beyaz gemi

132 12 2
                                    

Mulitmedia: Diplere yuvarlanmak nasıl bir şey..Ota ve Ledar nereye çekiliyor?

Kapkaranlık deliğe doğru ağır ağır çekiliyorlardı. Girişe ulaştıklarında üçünde de gizleyemedikleri bir endişe hakimdi. Gerçi Ledar sakin görünüyordu, kartal bakışlarından ne düşündüğünü anlamak imkansızdı ama dudaklarının kenarındaki kıvrımlardan onun da endişe içinde olduğunu fark etmek pek de zor değildi.

Geminin içine girdiklerinde bir an fazla ışıktan gözleri kamaştı ve kendilerini yerde buldular. Ledar ayağa fırladı Ota ve çocuğa kendini siper ederek etrafı kolaçan etmeye başladı. Geminin her yeri bembeyazdı. Bu da algılanan ışığın daha fazla olmasına sebep oluyordu. Bütün control ve kumanda panelleri, oturma mekanları her taraf bembeyazdı. Etrafta garip yaratıklar veya şekiller yoktu. Kendilerine benzeyen bir kaç kişi kumanda merkezinde onlara bakıyorlardı.

İçlerinden yine beyazlar giymiş bir adam yavaş yavaş onlara yaklaştı.

"Gemimize hoş geldiniz, dedi. Bu alışılmadık geliş yönteminiz için özür dileriz ama başka bir yöntem aklımıza gelmedi. Sanırım nazikçe davet etsek Kabul etmezdiniz."

Bir an şaşkınlık içinde birbirlerine bakakaldılar.

Adam ise gülümseyerek onlarla konuşmaya devam ediyordu.

"Ben komutan Argus. Bizler Andromeda'ya komşu Milkunus galaksisinden geliyoruz. Galaksimiz uzun süredir sizin galakside yaşayan bazı varlıklar tarafından tehdit ediliyor. Bazı arkadaşlarımız kaçırıldı. Bunlardan biri bizim için özellikle çok önemliydi. Bu nedenle sık sık seferler düzenleyip bu kötü niyetli kişileri bulmaya çalışıyoruz. Size gelince size yanımıza almak zorunda kaldık. Çünkü her geldiğimizde bu şekilde bir kaç kişiyi yanımıza alıyor ve bu kişilerin bize ulaşmasını bekliyoruz. Bir gün onlar için önemli olan birini bulaçağımıza eminiz."

Ota daha fazla dayanamıştı.

"Ama biz hiç bir şey yapmadık ki, bu haksızlık.Bunu yapamazsınız."

Komutan Argus gülümsemeye devam ediyordu. Gülümseren bembeyaz dişleri sevimli yüzüne çekici bir ifade katmıştı. Uzun boylu, esmer son derece yakışıklı bir adamdı. Gözleri siyaha yakın bir renkti.

"Küçük hanım sakin olun lütfen, dedi.Bunu biz de biliyoruz ama hedeflediğimiz kişilere ulaşana kadar bu işi yapmaya devam etmek zorundayız."

Yandsir de dayanamayıp söze karıştı.

"Ne yani bizi yem olarak mı kullanacaksınız. Peki uzay yasalarına uygun mu bu?"

Ledar küçük çocuğu takdir etmişti, bu çocukta iş var diye düşündü. Yasa falan iyi yerden giriş yaptı.

Komutan ise artık kahkalarla gülüyordu.

"Uzay yasası aynı galaksi içinde geçerlidir ufaklık dedi. Bizim sizin galaksinizden çıkmamıza ise artık saniyeler kaldı. Yasa masa yok. Masa var da yasa yok."

Ota sinirlenmişti, komutanın yüzüne küçümseyen bir ifade ile bakıyordu.

"Espri yeteneğiniz de sizin gibi gelişmemiş, dedi komutana. Bütün insanlarınız sizin gibiyse bize hiç bir şey yapmasanız da sıkıntıdan ölebiliriz sanırım."

Komutan gülümsemeye devam ediyordu, sizin gezegeni tanımak için kitaplar okuyup, filmler izlemiştim, müsadenizle oradan öğrendiğim bir cümleyi kullanmak istiyorum , sanırım bu duruma uygun bir cümle, dedi ve ekledi. Küçük hanım güzel olduğunuz kadar küstahsınız da.

Ota dayanamayıp gülümsedi. Ledar ise sinirli bir şekilde adama baktı. Ne sanıyor kendini bu adam diye düşündü. Benim Ota'ma nasıl espri yapar? Ben bu adamı döverim, ya da dövemem, yeteneklerini bilmiyorum ki. En iyisi biraz bekleyip uygun fırsatların çıkmasını bekleyeyim.

Komutan nazik bir şekilde Ota'nın önünde hafifçe eğildi.

"Küçük hanım müsadenizle, akşam yemeğinde bana eşlik etmenizi rica edeceğim, dedi."

Yandsir'e döndü , haydı dedi sen de bize katıl. Yerlerimize geçelim. İsterseniz once üstünüzü değiştirip, temizlenebilirsiniz. Ayrıca müsaade edin gemimizin sağlık personeli kolunuza bir baksın."

Ledar sinirli bir şekilde konuşmaya katıldı.

"Gerek yok, dedi. Ben onun koluna gerekli müdahaleyi yaptım. Şimdiye kadar iyileşmiştir bile."

Komutan Argus hala ona orada yokmuş gibi davranıyordu. Yüzüne bile bakmadı.


"Eminim öyledir ama yine de profesyonel bir bakış açısı iyi olur dedi, küçümseyen bir ifade ile." Gözlerini kızın üzerinden bir dakika bile ayırmıyordu.

Kendileri için ayrılan odaya kadar onlara eşlik etti.

"Burada size bekliyorum, küçük hanım, dedi. Lütfen beni fazla bekletmeyin, zaten bütün ömrümce bu güzelliği beklemiş gibiyim."



OTA #WATTYS2016 Där berättelser lever. Upptäck nu