Ateş ve Barut ~ 13

8.7K 400 279
                                    

Biraz buruk bir bölüm ile karşınızdayım, zira yazarken üzüldüğüm yerleri oldu. İnşallah benim gibi siz de hissedersiniz :)

Sizleri seviyorum. Oylarınız, yorumlarınız bana ilham veriyor, bekliyorum... 

Keyifli okumalaarr.

*********

Zeynep adamın ardından önce bir süre baktı. Sonra boğazında atan kalbinin şiddetini bastırmaya çalıştı.

Garip bir şekilde huzurluydu. Mutluydu. Ama yine de bir türlü güven içinde hissetmiyordu.

Bu adamla ne yapacaktı böyle?

-

İlhan Zeynep'in odasından çıkıp, kendi odasına girdiğinde hâlâ sırıtıyordu. Sırıttığı yerde odasını boydan boya kaplayan camın önüne gelip durdu. Önce bir müddet gökyüzünü izledi. Ardından göğün mavisinin yansıdığı denizi.

Denizi izlerken aklında yine tek bir düşünce vardı. Artık Zeynep'i düşünürken kendine engel olmuyor ya da düşündüğü için kendine kızmıyordu. Aksine mutluydu.

Bir süre daha dalgaları kıyıya vuran denizi izledikten sonra yerine geçip işlerini yapmaya koyuldu.

-

İlhan çıktıktan sonra masasına çöken Zeynep kendi kendine konuşmaya başladı.

'Şimdii, İlhan bize gelecek.'

İç sesi onu yanıtladı. 'Evet canım, size gelecek.'

'Eee ne yapmamız lazım?'

'Ne yapacaksın Zeynep? Yemek yapıp adamı ağırlayacaksın.'

'İyi ki söyledin canım, ben bilmiyordum.'

'Biliyorsan neden soruyorsun Zeynep?'

İç sesini susturup 'Offf' dediği yerde yerinden kalktı. 'Neden kabul ettin acaba Zeynep? Sen şimdi kasılırsın. Yerinde duramazsın. Diretseydin dışarıda yemeye ikna olurdu.'

Bir volta attı. 'Rahat olamazsın ki sen. Adam karşında, annenin yanında otururken ne yapacaksın?'

Ellerini yüzüne atıp, saçlarını geriye ittiği yerde birden gülümsemeye başladı. Odada bir tur daha atıp aklına gelen tiklilerin kuyruğunu birbirine dolandırmadan yerine oturttu.

Güldü. 'Tamamdır.'

-

İlhan odasında çalışmaya dalmışken, kapısı usulca aralandı. Zeynep narin adımlarla içeriye süzüldü. İlhan hâlâ kendisini fark etmediğinden, rahat gözlerle adamı seyretmeye koyuldu.

Nefesini tuttu. 'Hadi daldın gittin adam, bu kadar güzel dalıp gidilir mi?'

Bir kaç saniye daha adama baktı. 'Böyle yakışıklı olunur mu ya? Allah'ım kalp bu? Feleğini şaşırıyor.'

Kendi kendine konuştuğu yerde adamın dosyalara eğilmiş gözlerine, gözlerine siper olan uzun kirpiklerine baktı. 'Geliyor o kirpikler yüreğime çakılıyor vallahi billahi!'

İlhan anında bakışlarını kaldırdı. 'Zeynep?'

Zeynep içinden demesi gereken şeyi dışından mı söylemişti? Hah tam da şu an yer yarılabilirdi. Kendisi de içine girebilirdi.

Hiçbir şey dememişçesine gülümseyerek kendine bakan adamın yüzüne baktı. 'Efendim?'

İlhan'ın sırıtması giderek artarken, Zeynep'in de kalbinin ritmi artıyordu. 'Ne oldu?'

ATEŞ VE BARUT (ARA VERİLDİ) ~ Adım Adım Mutluluk-2Where stories live. Discover now