Melodi Çığlıkları

"Geliyor musun Şeytan?"🔷️

Merhaba sevgili okurlarım.
-Hepinizi sevdiğimi belirtmek isterim.

Bu kitabın içerisinde bulunan şiir ve sözler şahsıma aittir..️️️️️️️️️️.️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️🔶️

-Başladığınız saat:

•İyi Okumalar Sevgili Okurlarım.

•Okumaya Başladığınız Saat Lütfen:

Yıldızı Unutmayalım Lütfen🌠

Bölüm Yüz On Beş.
"Geliyor musun Şeytan?"

Daldığı rüyadan koptuğu an isyan etmeye başlardı hep insan.

Bazen rüya ile gerçeği ayırt edemezdi bir başına
Ve bazen rüya görmek o kadar tatlı gelirdi ki insana
Durmadan o'na koşmak isterdi.

#nurdanküçükfısıltılar.

Bu verdiğim kararı düşünmeye hiç zamanım olmadan şimdi de hemen harakete geçmek istiyordum.

Yüce konsey!

Kimine göre bir sürü yaşlı budala kimine göre de küdretli tanrı'nın insanlara yegane armağanı.

Kusura bakmayın ama bence bu bir armağan sayılmazdı.

Çünkü on tane yaşlı herif toplanınca kendi başına ben böyle bir durumdan ilahi adalet hiç bekleyemezdim.

Şimdi de biz hani sonuna çoktan karar verdikleri şu adeletin boynunda kıvrılıp uyumak istiyorduk ama unutmamamız gereken bir nüans vardı.

Adalet anlayışı kişiye göre değişirdi.

Kimi ölümü kimisi de yaşamı suçlu bulurdu.

Böylece zihinler hep kapışıp dururdu.

"Dina gideceğiz diyorsun ama en azından konum olarak yerlerini biliyor musun?"

Yanı başımdan Hera'nın sesini duyduğum an duymak istemediğim bazı gerçekler yakamı bırakmadan bir kene misali kanımı emmeye devam ediyordu.

Sarışın doğru söylüyordu.

Ben ne şu yaşlı heyetin yerini biliyordum ne de onlar hakkında bir bilgiye sahiptim.

Peki nereden geliyordu bu özgüven zihnime?

Neden bilmediğim mevzuların bile anahtarını kendimde buluyordum.

Oysa ben hiç tanık olmamıştım bu davada.

"Baksanıza kız haraket etmiyor.Şoka girdi galiba.
Nora bir el at bu duruma bir an önce kendine gelsin şu kız."

Bu Lücifer bir tek kendini mi akıllı sanıyordu?

Peki bilmiyor muydu bu evren onun gibi kendini bir şey sananlarla doluydu.

Hemen silkelenerek bu duruma bir el atmalıydım.

Ne de olsa lider ben seçilmiştim.
Hakkını vermem gerekiyordu bu kararın.

Karşımda duran aptal gibi duran şeytan'a dönerek içimden geçen sözleri suratına haykırmaya başladım.

"Evet doğru! Belki yerlerini ve kim olduklarını bilmiyorum ama onların hakkında yeteri kadar bilgiye erişen birini tanıyorum ve bu durum seni ilgilendirmez Şeytan!"

Lücifer söylediklerimi gözardı ederek hoşnutsuz bir şekilde bana bakmaya devam etti.

"Kimmiş bu şanslı kişi Dina?
Hadi söyle de bilelim."

Ben sana gösterecektim Şeytan!

Sen bekle daha zamanın dolmadı.

"Arkadaşlar şimdi söyleyeceklerimi iyi dinlemeniz gerekiyor.Bu çok önemli bir konu ve belki de hepimizin kurtuluş bileti olur."

Grupun hepsi onaylar bir biçimde kafasını sallıyordu.

Bu güzel bir durumda aslında.

Dostu da düşmanı da şimdiden tanımalıydım.

Lücifer'e dönerek fikrini almak için
"Geliyor musun Şeytan?" diye sorumu sordum.

Ne de olsa ben davet etmiştim.
Üstüme düşen vazifemi yerine yetirmiştim.

Şimdi sıra onda'ydı.

Bıyıkaltı gülümseyerek

"Tabii ki varım Lilith'in kızı.
Hiç yanlız bırakır mıyın seni?"

Bırakmazdın tabi.
Siz baba oğul hep kalabalık gelirdiniz üstüme.

Hani şu toplu tüfenkli olan cinsten.

Bazen ben de kendimle çelişkiye girerdim ve bazen kazanan olmazdı bu yarışın finalinde.

Durumlar hep eşitlenirdi vicdan tarafından.

#nurdanküçükfısıltılar.

Bölüm sonu...

Bölüm hakkında düşüncelerinizi lütfen burada belirtin🦄 'tek boynuzlu atlar gerçektir bu arada'...