12.Bölüm:Halis'e Yağ Çekme Seansı

44.8K 1.8K 146
                                    

Multimedya:Asi
Playlist:

Oy vermeyi ve yorumları unutmayalım wattpad sakinleri.

Denizde suya gömülmüşsünüzdür, burnunuza ve genzinize tuzlu suyun dolduğunu hayal edin. Deli gibi çırpınıyor fakat bir türlü yukarı çıkmayı başaramıyorsunuz. Sanki ayaklarınıza bir çift el yapışmış yukarı çıkmanızı engelliyor. Sizde ağzınızı açıp bağırmak istiyorsunuz fakat ağzınızı açtığınız an olacakları biliyorsunuz. Kulaklarınızda dalga sesi ve içinizde tuttuğunuz çığlığın yankılarını dinliyiyorsunuz ve dibe doğru dahada çekiliyorsunuz. Her şeyin bittiğini düşünüyorsunuz, hayatınızın son bulacağını, bu derin suların sizi bitireceği... Durmayın hadi gözünüzü kapayın ve hayal edin.

Sonra birden aklına o laf geliyor: "Bataklıktan kurtulup yukarı çıkmak istiyorsan en dibe kadar batman gerekiyor" Sende kendini tamamen bırakıp dibe çöküyorsun. Ayaklarının altında hissettiğin kumdan destek alarak kendini yukarı doğru ittiriyor ve son sürat yüzerek yukarıdaki ışığa gitmeye başlıyorsun. İşte her şeyin bittiğini düşünürken sonunda aydınlığa çıkmayı başarıyorsun... Tüm da her şey bitti diyorum bunun daha kötüsü olamaz, ben en dipteyim artık yukarı çıkıp ışığı bulmanın vakti diyorum fakat her geçen gün daha kötü şeylere karışıyorum. Sanırım ben dipte değil yerin altında ilerliyorum. Benim sonum, dibim dünyanın merkezi olmalı.

Üzerimdeki kalın battaniyeye iyice sarılmıştım ve kafamın altında yumuşak leylak kokulu bir yastık vardı. Gözlerimi kırpıştırarak açtım. Geniş salonun içi güneş ışıklarıyla doluydu. Duvardaki saate bakıp öğleden sonra olduğunu gördüm. Gece boyu uyuyamadan dönüp durmuştum ve sabaha karşı uyuyakalmıştım muhtemelen Toygar'da ben uyuduktan sonra yastık ve battaniye getirme inceliği göstermişti. Koltuktan gerinerek kalktım ve hayretle Toygar'a bakmaya başladım. Adam kafayı koyduğu gibi uyumuş ve halende uyumaya devam ediyordu. Sen dün bildiğin katliam düzenle ve bonus olarak da beleş uyuşturucuya sahip ol. Bir insan bu kadar rahat olamazdı. Ayaklarımı süreyerek üst kattaki banyoya işlerimi halletmeye gittim.

Nerdeyse 3 gündür ne kahve ne de sigara içebilmiştim bunun verdiği asabilikle mutfağa saldıraya geçtim. Dolap kapaklarını hızlı bir şekilde açıp kapatıyordum fakat lanet olası kahve hiç bir yerde yoktu. Sinirle kapakları kapatmaya başladım. Çok şey istemiyordum ki sadece bir fincan kahve ve bir tanecik sigara istiyordum. Saçlarımı çekiştirerek avuç içlerimi tezgaha yaslayarak sessiz bir çığlık attım.

"Kızım cidden tırlatmışsın.

Korkuyla yerimden sıçradım. Gerizekalı Toygar uyku mahmurluğuyla mutfağın kapısına yaslanmış bir vaziyette duruyordu. Dağılmış saçları ve gözlerindeki şapaklarla küçük bir çocuğa benziyordu. Bu halin içimin ısınmasına neden olmuştu istemsiz olarak dudaklarım yukarı doğru kıvrıldı. Parmağımı havaya kaldırıp arkamdaki dolapları işaret ettim.

"Ben sadece kahve arıyordum.

Toygar gerçekten içten bir şekilde gülümseyerek yaslandığı yerden kalkarak yanıma gelmeye başladı. Gülümsemesine karşılık benim küçük tebessümümde büyümüştü. Tam önümde durdu ve vücutlarımızın yakınlığıyla heyecan bastı. Toygar'ın hiçbir hareketini kaçırmamak adınana gözlerimi üzerine diktim. Uzun, sık kirpikleri ve zifiri gözlerine hayranlıkla bakıyordum. Üzerime doğru eğilmeye başladı ve ona has baharatlı koku burnuma dolmaya başladı. Bu kadar yakın olmamız hiç ama hiç iyi değildi. Toygar üzerime eğilerek hemen yan taraftaki çekmeden paket alıp geri çekildi. Elim ayağım heyecandan donmuş kıpırdayamıyordum. Toygar'ın havada salladığı Türk kahvesi paketini hızlıca elinden aldım.

Asi Koruma (Tamamlandı)Where stories live. Discover now