Melodi Çığlıkları

İhtiyarlar Heyeti mi?"🔷️

Merhaba sevgili okurlarım.
-Hepinizi sevdiğimi belirtmek isterim.

Bu kitabın içerisinde bulunan şiir ve sözler şahsıma aittir..️️️️️️️️️️.️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️🔶️

-Başladığınız saat:

•İyi Okumalar Sevgili Okurlarım.

•Okumaya Başladığınız Saat Lütfen:

Yıldızı Unutmayalım Lütfen🌠

Bölüm Yüz On Dört.
"İhtiyarlar Heyeti mi?"🔷️

Huysuz bir şekilde etrafında dört dönen bir güve misalı yanlızlığım çöp kokuyordu şimdi.

#nurdanküçükfısıltılar

Ah Lücifer!
Akıllanmayacaktın hiç sen.

Babası hala ortalıkta olmamasına rağmen,Lücifer yine de bu durumu asla kabullenemiyormuş gibi bir o taraf bir de bu tarafa doğru yürüyüp duruyordu.

Başım dönecekti şimdi.

Biri şu adamı durdursun hemen!

"Hey sakin olsana biraz!
Ne de olsa daha bu durumun kritiğini yapmadık dostum."

Noyan aynı bir FBI ajanı gibi konuşmaya başlayınca Rodin de bu durumu kendi lehine çevirerek yanımda durmaya devam ediyordu.

Az önce dedim ya.

Belki de bu bir oyundu ya da belki de ben bile isteye bu duruma kananlardandım ama şu anda ki gibi beni hep son sonuç ilgilendirirdi.

Bu oyunun son finalin de ben kazanmıştım ve Lücifer bana yenilmişti.

"Hey Dina duymuyor musun bu adamın söylediklerini?
Seninle konuşuyorum Dina aklın nerede senin?"

Yanımdan yükselen bu garip tını daha çok kızıl meleğ'imizin isyan repliğine benziyordu.

Nora!

Bir rahat vermiyorlardı bana.
Bir kere bile kendi kendime önceden hep yaptığım gibi durum kritiği yapmak istiyordum ama ne çare hepsi bir tarafa çekilerek bu düştüğümüz nâhoş durumdan kurtulma planları yapıyordu ve belki de gerçekten kurtulacaktılar.

Oysa yenilsem bile şanımla yenilirdim ben!

Yanımda beni dürten Nora'nın yüzüne kızgın bir bakış yollayarak

"Nora ne oldu?
Niye durmadan beni dürtüyorsun böyle?Sorun ne?" diye kendini açıklaması için önüne fırsat sundum.

Nora gözlerini iki kere kırpıştırdıktan sonra gözlerime bakarak

"Dina bu durumdan kurtulmak için aslında bir şansımız var!" diye umutlarını yeşertmeye başladı teker teker.

Bunu niye baştan söylemez ki insan?

Heyecanlı bir şekilde o'na dönerek

"Söyle Nora!
Bu durumdan bizi kurtaracak tek bir şans bile olsa yeter de artar kızıl bela."

Nora tüm grupa dönerek yüzünde güller açmış bir şekilde hepsinin ölmüş umutlarını tazelemeye başladı.

"Arkadaşlar henüz bitmedi.
Bir şansımız daha var!
Kurtulacağız bu kader denilen yokluğun pençesinden."

Hepimiz meraklı bir şekilde Nora'nın konuşmasına devam etmesini dört gözle bekliyorduk.

"Konseyin önüne çıkmalıyız arkadaşlar.Yüce konseye bu yaşadıklarımı anlatırsak onlar belki bizi bu tatsız durumdan kurtarabilir."

Yüce konsey mi?

Hani şu Lilith ve Lücifer'in korktuğu yaşlılar heyeti mi?

Sevmiştim bu işi.

Hadi bakalım ihtiyarlar.
Biz geliyoruz!

Grupa dönerek hepsinin gözlerinin ta derininde olan o bir parça umut kırıntısını yansıtan bakışlarını gördüyüm an ben çoktan kararımı vermiştim.

"Yüce konseyi çok bekletmeyelim çocuklar ha ne dersiniz?"

Ben bir kararı verdiğim zaman
Bir diğer verdiğim karar hep saygı duyardı.

Peki insanlar neden saygı duymazdı şahısa ait olan duruma?

Peki neden vicdanı ses etmezdi sen karışma sus ikile.

Yani bir hayal kadar bile güzel olmaz mıydı şu kahrolası insan?

#nurdan

Bölüm sonu...

Bölüm hakkında düşüncelerinizi lütfen burada belirtin🦄 'tek boynuzlu atlar gerçektir bu arada'...