Aşk Rengi

Bir Gün

Angus and Julia Stone - Big Jet Plane

Yanlarına gittiğimde kızın şok olmuş bir biçimde bana bakmasına anlam veremesem de Ömer'in hala gülen yüzü içimi biraz da olsun rahatlatıyordu. Ömer elini belime atıp kendine doğru çekerken kız işaret parmağını bana doğru uzatıp koluma hafifçe dokunup kıkırdayarak geri çekildi. Bir Ömer'e bir kıza bakıp ne olduğunu anlamaya çalışmaya devam ederken kız gözlerini kocaman açmış inanmıyormuş gibi bakıyordu.

-Şu an karşımda Defne Topal var gerçekten.

Ömer dediğine gülerken durumun gitgide ilginçleşmesi zaten rahat olmayan içimin biraz daha sıkılmasına sebep oluyordu. Sessiz bakışmalarımızı sürerken Ömer'in bizi tanıştırmasıyla sessizlik bozuldu.

-Defne, Hazal.

-Memnun oldum Hazal.

Uzattığım elime dokunmaya kıyamıyor gibi sıkıp gülerken "Benden çok olmuş olamazsınız." dedi. Ömer'e bakıp açıklama yapmasını beklerken "Hazal tasarım okuyor ve senin en büyük hayranlarından biri Defne." demesiyle her şey biraz daha yerine oturdu. Yine de Ömer'i nereden tanıdığı ve niye o kadar güldükleri kafamda soru işaretiydi. Kıza nazikçe gülümseyip konuşmaya başladığımda sanki söylediğim her şey pırlanta kadar değerliymiş gibi beni dinliyordu.

-Öyle mi? Çok teşekkür ederim. Çok memnun oldum o zaman tekrar Hazal.

-Ben de, gerçekten çok.

Gözüm elindeki çizim dosyasına takıldığında "Bakabilir miyim birkaç çizimine?" dedim. Sanki çok imkansız bir şey sormuşum gibi gözlerini büyütüp bana bakarken Ömer "Zaten size CVsini ve birkaç çizimini bırakmaya gelmiş. Şanslısın bak Hazal, patron çizimlerini istiyor." dedi gülerek. Hazal elleri titreyerek çizimlerinden birkaçını çıkarmaya çalışırken sevimliliğine gülümsemeden edemedim. Hala Ömer'le ilişkisini çözemesem de pek de zararlı bir tipe benzemiyordu. Sonunda çizimlerini çıkarıp verdiğinde yaşına göre çok iyi bir çizgisi olduğunu gördüm. Beğenimi gizleme gereksinimi duymadan "Hazal bunlar baya titiz çalışılmış, detaylı ve güzel çizimler. Ne zaman mezun olmuştun sen?" diye sordum.

-Ger-gerçekten mi? Çok mutlu oldum beğenmenize. Ara dönemde mezun oldum, Fransa'ya eğitime gitmiştim bir dönemlik. O yüzden uzadı okul.

Heyecanı yerinde duramayan ellerinden kendini belli ederken "Yukarıda benim ortağım var." dedim.

-Evet Öykü hanım.

Söylediğine gülümserken "Ta kendisi. Önce asistanıma beni Defne hanım gönderdi, Öykü hanımla görüşmemi söyledi de o seni Öykü'ye yönlendirir. Ben de şimdi arıyorum Öykü'yü. Ama hadi acele et de çıkmadan yakala." dedim. Gözleri pırıl pırıl parlamaya başlarken "Gerçekten mi? Çok teşekkür ederim." dedi.

-Bir şey için söz vermiyorum şimdilik. Öykü'yle de görüş bakalım.

Ömer'le vedalaşıp hızla şirkete girerken Ömer "Erkek arkadaşına selam söyle." diye bağırdığında "O gece sana verdiğim sözü tutmadım ben. Ayrıldık. Ama olursa söylerim." diye kıkırdayarak binanın içinde kayboldu. Ömer'in kısık sesle "Biz de" demesini anlamayıp kaşlarım çatık bir şekilde Ömer'e bakarken önce Öykü'yü arayıp sonra Ömer'i halletmem gerektiğine karar verdim.

-Bir şey mi unuttun Defne?

-Yok yok. Hazal diye bir kız yolladım sana. İş başvurusu için gelmiş. Nil'in yerine geçemez ama baya yetenekli kız. Geliştiririz biz onu. Bir konuşun bakalım siz de.

-Vaay yoldan tasarımcı bulan Sinyora Topal, şaşırttınız beni. Tamam bakıyorum şimdi geldi sanırım. Hadi iyi eğlenceler size.

-------------------------------------------------------------------------------