30. Bölüm

38.8K 1.9K 117
                                    

- İYİ OKUMALAR-

ÖMER

Sabah kalktığımda başım ağrıyordu. Çünkü bütün gece babamı ve söylediklerini düşünüp durdum. Ama haksız olduğuma inanmıyorum. Haklı olduğumu da savunacak değilim ama haksız da değilim işte. Yataktan kalkıp banyoya yöneldim ve kısa bir duş alıp odaya döndüm.

Dolabımın önünde durduğumda hiç istemesem de elim takım elbiselere gitti ve lacivert takım elbiseyi çıkarıp yatağın üzerine bıraktım. Ardından buz mavisi bir gömlek aldım ve giyinmeye başladım. Giyinip rastgele bir kravat aldığımda babamın dün akşam söylediği şey aklıma geldi. Kravat takmamın zorunlu olmadığını söylemişti ama sanırım benim bu gün de takmam gerekiyor. Bu sırada kapım tıklatıldı ve biraz sonra Sırma başını içeriye uzattı.

" Günaydın, gelebilir miyim?" dediğinde kaşlarım havaya kalktı.

" Sen böyle kibarlıklar bilir miydin ya? Genelde pat diye odalara ya da evlere dalardın." dediğimde çatık kaşlarla içeriye girip sinirle kapıyı kapattı.

" Deniyoruz ama değil mi?! Hem ben ne zaman kapını çalmadan odana dalmışım, ha ne zaman?!" diye çemkirdiğinde kaşlarım havaya kalktı ve biraz daha uğraşmak istedim.

" Odama olmasa da evime sık sık daldığını inkar etmeyeceksin herhâlde?" dediğimde çatık kaşlarla konuştu yine.

" Ben öyle yapmasaydım şimdi yanımda olur muydun sanki?! Hem hatırlatırım, beni ilk defa o eve kucağında götüren sendin." Ve Sırma vurdu, gol oldu! Haklı kız ama onunla uğraşmak hoşuma gitti.

" O günü nasıl unutabilirim ki? Düşündükçe hala belim ağrıyor, göründüğünden daha ağırsın." dediğimde yine sesini yükseltti.

" Hiç de ağır değilim. Hatta senin güzellik kriterlerine göre fazla zayıfım." dediğinde bu kez benim kaşlarım çatıldı.

" Benim güzellik kriterlerim mi?" Benim öyle bir şeyim mi varmış?

" Evet, mesela Natalie'ye göre fazlasıyla cılızım ben." dediğinde söylediği şeyi anlamıştım. Yanına gidip yüzünü ellerimin arasına aldım.

" Benim güzellik kriterlerimi yanlış biliyorsun o halde. Çünkü benim güzellik kriterlerimde mavi gözler var, küçük, asi bir burun, sadece benimleyken kızaran yanaklar, güneşin ışıltısını aralarında saklayan başak taneleri ve bunların hepsinin ötesinde tek bir kişiye özel tarifsiz çiçek kokusu benim en büyük kriterim." deyip dudaklarımı alnına bastırdım ve saçlarından yayılan o güzel çiçek kokusunu içime çektim.

" Ayrıca sakın kendini başkalarıyla karşılaştırma çünkü sen herkesten daha güzel ve özelsin benim için." dedim gözlerine bakarken. Mavi gözlerinde oluşan parıltılarla bana baktığında yüzünde kocaman bir gülümseme vardı.

" Gerçekten beni güzel mi buluyorsun?" dediğinde başımı salladım ve eğilip yanağına küçücük bir öpücük bıraktım.

" Hem de gördüğüm ilk andan beri." dediğimde dudaklarını büzdü.

" Yalancı! Beni güzel bulsaydın eğer öyle köşe bucak kaçmaz, buzdolabı rolüne girmezdin." dediğinde kahkahama engel olamadım. Tabi birazcık da mahcubiyet vardı.

" Onun seninle bir alakası yoktu. Yani büyük bir kısmının alakası yoktu." dediğimde anlamak istercesine bana baktı.

" Nasıl yani?" dediğinde gülümsedim.

" Sonra, daha sonra anlatırım. Ama şu kadarını bilmelisin ki amacım senden uzak kalmaktı. Nedenini sorma, zamanı gelince öğrenirsin." dediğimde kıkırdadı.

Hayat Seninle GüzelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin