Karanlık Prens

Hayaletler

Dönüş yolunda Miyuki'nin elini bir an
olsun bırakmayan Asahi,oldukça dal-
gındı.Onlara Dağat'ın kıymetli maden-
lerinden yapılmış çeşit çeşit takılar,
sandıklar dolusu nadide inciler sunan deniz kızlarına ve kıyıya kadar eşlik  eden Dağat muhafızlarının selamına kayıtsız kaldı.Hatta kıyıya çıktıkların- da onları karşılayan bir düzine Akemi ve Terra muhafızına aldırmadan,Mi-
yuki'yi tuttuğu gibi havalandı Asahi.
Getirip onu verandaya bıraktığında,
heyecanla onlara doğru koşturan Hi-
kari ve Rin'e bakarak

"Rin!Hemen küçük hanımın eşyaları-
nı toplayın!"

"Siz de Hikari!Yardımcı olun!!"

Miyuki'ye döndü,

"Kraliçem!Yanıma,Akemi Sarayı'na taşınıyorsun!"

"Bana güven!"diyerek,Akemi'nin sivri kulelerine doğru uçtu.

Saraya geldiğinde ilk işi,Dadı Ning'in tüm itirazlarına ve söylenmelerine al- dırmadan,annesi Kraliçe Yua'nın oda- sının temizlenip hazır edilmesi için sağa sola emirler vermek oldu.

"Bu olacak şey değil!"diye söyleniyor-
du Dadı Ning.

"Henüz resmi olarak kraliçe ilan et-
mediginiz bir kızı,Akemi Sarayı'na ge-
tirmek!!"

"Hem de Kraliçe Yua'nın odasına!!"

Kısacık ,tıknaz boyuyla Asahi'nin ö-
nünde koşturup duruyor,onu kara-
rından vazgeçirmeye çalışıyordu.

"Başımıza göktaşları yağacak!"
(Asahi aldırmıyordu)

"Orman Perisi Şiva bize ateşli oklar a-
tacak!"
(Asahi Akemili hizmetli kızlara tali-
matlarını yağdırıyordu.)

"Kutsal Sakai Ruhu,hepimizi hayalete çevirecek!"
(Asahi belindeki kılıca davrandı)

Dadı Ning sustu.Ai ve Bao'ya kendisini
takip etmelerini işaret ederek,söylene
söylene işe koyuldu.Miyuki,akşama varmadan sarayın Akemi Bölümü'ne,
Asahi'nin hemen yanı başında,eski Kraliçe Yua'nın odasına taşınmıştı bi-
le.En az Miyuki kadar şaşkın olan Hi-
kari,Rin ile birlikte,prensin emri üze-
rine alelacele topladıkları Miyuki'nin eşyalarını,yeni odasına yerleştiriyor-
lardı şimdi.

Miyuki ise yeni odasında,yeni yatağı-
nın üzerinde sırt üstü uzanmış,iki eli başının arkasında tavanda ki aynaya bakarak,ağlamakla gülmek arasında gidip geliyordu.Bir süre öylece yattı.
Asahi'nin bunu neden yaptığına tam olarak anlam veremese de"Bana gü-
ven!"demişti Asahi.Sevdiği adamın  gücünü biliyordu.Gücüne birçok kez tanık olmuştu.O halde ona güvenme-
liydi.Ancak Miyuki içten içe bunun, Mataganda'nın bugün söyledikleri ile alakalı olduğunu biliyordu.Açık mavi ve gül kurusu renklerin hakim oldu-
ğu,muhteşem güzellikteki yeni odası-
nın konforu,onu mutlu etmiş olsa da

"Tebrikler Miyuki!Az düşmanın vardı.
Şimdi sarayın geri kalanını da düş-
man ettin kendine!"diye mırıldandı.

Bir yandan da Kasumi'ye çoktan ulaş-
tığını bildiği,Akemi Sarayı'na taşındı-
ğı haberinin,onda yaratacağını bildi-
ği şok dalgasını düşünerek,keyifleni-
yordu.Yattığı yerden doğruldu.Hala  hararetli bir şekilde eşyalarını yerleş-
tirmekle meşkul,Hikari ve Rin'in ya-
nından yürüyerek,odanın diğer ucun-
da duran boy aynasına doğru yöneldi.
Aynaya iyice yaklaşarak kendi görün-
tüsüne baktı.

"Umarım sabaha çıkarsın güzelim!"

"Ya da Akemi Sarayı'nın yeni baş ha-
yaleti sen olursun!"diyerek aynadaki
görüntüsüne bir öpücük yolladı.Haya-
let kelimesini duyan Hikari ve Rin,yıl-
dırım hızıyla başlarını kaldırarak kıza korkuyla baktı.Bu hallerini gören Mi-
yuki onlarla biraz eğlenmeye karar verdi.