33.Bölüm:Sorgulu-Süalli

Start from the beginning
                                    

"Biz ne güne duruyoruz Emine teyzecim. Asi'yi evine sağ salim bırakacağımdan endişeniz olmasın.

Emine teyze akşam boyu verdiği mücadelenin filizlendiğini düşünüyor olmalıydı ve Toygar'a olan 32 diş sırıtması onayladığının işaretiydi. Ayhan amcaysa akşam boyu Toygar'dan haz etmemiş ve hala onu onaylamayan bir duruş sergiliyordu fakat itraz etmeden o da kabul etti. Aramızda olanlardan habersiz Ayla ise şüpheyle bir bana bir de Toygar'a bakıyordu. Bak canım bak, daha çok bakacaksın öyle. Selinler bizi yolcu etmiş ve bizde arabalara doğru ilerlemeye başlamıştık. Ayla'la ise bana öldürücü bakışlarını gönderip Çağlar'la arabaya geçerken bende Toygar'ın bayıldığım klasiklerinden birinden olan arabasına geçtim. Toygar'da yerini alıp bana ufak bir bakış atıp arabayı hareket ettirdi.

Sessiz geçen kısa araba yolculuğumuzun ardından Toygar arabayı köftecinin önünde durdurmuştu. Gece yarısı olmasıyla etraf ıssız ve sakindi. Biz başka tek canlı köfte arabasının arkasındaki orta yaşlardaki adam ve tüy yumağına benzeyen köpeğiydi. Köfte arabasının etrafıma dizilen ufak masa ve tabureler renk renk boyanmıştı ve karanlığa inat cıvıl cıvıl duruyordu. Sıcak ortamla birlikte biran önce arabadan inmrk istedim ve kocaman bir gülümseyle Toygar'a bakıp arabadan indim. Benim bu sevecen halim onunda hoşuna gitmiş olmalıydıki o da üzrrindeki gerginliği atıp benim sevdiğim sevecen Toygar'a dünüşüp arabadan indi.

"Mehmet abi.

Toygar elini havaya kaldırıp köfteciye seslenirken adının Mehmet olduğunu öğrendiğim adam Toygar'ı görür görmez köfte arabasının arkasından fırlayıp Toygar'a sıkıca sarıldı.

"Nerelerdesin sen hayta? Nerdeyse yolumuzu unuttun diyecektim.

Toygar'da kahkaha atıp adama karşılık verirken Toygar'ı ilk defa Çağlar dışında biriyle dost olduğunu görmek beni mutlu etmişti. Bacaklarıma dolanan tüy yumağıyla bakışlarımı onlardan çekip dizlerimin dibindeki köpeğe doğru eğildim ve yumaşacık bembeyaz tüylerini okşadım. Hayvanın başını ve gıdığını okşadıkça hayvan mest oluyordu.

"Hatırlatırsam en sonki görüşmemizde bir daha yengemiz olmadan gelmemi vurgulamıştın ve bende yengeni bulana kadar gelmedim abicim.

Toygar'ın dedikleriyle köpeği okşayan ellerim dokup kalmış ve gözlerim irileşmişti. Kafamı kaldırıp onlara bakacak cesareti kendimde bulamazken Toygar'ın delici bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum. Sanırım biz hep böyle olacaktık. Bulutların üzerindeyken birden yere çakılacak veya yerlerde sürünürken bulutlara çıkacaktık. Daha 1 saat önce birbirimizin suratına bakacağımızdan şüpheliyken şuanda bambaşka bir yerdeydik ama hala söylenmemiş sözler, dilenmemiş özürler ve suçlarımızı kabul edip birbirimizi affetmeliydik.

"Benim Asi'mle tanış abi.

Kalbim her sözle ritmini arttırmaya kararlıydı ve böyle giderse ritim düzensizliğinden öteki dünyaya göçecektim. Artık başımı kaldırmanın vaktinin geldiğini anlayınca başımı kaldırıp bana parlayan gözlerle bakan adama baktım ve kalbimin dahada hızlanmasına neden oldum. Dudaklarım istemsiz aptal aşıklar gibi iki kenara kıvrılmıştı ve peşimdeki tüy yumağıyla birlikte adımlarımı birbirine dolaştırmamaya dikkat ederek atmaya başladım. Her bir adımla bakışları koyulaşmaya başlamış ve bu bakışların ardındaki ahlaksız düşünceleri tahmin edebiliyordum çünkü benimde zihnim pek farklı değildi.

"Merhaba Mehmet abi.

Sesimi nazik tutmaya çalıştım ve elimi uzattım. Ben elimi adama uzatmış tokalaşmayı beklerken adam koca bir kahkaha atıp elimden tuttuğu gibi beni kucakladı ve sırtımı sıvazladı.

"Aferim sana Asi kız. Bu oğlanın kalbimini çalmayı başarabilmişsin.

Adam benden ayrılırken Toygar'ın çapkın bakışlarıyla karşılaşmak başka olaydı. Konuşmadan dakikalar içinde eski biz olmuştuk ama konuşmaya başlayınca neler olacaktı merakla bekliyordum. Kafamı utançla aşağı yukarı salladım. Ne yani başka ne yapabilirdim ki, iyice algılama problemi yaşamaya başlamıştım. Adam bir şeyler söylemeye devam ederken söylediklerini dinleyemiyordum çünkü şuanda zifiri gözlerde kaybolmakla meşguldüm. Toygar bana bakıp dudaklarını kemirirken Mehmet abiyi başıyla onaylayıp kolunu omzuma attı. Güçlü sıcak kolların arasına girerken ne kadat üşüdüğümü farkedip Toygar'a iyice sokuldum ve başımı göğsüne gömdüm. Toygar beni taburelerden birini yönlerndirirken yanyana taburelere oturduk ve başımı omuzlarına yasladım. Onun kokusu bile beni mest etmeye yetiyordu. Kollarımı beline dolayıp iyice Toygar'a sokuldum ve oda kollarını omuzlarıma dolayıp beni sarmıştı. Tek ses nefes alış-verişlerimiz eşliğindeki kalp ritimlerimizdi. Mehmet abi köfteleri önümüze bırakıp geri çekilirken artık sessizliği bozmanın vakti geldiğini anlamıştım.

Asi Koruma (Tamamlandı)Where stories live. Discover now