'Kurallar Bozulmak İçindir'.

81 33 10
                                    

•Merhaba sevgili okurlarım.
-Hepinizi sevdiğimi belirtmek isterim.

Bu kitabın içerisinde bulunan şiir ve sözler şahsıma aittir..️️️️️️️️️️.️️️🔸️

-Başladığınız saat:

•İyi Okumalar Sevgili Okurlarım.

Mültimedia- Lücifer.

Yıldızı Unutmayalım Lütfen🌠


Bölüm otuz altı.
'Kurallar Bozulmak İçindir'🔷


Duydukları mı insanı üzerdi?
Yoksa gerçekler mi bu kadar sahteydi?



Ayaklarım yara bere içinde kalmışken bile koşmayı öğrendim ben.
Hiç pes etmemeyi,zafer ile gülümsemeyi hayat aşıladı zihnime.


Bir bela başına gelince adettendir hep koşmaya başlardı insan.
Bela'nın niye geldiğini bile sormadan o an yaşadığı anlık korku ile haraket etmeye başlardı bilinçsizce.

Az önce yukarıdan gelen büyük kükremenin sesini duyan herkes artık dışarı doğru koşmaya başlamıştı.

Şu an her biri ayrı bir tarafa dağılmış durumdaydı.


"Hey Dina,hadi gel bizimle!
Milerta herkesi dışarı çıkarıyor ve akademini boşaltacak.

Burada mı kalmayı düşünüyorsun?

Acele etsene biraz!"


Sera bir kolumdan çekiştirerek beni buradan çıkarmak istiyordu ama ben bu yaşadığımız durumdan hiç hoşlanmamıştım.

Üst kattan gelen sesler artık kesilmeye başlamıştı.
Peki neden bu kadın gidip üst katta neler olduğuna bakmak yerine,buradan kaçmayı seçmişti?


Bu yaşadığımız duruma mantıklı bir sebep bulamadığım için kendim tek başına yukarı çıkmaya karar verdim.

Etrafıma dikkatli bir şekilde baktığım zaman bizimkilerin ortalıkta olmadığını anlamıştım.


Yukarı kata giden merdivenleri bulduğumda hızlı bir şekilde çıkmaya başladım.

Sıradaki adımımı attığım sırada,

"Küçük bir fare gibi saklanarak nereye gittiğini sanıyorsun Evrika?"


Evrende tesadüf diye kural vardı ama
kurallar bozulmak için yazılırdı öyle değil mi?
Evet evet bence de öyle.


Lücifer'in dediklerini hiç umursamadan durduğum merdivenlerden ışık hızıyla yukarı doğru koşmaya başladım.

Seni aptal şeytan!
Sen kim ile oynadığını sanıyorsun öyle ha?


"Evrika koşma,dur!
Bir Samelone seslere her zaman hassas olur."


Ben koşarken onun arkamdan bağırarak dediği sözleri duymazdan gelmeye çalıştım ama belki de söyledikleri doğru diye bir tereddüt içine çoktan girmiştim.


Tereddüt denilen bu insani duygu belki de çoğumuzun yanlış imzasını kendi üzerinde taşıyordu.


Adımlarımı yavaşlatarak koşmaya artık bir son vermiştim. Az önce sesin geldiği koridora doğru yavaş adımlar ile yürümeye başlamıştım.


Koridordan gelen bu keskin koku da neydi böyle?
Sanki biri ölmüştü ve cesedi burada günlerce kalarak çürümüştü.


Burnumu elimin içi ile tıkayarak yolu geçmeye başladım ama bu koku o kadar şiddetliydi ki, bir türlü burnumdan gitmiyordu.


Kükreme sesinin kimden geldiyini bulmak için kendimi biraz daha zorlayarak ileri doğru yürümeye başladım...


Geçtiğim her adımda koku giderek şiddetini artırmaya devam ediyordu.
Yılmadım,yılmayacaktım ve ben bu durumu bugün çözecektim.


"Dina,senin burada ne işin var?"


Arkamdan gelen erkek sesi ile hemen kafamı ona doğru çevirdim.

Aman Allahım!
Bu çocuğa neler olmuştu böyle?



Bölüm sonu....

Bu bölüm hakkında düşüncelerinizi lütfen burada belirtin 🦄'tek boynuzlu atlar gerçektir bu arada'...

Melodi ÇığlıklarıWhere stories live. Discover now