim.

Derin bir nefes alıp göz yaşlarımı sildim ve arabaya bindim eve bir an önce gidip içmek istiyordum. Arabayı çalıştıracağım sırada kafama dayanan silahla kaskatı kesildim.

"Merhana Jungkook. Bir an önce haberi minik kız kardeşime yetiştirdiğin için teşekkürler şimdi seni öldürüp ortadan tamamen kaldırmak istiyorum. Sence sen öldükten sonra sevgili karın seni kaç saat sonra unutur hah Jeon?" Pis bir kahkaha atıp silahı daha çok bastırmıştı.

Her konuda boku yemiştim...

Bölümün çok geç geldiğinin farkındayım ama 34. Bölüme vote ve yorum sınırı getireceğim umarım geçer bende bölüm yazarım.

Vote: 200
Yorum:200

Lütfen bölüm hakkında ne hissettiğinizi yazın :")

Geç yazdığım için ise çok özür dilerim yaşlandım, bu kitabı you're just mine gibi yazamadım :")

100K da okuma aldık oh mis

my husband is a teacher || jjkWhere stories live. Discover now