Beautiful Doctors °jikook

İki Çocuk Yetmez mi?

"Baba, ben açıktım!"

"Evet baba, çok açıktık biş. Bişe yemek vey!" iki bacağımdan tutmuş, kısa boyları yüzünden boyunlarını ağrıtacak şekilde yukarıya, bana bakan miniklerime baktım. Şu an o kadar çok başım ağrıyordu ki, değil yemek yapmak, gözlerimi açasım bile yoktu.

"Tamam bebeklerim. Bekleyin." onları market kekleriyle doyurmak istemezdim ama zorda olsa mutfağa girmiş ve dolaptan çıkardığım iki muzlu sütü alarak birini Mingyu'ya, birini de Jungsun'a verdim. Bana beklentiyle bakan mimiklerimi es geçip şakaklarımı ovarak abur cubur çekmecesinden iki meyveli kek alarak  tekrar miniklerime döndüm.

"Jungkookie baba gelene kadar bunları yiyin, tamam mı bebeklerim?"

"Tamam baba. Şen uyu biş çikki fiym işleyeceğiz." gülümseyerek küçüklerin tombul yanaklarına uzun öpücükler kondurdum ve ellerinden tutarak ikisini de büyük ve oyuncaklarla dağılmış salona doğru götürdüm.

Salondaki koltuğun üzerinden telefonumu alıp sevgili eşim Jungkook'u aramaya koyuldum. Telefonuna kulağıma götürdüğümde ilk çalışta açılmıştı.

"Bebeğim, yoldayım hemen geliyorum. Sakın yorma kendini ve çocuklara geleceğimi söyleyip uyumaya git. Ayrıca bugün Hoseok hyungla konuştum. Tanrım hamilesin ve bunu bana söylemiyorsun öyle mi? Cidden kızgınım sana-"

"Sevgilim... Nefes al." bıkkınca söylendim. Şu anki yorgunlukla asla Jungkook'a açıklama yapamazdım.

Sözünü kestiğimi anladığında derin bir nefes aldı ve konuşmaya devam etti.

"Bebeğim, sesin kötü geliyor. Uyumaya git. On dakikaya ordayım zaten."  o görmese de gülümsedim ve iç çekerek  konuştum.

"Tamam sevgilim. Geldiğinde beni uyandır."

"Hayır hayır, dinlenmen gerek. Ama geldiğimde çocukları uyuttuktan sonra yanına kıvrılıp saçlarına öpücükler kondurup uyuyacağım."
Kıkırdadıktan sonra o da iç çekerek devam etti sözlerine.

"Seni seviyorum." boğazıma oturan yumruğu yutkunmaya çalışsam da gitmemiş gözlerimin aniden dolmasını sağlamıştı.

"Ben de seni seviyorum." kısık çıkan sesimle mırıldandıktan sonra telefonu  kapattım. Jungkook öyle güzel konuşunca duygulanmıştım, biraz da hamileliğin etkisi vardı tabii ki.

***

"Baba! Jungsun bak babamış geyydi!" küçük çocuk bağırarak babasına doğru koşarken kızarık ve tombul yanakları her adımında sarsılıyor, tatlı yüzüne mükemmel bir hava katıyordu. Jungsun kardeşinin seslenmesiyle büyük gözlerini televizyondan ayırmış ve dolgun dudaklarını aralayarak kapıdan içeri adımlayan bedene bakmıştı.

"Babam geyydi!" O da kardeşi gibi bağırarak tombul ve çıplak bacaklarını zeminden kaldırıp babasına doğru koşturmaya başladı.

"Ne yapıyormuş benim miniklerim?" Jungkook içeri adımlayarak kendisine doğru koşan minik nedenlere sarıldı sıkıca.

"Çikki fiym işledik baba!"

"Jiminie babamış çok haşta baba!" Jungsun babasına bakıp küçük gözlerini büyülterek konuştuğunda Jungkook derin bir nefes alıp küçük bedenleri kucağına alarak salona doğru ilerledi.

"Biliyorum bebeğim. Aç mısınız?"

"Evet baba çok açış!" dolgun dudaklarını büzerek konuştu Mingyu. Jungkook başını sallayarak küçük çocukların alnına birer öpücük bıraktıktan sonra konuştu.

"Jungkookie babanız size mükemmel bir sofra hazırlayacak bebeklerim!"

Küçük bedenleri yatağa bıraktıktan sonra duş almış ve büyük bir yorgunlukla kendini yatağa bırakmıştı Jungkook. Jimin'in halen uyuduğunu gördüğünde gülümsedi ve elini yumuşak saçlara atıp okşamaya başladı yavaşça. Bugün öğleden sonra eşini görmediği için çok özlemişti.

Saçlarına dokunmaya dayanamayıp gecenin ışığında parlayan dudaklara ıslak bir öpücük bıraktığında Jimin uykudan şişmiş gözlerini aralayıp eşine bakmaya başlamıştı.

"Geldin mi?" Jungkook minik bir tebessüm bırakarak başını eline yaslayıp eşini izledi.

"Evet bebeğim. Çocukları uyuttum ve hemen yanına geldim. İyi misin biraz daha?" Jimin ağzını eliyle kapatarak esnedi ve yüzünü eşine yaklaştırıp ince dudaklara öpücük kondurdu.

"Evet, seni gördüğüm için daha iyiyim şimdi." Jungkook gülümseyerek elini eşinin karnına götürüp nazikçe okşamaya başladı. Bebeğini hissetmek istercesine.

"Demek yeni bir Jeon olacak ha?" sırıtarak sorduğunda Jimin gülümsemiş ve hamileliğin getirdiği hormonlardan olsa gerek Jungkook'a daha fazla dokunma istegiyle dolup taşmıştı.

Yüzünü yaklaştırıp dudaklarının birleşmesini sağladığında Jungkook sırıtmasını büyütmüş ve dolgun dudaklara karşılık vermişti.

"Sanırım azgın dönemlerin başlıyor. Bu benim işime gelir aslında." Jimin kıkırdayarak eşinin kaslı göğsüne yumruk attığında Jungkook ince bileği yakalayıp öpmüştü.

Uzuuuuun bir aradan sonra yeni bölüm geldi. Bu hiakyeye çok fazla yeni bölüm isteği geldiği için buna odaklanmaya çalışacağım.