Saudade

dudaklaşmalar

Ertesi gün, yeni boyattığım pembe saçlarımla Youngjae'nin partisine gitmiştim.

Uzun zaman sonra ilk defa görünüşüme özenmiştim ve ilgi odağı olmayı özlediğim su götürmez bir gerçekti.

Yugyeom'ın partiye geleceğini biliyordum. Bu yüzden kendimi hazırlamıştım ve görünüşüme dikkat etmiştim. Onu etkilemekten çok, beni bundan sonra ezemeyeceğini görmesini istiyordum!

Ama yanılmıştım. Yugyeom, o gece partiye gelmemişti. Rahatlamıştım gerçi ama bir yandan, ona söylediklerime inanmasından korkmuştum.

Bu kadar güçsüz olmamdan nefret ediyordum.

''Cesaret.''

''Youngjae'yi öp.''

Jaebum Hyung kocaman sırıttı ve şişeye kenara itti. ''Bu en kolayı.'' Karşısındaki Youngjae'yi kucağına çekti ve dudaklarına yapıştı. Herkes alkışlayıp ıslık çalarken bende yanımdaki Taeyang'ın bacağımdaki elini ittirdim ve içkimden bir yudum daha aldım.

Sarhoştum.

Youngjae, kollarını sevgilisinin boynuna doladı ve sanki daha fazla yakınlaşabileceklermiş gibi kendini ona bastırdı.

Tutkulu ve bir yandan yüz buruşturulası dudaklaşmalarını bozmadık ve şişeyi çevirdik.

Şişenin ucu bana geldi, karşımdaki çocuk bana bakarak sırıttı çirkince ve sordu.
''D,C?''

''Cesaret.'' Ve güzel gecemi mahveden hatayı ben yapmıştım.

''Taeyang'ı öp.''

Dehşet içinde yanımda oturan Taeyang'a döndüm. ''Hayır, doğruluğu seçiyorum.''

Herkes bu dediğime sinir bozucu seslerle itiraz ederken Taeyang'ın yüzündeki memnuniyet gözümden kaçmamıştı.

Piç.

''Eyy. Yalnızca bir öpücük. İlkin değil ya.'' Herkes tezahürat yapmaya başladığında bıkkınlıkla ofladım.

Yalnızca bir öpücük olduğu doğruydu da, işte.

''Öp! Öp! Öp! Öp!..''

Siktiğimin...

Dudaklarımı yanımdakine bastırdığımda, kusmamak için kendimi zor tutuyordum.

Ben, tam bir gerizekalıydım.

Ve sarhoştum. Sarhoşken iki kat daha aptaldım hem.

Diliyle, ağzımı aralamaya çalıştığında geri çekildim ve ayağa kalktım. Midemi tutarken önüme çıkan ilk tuvalete attım kendimi. Boğazımı yakan içki, kustuğumda daha acı bir hal almıştı. Kendime sövmelerim arasında yere çöktüm. Sifonu çektim ve kafamı duvara yasladım.

İçeriden gelen bağırışmaların arasında Yugyeom'ın sesini duyduğumdaysa sinirle, kafamı arkamdaki duvara vurdum.

Yine yanılmıştım. Kim Yugyeom, o gece partiye gelmişti ve artık gerçekten sikimde bile değildi.

Yorulmuştum.