Bölüm-18 "İslâm Savaş Dini(Mi)dir?"

512 65 45
                                    

Kızların şaşkın ve paniklemiş bakışları birbirleri üzerinde gezinip duruyor, herkes konuşmak için ilk hamleyi diğeri üzerine atmış gibi gözüküyordu.

"Kızlar," dedi Yasemin, ilk sözü alıp kızları sakinleştirmeye çalışırcasına, "ben galiba kapıyı kilitlemeyi unutmuşum sabah. Yani... büyük ihtimal öyledir. Çünkü... kimse on beşinci kattaki bir daireye çıkıp da hırsızlık yapmaya yeltenmez."

Emin misiniz, dercesine baktı Aybüke.

"Yani, ben öyle düşünüyorum." Gülümsemeye çalıştı, istemsizce. "Üşenirim."

O sırada, karşı dairenin kapısı açıldı, içeriden Emir komiser ve kiracı Sultan teyze konuşarak çıktılar kapının önüne.

"Anladım teyze, ama yine de ifade vermek için merkeze gitmen gerekiyor."

Başını salladı kadın, "Tamam oğlum."

Emir'in bakışları kızlara dönerken, göz-göze gelme olasılığını yok etmek için hızla yere baktı Yasemin, dudaklarını kemiriyordu. İçinden polisi aramak gibi silik bir düşünce geçmişti; polis tam karşısındaydı.

Tevafuk...

Ne diyecekti ki şimd?

"Yasemin kızım, görüyor musun başımıza gelenleri. Vah vaah. Neyse ki Allah korudu. Neyse ben karakola gidiyorum, hadi sen de Allah'a emanet!"

Yasemin, arkasından, "sen de," diye mırıldanabilmişti anca.

Emir boğazını temizleyince, dikkatini ona verdi. Anlaşılan o ki; konuşma vakti gelmişti.

"Girdiniz mi eve, var mı herhangi bir zarar?"

"Hayır, polis bey. Girmedik daha."

Yasemin'in mırıldanmalarına zıt, Şule sesli bir şekilde söylendi." Daha yeni geldik zaten."

Emir, düşünceli bir şekilde kafasını sallayıp konuştu, "Peki o zaman, geçelim içeri. Hem, bakarsınız ne var ne yok, hem de kısaca bir ifade verirsiniz."

Sırasıyla içeri girdiler. Şule ve Aybüke üzerlerindeki ceketleri çıkarırken, Yasemin, kışlık örme feracesi ile durmayı tercih etti.

Emir, direk salona geçip oturduktan çok geçmeden inceleme yapmaya başladı, kızlar ise, önce mutfağa uğradılar birer bardak su içmek için.

Abla-kardeş telaşlı ve endişeli iken, Aybüke, kendini aksiyonlu bir olayın içinde bulmanın sevincini yaşıyordu. Fakat, sandığı gibi bir şey olmadı, gecenin devamında.

Salona geçip, üçlü koltukta yanyana dizildiler.

Emir, karşısında dizilen kızlara bakınca, bi an suçluları karşısına dizip sorguya çekmiş olduğunu düşünüp gülecek gibi oldu. Fakat aynı durum değildi, karşısındaki kızlar mağdur olan taraftı. Gerçeği; bir şey de olmamıştı ancak korkuları göz ardı edilemezdi yine de.
Ona göre, yumuşak davranmalıydı.

"Olayı biliyor musunuz?" diye sordu önce. Kızlardan red cevabı alınca anlatmaya başladı. "Sizin iki üç kat altınızdan başlamış ev soymaya. Buraya gelene kadar olayı fark edenler birlik olup peşine takılmış. İlk fark eden de hemen polisi aradığı için, diğerleri sizin kapı önünde adamı yakalamışken biz müdahele ettik zaten. Yalnız, o ara sizin evden çıkıyor muydu, yoksa giriyor muydu bilmiyorlar. Siz kontrol ettiniz mi, var mı eksik bir şey, ya da dağınık bir yer. Kadınlar ayıp olmasın diye girmemişler."

"Hayır," dedi Yasemin, sessiz ancak duyulur bir şekilde."Girilmemiş gibi, bozuk ya da eksik bşr yer yok."

Kafasını salladı Emir, "bizim arkadaşlar kontrol amaçlı girip inceleme yaptılar. Parmak izlerinden anlaşılır zaten kesin olarak."

SESSİZ OYUNWhere stories live. Discover now