Mutlu Masallar Son Bulur Mu?

10.7K 682 402
                                    

1 Yıl Sonra

"Ee, düğün ne zaman?" heyecandan yerimde duramıyordum. Resmen çifte düğün olacaktı tanrı aşkına! Bir Hoseok ve Taehyung ikilisi, diğeri ise Yoongi ve Eun.

"Bir ay sonra. Zaten yaz da geldi. Tam zamanı düğünün." Yoongi gülümseyerek Eun'ın elini kavradığında kırmızı yanaklarıyla gülümsedi Eun. Onlar adına cidden çok mutluydum.

"Çok sabırsızlandım şimdi!" şımarıkça konuştuğumda yanağımda hissettiğim sıcak dudaklarla eşime baktım. Tatlı odun seni.

"Biz de mi çifte düğün yapsak, ne yapsak?" gözlerimi devirerek kıkırdadım ve Jungkook'un ciddi ifadesine alayla baktım.

"Saçmalama. O  yaşlıların işidir." masada oturan herkes kahkaha attığında gülmeden edemedim bende.

"O zaman biz de yaşlanınca düğün yaparız." kulağıma sıcak nefesini vererek fısıldayıp, boynuma minik bir öpücük bıraktığında gülümsedim.

"Yaparız."

"Eh, o zaman bu gece bir parti yapalım!" Hoseok hyung sevinçle konuştuğunda, ben ve Jungkook birbirimize attığımız özlem dolu bakışları kaçırmıştık.

"Alkol olacak mı?" sorduğum soruyla yüzünü buruşturarak bana baktı Taehyung.

"Alkolsüz parti mi gördün Jimin? Üniversite yıllarında bütün içkiyi karıştırıp içen ben miydim sanki?" oflayarak başımı salladım.

"Ama artık çocuklarım var. Dikkatli olmam gerek."

"Çok içmene izin vermem bebeğim." Jungkook bana iyice yapışıp sessizce mırıldandığında tekrar gözlerimi devirdim. Kulağımın arkasına tekrar bir öpücük bıraktığında  Hoseok hyung bize ayıplayarak baktı.

"Kafede, insan içindeyiz. Aile var, az saygınız olsun be!" etrafa baktığımda herkesin kendi sohbet grubunda olduğunu fark etmiştim.

"Benim olanı istediğim yerde severim, kime ne Hoseok?" Jungkook umursamaz bir tavırla konuştuğunda başımı göğsüne yasladım.

"O zaman biz eve gitmeyelim. Direk sizin eve gidelim. Orda parti veririz." yorgunca mırıldandığımda herkes başını sallayıp içeceklerine gömülürken gözüm, Jin hyunga takılmıştı.

"Jin hyung?" eliyle desteklediği başı, ona seslenmemle hareketlenirken dalgın bakışlarını bana çevirdi.

"Efendim Minnie?" her ne kadar gülümseyerek bana baksa da, iyi olmayan şeylerin olduğunu fark etmiştim. (Ne biçim cümle oldu amksjxlxjsl)

"Senin canın neye sıkkın? Söyle bakalım?" gözleri açılırken derin bir nefes alıp yutkunmuştu.

"Yo, gayet iyiyim canım. Ne alakası var?"

"Çok alakası var. Gözümden kaçtı sanma, sabahtan beridir sohbete katılmıyor, düşünüyorsun." sinirle konuştuğumda bu sefer daha derin bir nefes aldı.

"Ya şey.. Namjoon  yüzünden." bu hastane sahibinin oğlu Kim Namjoon değil miydi? Yuh! Bunlar nerden tanışıyorlardı be?!

"Yok artık? Bizim hastane sahibinin oğlu Namjoon mu?" utangaç bir şekilde bakışlarını eline indirmişti Jin hyung hemen.

"Evet."

"Sorun ne peki? Kötü bir şey mi oldu aranızda?" bu sefer Taehyung benden önce davranıp konuştuğunda, bakışlarını bizim üzerimizde gezdirdi Jin hyung.

"Geçen gün tartıştık biraz. Benden habersiz bir partiye gitmiş. Bende duyunca sinirlendim-"

"Bir dakika, siz beraber misiniz?" Yoongi, göğsüne sokulmuş Eun'ın saçlarını okşarken mırıldandı bu sefer.

Beautiful Doctors °jikookWhere stories live. Discover now