Bölüm 12.

5.7K 191 15
                                    

Canımın içi okuyucular sizden birşey istiyicem. irem-zeo. adlı kullanıcı Yeni Çocuk isminde bir hikayeye başladı. Destek olursanız çok mutlu olurum. Xx.

"Seni edepsiz." diyerek onu omuzlarından ittim. "Yanımda böyle cümleler kurmandan hoşlanmıyorum." dediğimde Cameron tek kaşını kaldırıp "Çünkü bu seni utandırıyor." dedi. Başımı sağa sola sallayıp ilerlemeye başladım.

Arabanın yanına geldiğimde kaputa hafifçe vurarak "Camları pisletiyorsunuz." diyerek arabaya bindim. Çok geçmeden diğerleri de arabadaydı. Kafamı cama koyarak uykumu bastırmaya çalıştım. Ne bokuna beni bu kadar erken uyandırmışlardı. Ben uykumla savaşırken Cameron "Buraya gel." diyerek dizini gösterdi. "Harika." diyerek dizine kafamı koydum ve bir kedi gibi kıvrıldım. Elleri saçlarımdaki yerini alırken ellerimi dizine koydum. Uzun siyah ojeli tırnaklarıma bakarken uyuya kalmışım.

-Cameron-

Dizimde bir kedi gibi uyuyan kıza baktım. Kirpikleri hacimle kıvrılmıştı. Burnunun kavisi bile tanrının bir sanat eseri gibiydi. Saçları kabaca elimin arasından geçerken onu izlemeyi kestim. Gözlerimi Skyler'in yüzünden çekmem ile bir çift rekabet edici gözle karşılaştım.

Joseph.

Bu kız bazen beni şaşırtabiliyordu. Ben , Skyler ile kendimi bildim bileli yakın arkadaştım. Joshep bunu kavrayamamış gibi hala benim ve Skyler'in arasını açmaya çalışıyordu.

"Onu seviyorsun."

Duyduğum fısıltı düşüncelerimi bir toz bulutu yaparak savuşturdu. Joseph yarı endişeli yarı üzgün gözleriyle bana bakıyordu. "Tabii ki.". Omuz silkerek verdiğim bu cevap Joseph'in göz devirerek "Sen ondan gerçek anlamda hoşlanıyorsun." diye cevap vermesini sağlamıştı. Kafamı sallayarak "Ah , hayır. Aklından geçen o saçma düşünceler ancak sen yaptığın zaman mantıklı olabilir. " dedim ve Skyler'in saçlarında elimi gezdirmeye devam ettim. "Ne zaman susacaksınız?" diyerek arabayı harekete geçiren Joe' nun yorgun yüzüne bakım. Anlaşılan o ki Joeph , Joe'yu bile delirtmişti. Araba asfalt yolda hızla ilerlerken kafamı koltuğa yasladım. Gözlerimlede Joseph'i ve hareketlerini izliyordum. Belki benim için bir şansı olmalıydı. Herkes bir şansı hakederdi. Özellikle böyle güzel kızlar.

-Skyler-

"Cameron!" duyduğum cırtlak sesle gözlerimi zar zor açtığımda Cameron'un kucağında olduğumu fark ettim. "Evet." Cameron fısıltıyla cevap verdikten sonra Joseph yine yüksek sesle "Skyler'i odasına bıraktıktan sonra sana kendi odanı göstermek istiyorum." dedi.

Evet, Cameron. Bu senin sınavın.

Cameron gözlerini abartıyla devirerek önüne döndü ve merdivenlerden çıkarken "Sanırım bize tek bir oda yeterli." diye yanıtladı.

Gülümsememi bastıramazken "Uyumadığını biliyorum." sözleriyle daha da sırıttım. "Artık uyandığına göre... " diyerek beni kucağından indirmeye hazırlanan Cameron'a daha sıkı tutunarak "Hayır!" diye isyan ettim. Cameron gülerek beni tuttuğunda kıkırdamalarımız devam ediyordu. Ardından onu ittirerek kucağından inen ben oldum.

Bizim olduğunu düşündüğüm odaya girerken beynim "biz" kelimesini ölçüp biçmeye başlamıştı bile. Kapıyı açar açmaz karşımda bir duvarı tamamen camla kaplı bir oda ile karşılaştım. "Burası mükemmel." dedim büyük cama yaklaşırken.

Dışarıda kar vardı ve ben buraya ne zaman geldik onu bile bilmiyordum. "Bu akşam ufak bir parti varmış." dedi Cameron. Bunun üzerine ona baktım ve "Gidecekmiyiz?" diye sordum. "Eğer istersen.." . Cameron'un cevabı üzerine kapının yanında duran valizime baktım. Koşar adımlarla valizimin yanına giderek kıyafetlere bakmaya başladım. Siyah beli kısa bir tişört , siyah yüksek bel bir şort , siyah ince külotlu çorap ve çiçekli siyah uzun , bol bir ceket çıkardım. Cameron çıkardığım kıyafetlere bakarken "Yine mi siyah?" diyerek kendini yatağa attı. Tek kaşımı kaldırıp ona baktım ve "Evet." diye yanıtladım. Ardından ona yaklaşarak kapattığı gözlerine baktım. Yorgun olmalıydı.

Sen, Ben ve Çok Daha FazlasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin