Baybars Huşdaş (DÜZENLEMEDE)

14. Bölüm: Tuzak

Yazar aldı kalemi;

"Sultan Aybek karısının sözüyle içinden çıktığı Bahri ordusunu dağıttı. Kardeşlerimizi öldürdü. Sevdiklerimizi sürgün etti. Biliyorum sende kızıyorsun ona. Gel beraber Aybek ve Şecered-dür'ü devirelim. Tahta sen çık. Moğol tehlikesi kapıda... Kadın lafıyla hareket eden biri yerine sen çık tahta Kutuz. Ondan daha çok hak ediyorsun tahtı." dedi Hazal emin bir ses tonuyla.

"Efsan bu söylediğin nasıl olacak?"

Kutuz'da yıllardır bunun hayalini kurmuştu ama şimdi bu sözleri duyunca istemsiz heyecanlanmıştı.

"Ben her şeyi düşündüm. Sen sadece söylediklerimi yapacaksın."

Kutuz Hazal'ın karşısında duran oymalı masaya yaslanarak;

"Peki, ne yapmam gerekiyor?" dedi gülerek.

"Senden istediğim Sultan Aybek'i Musul atabeyinin kızı ile evliliğe ikna etmen."

"Bu Musul atabeyi Eyyubi hanedanına mensup değil mi?"

"Evet. Halife ne olursa olsun Eyyubi emirlerini destekliyor. Hala çocuk yaştaki Eşref Musa'nın adı hutbede okunuyor. Yaşı küçük ve tecrübesiz olmasına rağmen Aybek'in Sultan olmasına izin vermiyor. Hâlbuki ülkeyi yöneten o. Aybek'in Şecered-dür ile yaptığı evlilikte yetmiyor anlayacağın."

"Eyyubilere damat gitmesi onun Sultanlığını meşrulaştıracak öyle mi?"

"Aynen öyle."

Kutuz elini kıvırcık ve kısa saçlarında gezdirdi. Ela gözleriyle Hazal'a baktı.

" Bu nasıl bir tuzak Efsan?" güldü ve alaycı bir tavırla; "Sen Sultan'ın tahtını elinden almayacaksın ki tam tersi onun iktiranını güçlendireceksin."

Ona doğru birkaç adım atan Hazal.

"Aslında öyle değil. Tuzağı Sultan'a değil Melike'ye kuruyorum ben." dedi sessizce.

"Açıklamanı istiyorum. Bu sözler beni aydınlatmaya yetmiyor"

"Melike hırslı ve gözü yükseklerde bir kadın öyle değil mi? Sultan'ın başka birine kendisinden sonra nikâh kıymasını geç, kendinden önce nikâh kıydığı, çocuğunun annesi olan bir kadını boşamasını dahi istiyor."

"Yani?"

"Yani şu ki Aybek Melike'nin maşası. Aybek Melike'nin kendi hırsı ve hayalleri için kullanılan bir maşa."

"Zaten Melike insanları hep kullanır. Sadece Aybek mi? Sultan Salih zamanında da böyleydi bu."

"Şimdi sana soruyorum, Melike'nin maşası ısınmaya başlarsa ne olur?"

Kutuz gözlerini kısarak güldü. "Melike maşayı değiştirir ve kendine yeni maşa arar."

"Melike Aybek'in Musul atabeyinin kızı ile yapacağı evlilikten sonra, ondan bir şekilde kurtulacaktır."

"Bu dediklerini iyi hoş Efsan ama buna benzer bazı oyunları ben de düşündüm. Aybek adeta Melike'ye tapıyor. Ona olan aşkına herkes şahit."

"Onun aşkı bir saman alevi gibiydi. Yandı ve kül oldu çoktan. Aybek Şecered-dür'ü sadece taht için yanında tutuyor. Aybek kendine yeni bir güneş bulduğu zaman Şecered-dür'ün devri bitecek."

"Bu o kadar kolay değil. Bildiğim kadarıyla Aybek ondan başka yatağına kimseyi almıyormuş. Hem de varislere ihtiyacı olduğu halde." Kutuz'un yüzü asılmıştı.