28. Bölüm

37.6K 2K 204
                                    

- İYİ OKUMALAR-

NEŞE

Söz gününden sonra evde tam anlamıyla bir curcuna başladı. Başta annem olmak üzere herkes bir telaş içerinde nişanı eksiksiz yapmaya çalışıyorlar. Sözde kendi aramızda olacak olan nişana yüze yakın kişi davet edilince neredeyse çıldıracaktım. O kadar kişinin bizim bahçeye sığmayacağını söylediğimde annem sadece bahçeyi kullanmayacağımızı söyledi. Alt kat nişan için boşaltılacak ve organizasyon şirketi tarafından ayarlanacak.

Bu kadar şeyin arasında birde Cedi benimle akşam yemeğe çıkmak istediğini söyledi. Aslında pek gitmek istemesem de onu kırmak istemediğim için kabul ettim. Ne giyeceğimi düşünürken Meleğin odaya girmesiyle dolabın önünden çekilip kendimi yatağa attım.

" Sence ne giymeliyim Melek?" dediğimde şöyle bir düşündü.

" Nereye gideceğinizi biliyor musun?" dediğinde başımı iki yana salladım.

" O halde bence arayıp sorman iyi olacaktır." dediğinde başımı salladım ve telefonuma uzandım. Telefon üçüncü çalışta açıldı.

" Neşe." 

" Merhaba, Cedi. Müsait misin?"

" Evet, bir şey mi oldu?" dediğinde görebilecekmiş gibi başımı iki yana salladım.

" Önemli bir şey değil, sadece akşam için nasıl giyinmem uygun olur diye soracaktım. Yani nasıl bir yere gideceğiz?" 

" Şık bir şeyler giyebilirsin sanırım ama bir buçuk saate hazırlanabilecek misin?" dediğinde yine başımı salladım.

" Merak etme hızlıyımdır ben." dediğimde gülüşünü duydum.

" Tamam o halde şimdi bir toplantım var, akşama görüşürüz." 

" Tamam, görüşürüz." deyip telefonu kapattığımda Meleğin çatık kaşlarla bana baktığını fark ettim.

" Ne oldu?" 

" Siz niye bu kadar resmisiniz ya?" dediğinde ne diyeceğimi bilemedim.

" Ne yapmamız gerekiyordu ki?" dediğimde omuz silkti ve fısıltıyla konuştu.

" Sonuçta evleniyorsunuz, biraz daha sıcak konuşmanız gerekmiyor muydu?" dediğinde gülümsemeye çalıştım.

" Ha, onu mu diyorsun sen? Sabah biraz kızdırdı da o yüzden öyle konuştum." dediğimde başını salladı.

" E hadi kalk hazırlanmam lazım benim. Şık bir şeyler giymeliymişim." dediğimde saniyeler süren bir düşünme faslından sonra olduğu yerde sıçradı.

" Buldum! Kesinlikle lacivert elbiseni giyeceksin." deyip dolabıma yöneldiğinde bana söz hakkı tanımamıştı bile.

Meleğin yardımlarıyla Cedi gelmeden on beş dakika önce hazırlanmıştım. Giydiğim lacivert balık model elbise biraz abartıydı bence ama Meleği kıramadım. Saçlarımı dağınık bir topuz yaparken çok hafif bir makyaj yapmıştım. Biraz sonra Tülay teyze Cedinin geldiğini haber verdiğinde aşağı indim. 

Aşağı indiğimde Afşin beni görünce tek kaşı havaya kalktı ve oturduğu yerden kalkıp bana yaklaştı. Yanıma geldiğinde hiç bir şey söylemeden yanağımdan öpüp merdivenlere yöneldi. Şaşkınlıkla kaşlarım havaya kalkarken onun sesini duydum.

" Keşke bu kadar güzel olmasaydın abla." derken dönüp arkasına bakmamıştı bile. Meleğin kıkırtısıyla ona döndüğümde oda Afşinin arkasından bakıyordu.

" Evlenip gideceksin diye üzülüyor ama belli etmiyor buzlar prensi." dediğinde bende gülümsedim. Afşin hep babam gibiydi en çok seven ama asla belli etmeyen. Etrafıma bakındığımda başka kimseyi göremedim.

Hayat Seninle GüzelWhere stories live. Discover now