İstanbul misali derin, hırçın, aşka inanmayan ve bilmediği hâlde başka bir adamın derin yarası olan bir kadın.
Karadeniz misali hoyrat, aşkı tanımayan ve tek kadına bağlanmam diyen bir adam.
*
Hayat onlara neler yaşatırdı bilinmez ama kader; kadına...
Veeee, gece kuşu yazarınız geeeeldiii. Bölümü bitirir bitirmez atmak istedim. Belki sabah bildirimi görüp mutlu olursunuz. :)
Böyle anlamlı ve güzel bir günde sizlerle buluşturmayı dört gözle beklediğim bölümü yayınladığım için çok mutluyum. Hepimizin Cumhuriyet Bayram'ı kutlu olsun.
Her yılımız, güzel vatanımızda huzurla geçsin inşallah.
Sizleri çok seviyorum. Keyifli okumalar.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
*********
Ve pimi çekilmiş bombayı odanın ortasına attı.
'Ahahah ay bunlar aynı oda olmaz, çift değiliz derken şey demek istediler. Haha nişanlı canım bunlar.'
-
İlhan ve Zeynep deli görmüş gibi gözlerini Sevda'ya dikerken, Sevda sırıtmaya devam ettiği yerde ikiliye fısıldadı. 'Elleri saklayın. Şimdi bir de yüzük nerede diye sorar.'
Zeynep panikle ellerini arkasına saklarken, İlhan'ın yüzüne bir sırıtma yayıldı. Elini keyifle cebine attı. Sonra Ahmed Bey'e baktı. 'Evet Ahmed Bey, Zeynep benim nişanlım.'
Zeynep'in, olayın şokunu üzerinden atmasıyla İlhan'a dönmesi bir oldu. 'Sen de abartma.'
O esnada çevirmen Ahmed Bey'in dediklerini söyledi. 'O zaman bu tatili nişan hediyesi olarak görmenizi istiyor. Yarın sabah için uçak biletlerinizi de kendisi ayarlayacakmış.'
İlhan keyifle sırıtmaya devam ederken Zeynep derin bir nefes aldı. 'Ne gerek vardı Ahmed Bey? Şimdi işler güçler var.'
İlhan, Sevda'yı aralarından itip kolunu Zeynep'in beline doladı. 'Sevgilim. Ahmed Bey'i kırmayalım. Hem bize de değişiklik olur.'
Zeynep, İlhan'dan 'sevgilim' lafını duyduğu an erime moduna geçti. 'Ayy kırmayız canım, kırar mıyız hiç?'
Demir ve Altan sırıtmalarını kapatmak için ellerini ağızlarına siper ederken Sevda kıkırdadı. 'Ayol bunlara da gün doğdu he.'
Çevirmen tekrar Altan ve Demir'e döndü. 'Altan Bey, Demir Bey, sizinle çalışmaktan çok memnun kalacağımıza eminiz. Zaten irtibat halinde oluruz. Görüşmek üzere.'
Teker teker Ahmed Bey ile tokalaşıp, adamları gönderdikten sonra herkes kendini koltuklara bıraktı.
Ama Zeynep ve İlhan yan yana, İlhan'ın kolu Zeynep'in belinde durduğu yerde ayakta dikiliyorlardı.
Sevda gülmeye başladı. 'Siz de öyle ayakta kaldınız taze nişanlılar. Geçsenize şöyle.'
Zeynep o an içine girdiği bulutun içinden çıkıp, aşık aşık İlhan'a baktı. 'E geçelim o zaman.'
İlhan sırıttı. 'E geçelim bari.'
Zeynep içini çektiği yerde koltuğa otururken İlhan yanına geçti.
