♣34♧ 2. Kısım

3.9K 145 21
                                    

Bölüm sonu notunu okuyun lütfen. Eğlenceli olacağını umduğum şeyler peşinde koşturuyorum. Umarım fikir hoşunuza gider.

Multimedia: Lena ve Miraç

34. Bölüm

‘‘Lena.’’

Usulca duyulan fısıldamalara kolumdaki acı da karıştı. Kolumdaki acı biraz daha kendisini belli ederken yine aynı ses tonunun usulca fısıldamasını duydum. ‘‘Lena! Uyansana ya. Uyumamanı söylemiştim. Haydi kalk!’’

Gözlerimi uyku mahmurluğu ile araladıktan sonra yeniden kapattım. Uykuya düşkün bir insan değildim, hiç olmamıştım ancak bugün fazla yorulduğumdan gözlerim uykunun esiri olmuştu.

‘‘Sonunda uyanabildin.’’ dedi bıkkın bir tonda.

Hemen yanımda uyuklamaya devam eden Şura'yı kontrol ettikten sonra ona döndüm. ‘‘Kusura bakma. Çok yorgundum.’’ diye bir şey dediğimde açıklamamı pek önemsemedi ve ‘‘Çabuk ol. diye fısıldadı. ‘‘Şura'yı uyandırma sakın.’’ Yavaş hareketlerle yerimden kalktım. Hala ne yapacağımızı bilmiyordum.

‘‘Çantandaki ojeleri çıkart
çabuk.’’

Dediğine pek bir anlam veremesemde çenesinin kapalı kalması için dediğini yapmaya karar verdim. Getirdiğim bavuluma eğilip buraya getirdiğim ojelerimi bir çırpıda çıkarttım. Bu sırada Beren'in elinde traş köpükleri, tüy dökücü kremler ve ne mana olduğunu anlayamadığım kutu kutu simleri gördüm.

‘‘Bunları ne yapacağız? Beren ne işler peşindesin sen? Hemde gecenin bu saatinde.’’

‘‘Sadece eğleneceğiz Lena.’’ diye fısıldadıktan sonra kulübenin içindeki ufak banyoya gitti. Oradan diş macunu, şampuan ve makas getirince ona ‘ciddi misin’ der gibi baktım ama kulübe karanlık olduğundan bunu göremedi.

‘‘Haydi, kızlar uyanmadan çıkalım. Bu oyuna üçüncü bir kişiyi dahil etmek tehlikeli olabilir.’’

Gecenin ilerleyen saatlerinde elimde şu zamana kadar tuttuğum en saçma ürünlerin kombinesini tutuyordum. Bunların ne işe yarayacağından emin değildim ama mızmız davranmak istemiyordum.

Beren, fazla yavaş hareketlerle kapıyı araladı ve o sırada bir ses duydum. İkimizden de çıkmayan bu ses beni ürkütünce elimdeki şampuan kutusunu yere düşürdüm.

‘‘Ne yapıyorsunuz siz?’’

Şura, göz bandanasını saçlarının üzerine getirdikten sonra bizim aksimize gayet normal bir ses tonu ile konuştu. Gece lambasını yaktı.

‘‘Sessiz ol! Hande'yi
uyandıracaksın.’’ dedim Beren'in dediklerini hatırlayınca. Üçüncü kişi bile tehlikeli olabilir.

‘‘Hande top patlatsan bile uyanmaz ama benim uykum hafiftir.’’ diye bir itirafta bulununca bunu hesaba katmadığımızı fark ettim.

‘‘Ee, siz nereye gidiyorsunuz?’’

‘‘Hava almaya.’’ diye cevapladıktan sonra bana, bu yalana inanmayan bakışlar atmaya başladı. ‘‘Elinizde duranlarla mı?’’ diye sorduğunda ona hak verdim. Evet, şampuan kutusunu geziye çıkartacaktım(.)

‘‘Sen Lena'yı boşver. Eğlenmeyi sever misin Şura?’’

Şura'nın dudakları hafifçe yukarıya kıvrıldı. ‘‘Tam insanına rastladın.’’ Beren onu da henüz bilmediğim ‘eğlenceye’ davet edince kulübeden ayrıldık ve biraz yürüdük. ‘‘Gün intikam günüdür. Sinir olduğunuz kızların isimlerini verin.’’ Beren'in intikamçı yeni stiline kaşlarımı kaldırarak bakarken hiç düşünmeden ‘‘Ecrin.’’ diye yanıtladı Şura.

Sen Her ŞeyWo Geschichten leben. Entdecke jetzt