Biz neyiz??

160 29 3
                                    

Cengiz sinirli bir şekilde:

-Ağzında gevelediklerini bırak da çizdiğin şeyi göster bakalım? Bizim masayla ilgisi var mı, yok mu?

Cengiz, çocuğun cevabını dinlemeden eğilip resme baktı.

-Bu ne hayvan herif? Sen ne hakla çizersin benim masamdaki kızın resmini? N'apacaksın? Açıkla bakalım.

-Ben mi? çıktı ağzımdan. Eğilip resme baktım. O kadar şaşırmıştım ki anlatamam. Kırmızı elbisemle beni uçuş uçuş çizmişti. Çocuk bana bakarak:

-İnşallah beğenmişsinizdir. Yaklaşık iki saattir resmin başında oturup ilham gelmesi için beklemiştim. Ama gelmedi. Sonra sizi gördüm. Sokakta keman çalan kızı izleyişiniz, yoldan geçen insanlara bakışınız bir özgürlük arayışı gibiydi. Özgür ruhu arayan kırmızı elbiseli bir kadın çizmek istedim.

-Çok güzel, çizim yani...

-Beğenmenize sevindim. Sergiye bunu koymak istiyorum. Yani az önce karar verdim. Bu arada ben Koray... Koray AKSOY.

Elini uzattı. Sıcacıktı ve hafif terliydi. İsmimi söylediğimde hafifçe gülümsedi. Cengiz'e de uzattı elini.

-Bak kardeşim, tamam sanatsal bir şeyler yapıyorsun anlıyorum ama benim masamdaki kadını çizemezsin, hem de sergi falan olmaz. Herhangi bir adam bu resmi alıp evine asamaz. Anladın mı? Mesele para mı? Veririz.

-Mesele tabi ki para değil Cengiz Bey. Burada oturup sizin masanızda oturan kırmızı elbiseli, özgürlük arayışında olan bir kadın çizdim ben. Evine bunu alan biri sanatsal açıdan bakarak alacak, nişanlınıza sulanmak için değil.

-Nişanlım olduğunu nereden çıkardın ayrıca?

-Pardon eşiniz mi yoksa?

Hemen olaya atlayıp ağzımdan çıkan 'sadece arkadaşız' lafı umarım Koray'a kapıları araladığımı belli etmek için olduğu anlaşılmamıştır.

-Beni, kıskançlık yüzünden parayla satın almayı mı teklif ediyorsun Cengiz? Peki ne kadar teklif edeceksin beni satın almak için?

-Bilmem ne kadar edeyim nasılsa sevgili bile değiliz değil mi?

- Ne demek bu, şuan konumuz bu mu Cengiz?

Koray hemen lafa atıldı:

-Ayrıca bu sergi yüksek Mevlalar kazanılacak belli kesimlerin çağırıldığı bir sergi. Resimlerimiz de oldukça yüksek fiyatlarda satılacak. Ancak bu paranın belli bir kısmı bize kalacak. Çocuk esirgeme kurumuna yardım amaçlı yapılacak. Yani ya gerçekten yardım için satın alacak birinin evinde bulunacak, ya da bu resmi satın alarak çevresine bir şeyler kanıtlayacak alan kişi. Yani her durumda bu resmin amacı yardım. O yüzden ben eminim ki Derin hanım bunu isteyecektir. Eğer bu resmi çok istiyorsanız sergiye sizi de beklerim. 3 akşam sonra olacak davetiye verebilirim. Biraz erken gelirseniz satışını size yaparız.

-Derin'in resmi 3 gün sonra elimde olacak. Sen de bundan sonra başka bir özgür ruhlu kadın bulur, resmini çizip çizip satarsın.

-Tavsiyeleriniz için teşekkür ederim Cengiz Bey. Sergide görüşmek üzere... Derin hanımla sizi bekliyoruz.

-O resmi alacağımız günü iple çekeceğiz merak etmeyin Koray Bey.

Elimizi sıkıp vedalaşırken elime bıraktığı not kağıdını Cengiz anlamadı. Ne olduğunu anlamadan çantama sıkıştırdım. Koray'a heyecanımı belli etmemeye çalışıyordum. İnşallah başarmışımdır tabi. Cengiz ezilen egosunu yanına alıp arabaya bindi. Bana döndü:

-Hayatımda ilk defa bunu soruyorum Derin. Hep kızlar bana sordu, ilk kez ben soruyorum. Biz neyiz? Niye böyle davranıyorsun? Zorla yanımdaymış gibisin. Bak ben basit bir insanım. Gayet basit. Her şeyim ortada. Beğenmediğim şeyler mi var, istemediğin, beni üzmek mi istiyorsun? Yeter ki bir şey söyle. Bu resmin var ya hani dedin ya bana parayla beni mi satın alıyorsun diye işte öyle değil Derin. Her gün o resme bakarak uyanmak istiyorum. Her gün o resmin gerçeğine sarılmak ve o resme yani sana benden başka kimsenin bakmamasını istemek... Peki, ya sen?

-Cengiz, ben hiç ilişki yaşamadım, nasıl olur bilmiyorum. Bana zaman vermiyorsun ki? Ben senden farklıyım senin gibi olamayacak biriyim. Ama bak buradayım, nedenini bilmiyorum yalan söyleyemem. Belki aşık değilim ama şuan senin yanında oturmuş bir vaziyetteyim. Biliyorsun. Zaman vermelisin. Bu beni yıpratıyor. Beni zorlarsan sen üzülme diye görüşmeyiz.

-Babanı üzecek misin? Beni? Söylesene.

-Lütfen eve gidelim.

-Hani Ersinlerle buluşacaktık.

Nasıl bu kadar bencil olabiliyordu anlamıyordum. Bir yandan gerçekten sadece beni ben olduğu için istiyor sanıyordum, diğer yandan da beni olmak istediği dünyaya sokmaya çalışıyor gibi hissediyordum ve ikinci ihtimal asla istemeyeceğim bir durum...

İHTİRAS  GÜNLÜĞÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin