Sen, Ben ve Çok Daha Fazlası

Bölüm 34.

Keyifli okumalaaar...

~4 Ay Sonra~
(Brooke 'un 1. yaş günü.)

Duman rengi , dar , kalem etek elbisemin içinde nefes almaya çalışırken rahatsızca kıpırdandım. Julia gülerek "Sakin olmalısın. Bu elbise o kadar da dar değil." diye mırıldandı. Başımla onu onaylarken "Sadece Brooke'u görmeliyim. Cameron'la olması canımı sıkıyor." dedim. Sesim daha çok ıkınır gibi çıkmıştı. Julia bu halime sessizce kıkırdadı.

Sabırsızca yükümü tek ayağım üzerine verdim. Rengarenk balonlar. West ve Grey ailesi. Arkadaşlarımız. Herkes mutlu bir şekilde içeceklerini yudumluyor , sohbet ediyordu. Benjamin ve Sam'in olduğu masayı görünce gülümsedim. Tam yanlarına gitmeye hazırlanıyordum ki belime dolanan güçlü bir kol ile olduğum yerde kaldım. Arkamı dönerek "Cameron West." dedim sakince ve kollarımı etrafına doladım. Cameron saçlarıma bir öpücük kondurduktan sonra "Skyler West." diye soludu.

Derin bir nefes alıp geri çekilirken Cameron'un etrafına bakındım. Kaşlarımı çatarak "Brooke nerede?" diye sordum. "Teressa , ona güzel bir sürpriz yapmış. Giyiniyor." dedi.

Teressa Yuji , modacımız.

"Cameron!" Bayan West'in sesi ile bakışlarımı sesin geldiği tarafa yönelttim. Şeker pembesi elbisesi ile bulunduğumuz yere gelip neşeli sesi ile "Merhaba çocuklar. Harika görünüyorsunuz." dedi. Neşesi etrafını aydınlatıyordu.

"Teşekkürler , Bayan West. Sizde her zamanki gibi mükemmelsiniz." diyerek kibarca gülümsedim. Cameron etrafa bakınarak "Bayan Grey nerede?" diye sordu. Bayan West somurtarak "Biraz geç kalacak. Brooke'un hediyesi hazırlanıyor." dedi. "Gerek yoktu." diyerek gülümsedim. O sırada Bayan Molly evin camına çıkarak "Bayan West , Brooke ağlamayı kesmiyor. Sanırım size ihtiyacı var." dedi. Bir an Cameron'un annesine sesleniyor sandım ve Bayan Molly bunu fark etmiş olacak ki "Skyler West." diye düzeltti.

Gülerek eve doğru ilerledim. Brooke'un sesi evde yankılanırken içim burkuldu. Adımlarımı hızlandırıp ağlama sesinin geldiği odaya girince Teressa'nın bile maymun taklidi yaparak Brooke'u sakinleştirmeye çalıştığını görünce gülmeden edemedim.

Yatakta oturan Brooke'un yanına gidip onu kucağıma alınca "Pekala bayanlar , gerisini ben hallederim." dediğimde odadaki yardımcılar dışarı çıktı. Brooke gittikçe sakinleşirken Teressa elini Brooke'un sırtına koyarak "O harika bir bebek. Tıpkı annesi gibi." dedi sakince. Tek elimle omzunu sıvazlarken "Her şey için çok teşekkürler." dedim tıpkı onun gibi. Gülümseyerek kapıya yöneldi. Odadan çıkmadan önce de "Sağlıklı yaşlara , Brooke." diye cıvıldadı.

Brooke kafasını omzuma koyup sessizce iç çekerken başına bir öpücük kondurdum. Kafasını kaldırıp kızarmış gözleri ile yüzüme baktı. "Seni çok seviyorum , bitanem." diye mırıldanarak sımsıkı sarıldım.

Gülmeye başlayınca onu yatağa oturtup önünde yere çöktüm ve ayakkabılarını giydirmeye başladım. Aynı zamanda da şarkı söylüyordum ve Brooke sessizce beni izliyor bazen ise tatlı bir kıkırdama ile bana eşlik ediyordu.

Nihayet ayakkabılarını giyince ayağa kalkıp elbisemi düzelttim. Ardından Brooke'un ellerini tutup yürümesine yardım ettim ve odadan çıktık. Kapıyı kapatıp başımı kaldırınca Julia ile göz göze geldim. Beni görünce kapıya doğru geliyorlar diye seslendi. Brooke olduğu yerde durup bana doğru uzanınca onu kucağıma alıp adımlarımı hızlandırdım.