Karanlık Prens

Hikari Ah Hikari!

"HAYDİ BAKALIM KIZLAR!"

"UYANIN UYKUCULAR!"

"BUGÜN SARAYDA İLK GÜNÜNÜZ!"

"VE SİZ HALA UYUYORSUNUZ!"

"ZORLU BİR GÜN SİZLERİ BEKLİYOR!"
diyerek odaya daldı Hikari.

Miyuki gözlerini açtı,cam tavana bak-
tı.Yıldızlar görünmüyordu ama etraf da tam olarak aydınlanmamıştı.Esne-
yerek ayağa kalktı.Uzun siyah saçları dağılmıştı.

Hikari ellerini çırparak,odada bir ile-
ri,bir geri yürüyor,onunla aynı anda
içeri giren genç hizmetli kızlar,melez-
lerin yüzlerini yıkamaları için kristal
taslar içerisinde onlara su ve havlu u-
zatıyordu.Hikari'nin çakmak çakmak gözlerini gören kızlar,ürkek kediler gibi ellerini yıkadılar.Başını yan yatı-
rarak,gözlerini Hikari'nin gözlerinden ayırmayan Miyuki,kristal tasa uzatıp
ıslattığı uzun ince parmaklarıyla yü-
zünü sakince yıkadı.Genç hizmetli kı-
zın titreyen ellerinden aldığı havluyla,
ellerini kurutup Hikari'ye bakmaya devam etti.Miyuki'nin bakışları kadı-
nın gözünden kaçmadı.

"Ne küstah bir kız!"diye düşündü.

Az sonra dışarı çıkan hizmetli kızların
yerini,bu sefer de üstünde mis gibi ta-
ze çöreklerin olduğu,kahvaltı tepsile-
rini taşıyan diğer hizmetli kızlar aldı.
Hikari,kahvaltı tepsilerini işaret ede-
rek,onlara kahvaltılarını hemen yap-
malarını anlatan bir bakış attı.Niha-
yet odadan çıktığında,kızlar rahat bir nefes almıştı.

Kahvaltılarını bitirip,elbiselerini giye-
rek dışarı çıktıklarında,bu sefer de Hi-
kari'yi iki eli arkasında onları bekler-
ken buldular.

"Anlaşılan bugün bu cadıdan kurtuluş
yok!"diye söylendi Miyuki.

Hikari,kızlara kendisini takip etmele-
rini işaret edip,yürümeye başladı. Bir yandan da yüksek sesle konuşuyordu.

"BU SARAYDA BİRER KRALİÇE ADAYI-
SINIZ!"

"BÖYLE DEVAM EDEBİLMENİZ İÇİN!"
nefes alıp sustu.İki eli arkasındaydı.

"NASIL DESEM!"arkası dönüktü ama
sesinden onlarla dalga geçtiği çok bel-
liydi.

"GEÇMENİZ GEREKEN BİR SINAVINIZ VAR!"

"ASLINDA BU SİZİN ÇABALARINIZA BAĞLI DA DEĞİL AMA!"

Boşa çabalamayın demek istiyordu anlaşılan..

"UMARIM GEÇEBİLİRSİNİZ!"

Taabi,taabi diye düşündü Miyuki..

"YOKSA SİZİ YARIN!"

Aniden durdu.Sinsice gülümseyerek onlara doğru döndü.

"EVLERİNİZE UĞURLAMAK ZORUNDA
KALACAĞIM!"diyerek bir kahkaha at-
tı.Arkasını dönerek tekrar yürümeye
başladı.

Hikari'nin keyifli yürüyüşünü izleyen
Miyuki,onu bu kadar keyiflendiren ve kızları evlerine uğurlatabilecek bu ilk sınavın ne olduğunu merak etti..

Hikari konuşmaya devam ediyordu.

"BAKALIM TERRA,DAĞAT VE AKEMİ BÖLGELERİ SİZLERİ KABUL EDECEK Mİ!"

"BUGÜN BUNU ÖĞRENECEĞİZ DEĞİL Mİ?"

"KIZLAR!İKARİ AĞACI'NA TIRMANDI-
ĞINIZDA SAKIN AŞAĞI İNMEYİ UNUT-
MAYIN!"

"SİZİ PRENSİNİZE GÖTÜRECEK SAN-
DALA DA BİNMEYİ UNUTMAYIN!"

"HA BU ARADA!"diyerek yine aniden durarak onlara doğru döndü.Bu sefer direkt Miyuki'nin gözlerinin içine ba-
kıyordu.

"UMARIM KAHVALTIDA ÇÖREKLERİ
ÇOK KAÇIRMADINIZ!"

"YOKSA NEME LAZIM!"

"GÖRKEMLİ VE ÇOK GÜÇLÜ PULSAR
ATILARI'NIN SİZLERİ TAŞIMAYA ÇA-
LIŞIRKEN DAĞAT'IN DERİN OKYANUS-
LARINA DÜŞÜRMESİ İÇTEN BİLE DE-
ĞİL!"dedi ve ikinci histerik kahkaha-
sını patlattı.

"Yaşasın!Sarayın delisini başımıza gardiyan olarak verdiler"diye düşün-
dü Miyuki.

"Neler söylüyordu bu cadı böyle!Bil-
mece gibi konuşuyordu.Şunu doğru,
düzgün bir anlatsa ya!"

"Yok ağaç,yok sandal,yok Pulsar Atı!"
diye düşündü Miyuki.

"Kraliçe olduğumda sana gösterece-
ğim!"

"Görürsün sen ağacı,pulsarı!"diyerek fısıldadı.

Hikari aniden

"BİR SEY Mİ SÖYLEDİNİZ KÜÇÜK HA-
NIM!?"diye sordu.

Anneannesinin"Herkesin anladığı bir dil vardır Miyuki!Anlaşılmak istiyor-
san onların diliyle konuşacaksın!"sö-
zünü hatırlayan kız

"Kim!Ben mi!"

"Ah evett!"

"Sabah yediğim çörekleri düşünüyor-
dum!"

"Üstelik düşünmekle kalmıyor!"

"Keşke birkaç tane daha yeseydim di-
yordum!"

Tatlı tatlı gülümsedi.Hikari afalladı..

Asahi uzun zamandır hiç böyle güzel
uyumamıştı.Keyifle uyandı.Perdeleri
yavaşca açan Dadı Ning'in beyaz dişle-
rini gösteren gülümsemesi yine tüm
ihtişamıyla onu bekliyordu.Ai ve Bao'
nun yardımıyla hemen giyindi.Dadı Ning'in şaşkın bakışları arasında taze çöreklerden oluşan kahvaltısını iştah-
la ve aceleyle yaptı.Odasından çıktığı-
nda,Akemi muhafızları ve Haru her-
zamanki gibi onu bekliyordu.Eğilerek onu selamladılar.

Geniş Akemi terası boyunca ilerleyen
Asahi neşeliydi.Uzakta Akemi evlerine bakarak derin bir iç çekti.Onu sarayın Terra Bölgesi'ne indirecek geçit kapı-
sına ulaştıklarında kapı açıldı.Terra'
ya indiklerinde oradan onlara eşlik
edecek Akemi Muhafızları ile birlikte
Dağat Okyanusu kıyısına gideceklerdi.

"Bugün kraliçemin saraydaki ilk gü-
nü!"diye düşündü.

Daha kim olduğunu bile bilmediği kraliçesi için endişeleniyordu..