Sayın okurlar... Rötarlı yılbaşı bölümümüz gelmiştir... İyi Okumalar dileriz
"Deli gönül tutuştu, kül oldu,
Sevdan yüzünden uykularım hiç oldu,
Sönmedi bu ateş, yaktı kavurdu,
Bana ne yaptın biliyor musun sevgilim?"
Serkan
Akşama herkes tam kadro Aylin Teyzenin evinde toplanmıştık yılbaşı için; ve tahmin edersiniz ki konu biz ve çocukluğumuzdan başka bir şey değildi, benim küçük sevgilim, Eylül'üm ise tam yanı başımdaydı. Fidan, nam-ı diğer Deniz yıldızı ise kanepeye oturmuş, Kerem ile birlikte albümdeki fotoğraflara bakıyorlardı. Birden annem çantasına yöneldi ve içinden bir başka albüm çıkardı. Buyurun cenaze namazına! Bittim ben!
-Anne, nereden buldun onu?
-Nereden bulacağım oğlum, odanda çekmecelerden birindeydi.
Eylül de şaşırmış, o güzelim ela gözleri şaşkınlıktan irice açılmıştı. Şimdi ne yapacağım ben?
-Serkan? Bunu saklıyor musun?
-Sakladığım o kadar çok şey var ki... Hangisinden başlayayım Eylül? Fotoğraflardan mı? Yoksa sana bir türlü veremediğim onlarca mektuptan mı? Hangisinden?
Eylül
Söylediklerinden sonra bayağı şaşırmıştım, ancak benim de sakladıklarım vardı ona dair, ve tahmin edersiniz ki Serkan bunu bilmiyordu. Bana yaptıklarının farkında mıydı peki? Hiç sanmıyorum, ama en kısa zamanda fark etmesini sağlayacağım. Nasıl mı? Onu da sonra düşünürüm.
-Serkan, hadi kalk! Dışarı çıkalım!
-Dışarı mı? Nereden çıktı şimdi?
Bu ısrarıma abim ve Fidan abla da katılmıştı. İşte başlıyoruz!
-Hadi abi, beni mi kıracaksın? Çıkalım işte!
-İnat etme Serkan! Çıkalım hadi!
-Tamam! Peki, pes ediyorum, siz kazandınız. Hazırlanın da çıkalım.
İşte bu kadar. Kısa bir hazırlıktan sonra dışarıdayız; fakat kartopu savaşını başlatan Fidan abla oldu. Hodri meydan!
-Al bakalım tatlı cadı!
-Ama Fidan abla!!!!!!!
Derken Serkan sinsi sinsi yaklaşıp elindeki kartopunu Fidan ablama attı. Fidan abla ise çocuk gibi mızmızlanmaya ve ayağını yere vurup bağırmaya başladı.
-Aaaagh! Abi! Bunu bana niye yapıyorsun?
-Kendin kaşındın deniz yıldızı, benim küçük cadıma bulaşırsan böyle olur.
-Serkan! Fidan ablama öyle deme!
İşte savunma! Buyur bakalım Serkan efendi! Ups! işler karıştı! İşte şimdi hapı yuttuk, buyur Eylül hanım şimdi ne halt yiyeceksiniz? Kapa çeneni sevimsiz iç ses! Ben de biliyorum yediğim haltı. Dur sen dur düzelteceğim şimdi.
-Buraya kartopu savaşı yapmaya mı geldik? Yoksa kılıç çekmeye mi?
Fidan
E haklı benim tatlı cadım, ne yapıyoruz biz ya? Saçmaladık iyice. Aa! Kerem! Arkadaş, adam tutturmuş bir türkü, elindeki kartopunu bana fırlattı yaa!
YOU ARE READING
Sevdalık Geliyorum Demez(Sevdalık Serisi-1) TAMAMLANDI
RomanceKaradeniz'de başlıyor bizim hikayemiz; çocukluk yıllarına dayanıyor sevdamızın miladı, her ne kadar çocuk da olsak, küçücük yüreğimizde sakladığımız onlarca şey, söylediğimiz onlarca söz, kurduğumuz hayaller çocukluktan uzaktı. Ben Fidan Girgin, Kar...