Bölüm 22:Di.Lara

1.9K 175 51
                                    

Bir şiirin basamaklarından çıkarken duvarda bir yazı görmüştüm.

"Bir şair gördüm;konuşurken bir zambağa siz diyordu.''diye yazmış biri.

Acaba nerede görmüştü?

Zambak şairi?

Şair şiiri?

Bu sözü okuduktan sonra bir çiçeğe saygı duyan O zarif şairin koluna girmek istemiştim.

Birlikte nazlı nazlı gezelim.

O konuşsun,ben dinleyeyim.

"Gönül hoşluğunun gramı kaça?"

Hesabını tuttuğumuz tek şey bu olsun.

Serçeler konsun omuzlarımıza...

Gelincikler utancından kızarsın.

Çocuklar kahkaha atsın

Bayram sabahlarında...

Böyle hayalcikler işte.

Birde Aşk olsun istedim.

Sonra neler oldu neler?

Şair'imi kaçırdı,

Yedi cüceler.

(*Şiirlerde kopyalanamaz)

***
Eriyen mum ışığın aydınlattığı loş oda,beni uykunun tatlı kollarına bırakırken bir yandan ağrıyan ensemi ovalıyor,diğer yandan uykuya direnmeye çalışan buğulu gözlerimin açılması için etrafa bakınıyordum.

Elimi sızlayan ensemden çektim.
Havin'in arkası bana dönük,çiteşik,
uzun saçları,yastığın üzerinde dalga dalgaydı.

Usulca yataktan çıktım.Havin,
kollarını öne uzatıp,yarı gerinerek yönünü bana doğru döndü.
Uyanmamıştı.Ağzında emzik vardı.
Pamuklu yorganını üşümesin diye üzerine örterken nereden geldiğini anlayamadığım derin hisler uyandı içimde.Duraksadım.Elim titredi.

Kızım...

Gözümün önünde büyüyen bir çocuk.

Anasın dediler.

Ana demekle ana olunur mu?

Olunurmuş demek ki!.

Kalbim,bazen o kadar ağırlaşıyordu ki!Hiçbir bağım olmayan,daha düne kadar yabancı bir çocuğa karşı sevgi hissetmeye,onu her haliyle hoş görmeye çalışmak...

Belimi yavaşça doğrultunca elimi yanağıma götürdüm sonra geri çekip mum ışığı ile aydınlanan parmak uçlarıma baktım.Birbirlerine sürdüm parmak uçlarımı.Bu şey gözyaşı mı?Ağlıyor muyum?

Elime yeni yaktığım mumun tabağını alıp sessizce odadan çıktım.Evleneli beri yaşadıklarımı düşünüyordum.

Daha ne kadar duygularımı bastıracak,bu eve layık olmaya çalışacağım?Boşa kürek çektiğini hissetmek kadar acı bir şey var mı?Bir yol var,gidiyorsun ama sonu yok gibi bir his...Hangi hissin misafiri,
hangi hissin muhafızıyım?

Hayal kurabilir miyim?

Ümidiyle yaşayabilir miyim sevilmenin?

Bilmiyorum.

O gece yarısı emin olduğum birşey varsa oda artık tamamen yorulduğumdu fakat tüm gücümü parmak uçlarıma kadar emerek,beni halsiz bırakan bu ümitsizlik,ilerleyen saatler,hiç ummadığım bir dünyanın kapılarını araladığı zaman yerini bambaşka bir duyguya bırakacaktı.

Dicle OlmakWhere stories live. Discover now