☆28☆

29.5K 1K 391
                                    

'KIŞKIRTMAK,

Ben olduğum yerde kalakalırken Kaya yavaşlayarak durmuştu.

Zaten tam da o sırada Rüzgâr hırsla onun üzerine yürümeye başladı.

Bir anda karşısında bitmiş Kaya'yı bana yapsa anında yerde yuvarlanacağım kadar sertçe ittirmişti.

" Nasıl bu kadar düşüncesiz davranabilirsin?!" diye gürledi. " Ya ona bir şey olsaydı? Çocuk musun sen?!"

Kaya da onu ittirip, " Sana ne lan sana ne?!" diye bağırdığında kendime gelip aralarına girdim.

" Hey hey sakin olun." dedim sesleri bastırarak. Birbirlerine, birbirlerini parçalayacak gibi bakıyorlardı.

" Virajda yüz elliyle gittin lan! Yüz elli! Beyinsiz ya kaza yapsaydın?! Hadi kendini siklemedin Eylül bu kadar mı değersiz gözünde? Sikerim seni de hastalığını da!" Beni geçmeye çalışıp Kaya'nın üzerine yürümüştü.

" Rüzgâr!" dedim uyarırcasına. Elimi daha fazla ilerlemesin diye göğsüne koymuştum.

" Ne diyorsun lan sen?" diye bağırdı bu kez Kaya. " Kendime güvenmeseydim yapar mıydım? Onu kendi gözümden bile korurum ben! Özellikle de senin gibi piçlerden."

" Şşşşt!" dedim sertçe Kaya'ya.

Neden kimse beni dinlemiyordu?!

Rüzgâr sinirle güldü. Bu sırada herkes yanımıza toplanmıştı. " Sen mi korursun onu?" Alayla sırıtırken başını geri attı ve tekrar Kaya'ya baktı. " O gece neredeydin Kaya? Hatta o geceyi bırak ondan sonrasında neredeydin? Eylül'ü koruma şeklin gözlerimi yaşarttı." Eliyle küçük bir alkış tuttu.

Kaya'yı daha fazla tutamayacağımı fark ettiğimde son çare olarak avazım çıkacak kadar bağırmıştım. " İkiniz de susun!"

Kaya ağzını açtığında, " Sus!" dedim yine.
" Ben susmanı istiyorum."

Dişlerini sıktığında çenesi iyice kasılmıştı. Sinirden deliriyordu.

Rüzgâr'a döndüm. " Sen de saçmalamayı kes." Gözlerimden alev çıkarma gibi gizli bir yeteneğim olsaydı o an keşfedebilirdim... " Kimseye hiçbir şey olmadı! Birbirinize girişecek yer arıyorsunuz! Kaya'yla da böyle konuşamazsın."

Rüzgâr'ın ateşi bir an sönmüş gibi göründü.

Ama bunu yapmak zorundaydım.

İkisi de. Hayatımdaki. Yerini. Bilmeliydi.

Gözlerini başka yere çevirirken kendini sakinleştirmek ister gibi derin bir nefes aldığını gördüm. Elini saçlarından geçirirken beni sıkıştırmaktan vazgeçip geri bir iki adım attı.

" Mantıklı davranacağım." diye mırıldandığını duydum. Ve sonra bana bakmadan direkt Kaya'ya döndü.
" Benimle gel. Seninle konuşmamız lazım."

○●○●○●

RÜZGÂR'DAN

Eylül söz konusu olduğunda neden insanlığa bu kadar yenik düşüyordum?

Duygularımı kontrol etmek niye bu kadar zordu?

Ben böyle biri değildim ki...

Herkese rağmen sinirlerine hâkim olup bir de üzerine sırıtan taraftım.

Şimdi bu kadar zor olmamalıydı.

Yine de Eylül'den uzaklaşıp Kaya denen veletle birlikte evime geldiğimde tekrardan eski hâlimdeydim.

WİNDOW //don't talk about it (TAMAMLANDI)Onde as histórias ganham vida. Descobre agora