•doğru karar -12•

75 7 1
                                        

Bu işe bir son vermem gerekiyordu.
Fakat bu gün değildi.

-Choi Beomgyu'dan-
•••

"Ben çıkıyorum. Kolay gelsin sana" diyerek ceketimi almıştım.
"Sana da iyi evler" demişti kendini sandalyeye atarak.

Onun bu bıkkın haline gülümseyerek ceketimi giymiş ve bardan çıkmıştım.
Havanın soğuk olmasına karşılık bir elimi cebime sokarak cekete sokulmuştum.

Verdiğim nefesler buhar bulutuna dönüşerek yükselirken sadece izliyordum.
Soğuk olduğu için yol gözümde büyümüştü.

O sırada tam arkamda bir ses duymamla yerimde kala kalmıştım.
"Selam"

Arkama dönüp baktığımdaysa yine onu görmüştüm. Taehyun'un dediklerinden sonra onun gerçekten Yeonjun olduğundan şüphelenmeye başladığım için şu anda kim olduğunu çözemiyordum.

"Selam.. bir sorun mu oldu? Bir anda kalkıp gittin" dediğimde anlamazcasına kaşlarını çattı. Sonradan gülümsemişti.

"Ahh.. onu diyosun.. önemli bir işim çıkmıştı da kusura bakma" bu cümle tamamıyla şüpheliydi. Yeonjun'dan böyle şeyler hiç duymamıştım. Ayrıca sıcak davranıyordu.

"Öyle mi? Ne olmuş? endişelendim sen öyle bir anda gidince" dediğimde gülümsemişti. Sanırım Yeonjun olsa gülmezdi. Yeonjun depresif biriydi.

"Şirketten çağırdılar da." o sırada telefonuma bildirim gelmişti. Telefonu açtığımda ise Yeonjun'dan mesaj geldiğini görmüştüm. Şu anda 2 tane Yeonjun adında kayıtlı vardı. Bu ilk kayıtlı olandı. Yani Yeonjun. Ve şu anda yanımda olan bana yazmadığı için sanırım yazan gerçekten Yeonjun'du ve yanımdaki ise Daniel'dı.

Okuduğum mesajla ise buna emin olmuştum.

'Yeonjun' adlı kişi ile sohbet konuşması

Yeonjun
Beomgyu
Yanındaki ben değilim
Biliyorsundur umarım
Seni kandırmaya çalışıyorsa inanma
O daniel!

başımı kaldırıp ona baktığımda kaşlarını kaldırmış ve tekrardan gülümsemişti.
Belliydi Yeonjun olmadığı.

"Sen Daniel'sın" dediğimde aniden ciddileşmişti.
Sessizce bir şeyler fısıldarken başını eğdi ve burun kemiğini ovuşturdu.

Yeonjun'un bizi nerden gördüğünü öğrenmek için ise etrafa bakındığımda ne bir insan ne bir araba nede bir taşıt görmüştüm.

Tekrar önüme dönmeye kalmadan aniden bileğimden tutup çekmişti beni.

Sırtımın şiddetle duvara çarpmasıyla aniden nefesim kesilmişti.
Gözlerimi sertçe yumduğumda beni nereye çektiğini anlamamıştım.

Ağrıyan sırtım ile sessizce inlediğimde konuşmuştu.
"Bak.. amacım kötü değil.. ama benden neden uzak durmaya çalışıyorsun anlamıyorum?
Yeonjun'dan farkım ne söylesene? Bana neden ters davranıyorsun? Daniel olduğumu anladığın andan beri bakışların.. o kadar mı tiksiniyorsun benden? O gün öyle demiyordun" diyerek sinirle üstüme kapandı.

"Dan-..Daniel.. canım acıyor" dediğimdeyse iki elinide duvara yaslamış ve öfkeyle bağırmıştı.
"Seni kıracak veya üzecek birşey yapmadım.. Neden böylesin ki? O PİÇ SANA NE DEDİ?"

Son cümlesinden sonra onu sertçe ittiğimde bende konuştum.
"Şu an bile canımı acıtıyorsun.. bana yalan söyledin. Gerçeği değil. Ayrıca beni kandırmaya devam ediyorsun.. daha ne olsun? O piç dediğin kardeşin senden kat kat daha iyi" dediğimde aniden üstüme doğru gelmiş ve dudaklarıma kapanmıştı.

Two Same Faces, Two Different Souls | YeongyuWhere stories live. Discover now