"Ne Saklıyorsunuz Bizden?"🔷️

31 6 12
                                    

•Merhaba sevgili okurlarım.
-Hepinizi sevdiğimi belirtmek isterim.

Bu kitabın içerisinde bulunan şiir ve sözler şahsıma aittir..️️️️️️️️️️.️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️️🔶️

-Başladığınız saat:

•İyi Okumalar Sevgili Okurlarım.

•Okumaya Başladığınız Saat Lütfen:

Yıldızı Unutmayalım Lütfen🌠




Bölüm Doksan iki.
“Ne Saklıyorsunuz Bizden?”🔷️

Bir yumruk gibi sarılın bir birinize.

Öyle bir sarılın ki, düşman bile utansın sizden!

Vakit ne zaman biter belli değil.

Bu suskunluk,çaresizlik bitecektir.

Yad eyleyin her anı’yı teker teker.

Eyleyin ki, unutmayın ölüm bekler!

                             #nurdanküçükfısıltılar.




“Bir dakika Baba!
Şimdi hatırladım.
Aslında Akademi’ye ulaşmanın
daha farklı bir yolu var.”

Lücifer niye bu kadar rahat davranıyordu ve neden bu yolu söylemeyi daha önce aklından geçirmedi?

Hem Hades’in yüzünde oluşan bu rahatlama ifadesi de neydi böyle?
Hades oğlunun yüzüne gururlu bir ifade ile bakarak

“Ne gibi bir yoldan bahsediyorsun oğlum?”

“Baba sen bi gelsene benimle.
Bizim biraz seninle yanlız konuşmamız lazım.”

Bu neydi şimdi?
Yabancı mı vardı burada?

“Bizim önümüzde konuşamayacağınız kadar önemli bir konu mu var eski dostum?”

“Sen kapat o lanet olası çeneni!
Bu konuya karışmanı sana hiç tavsiye etmem Will!”

“Demek sinirlendirdim seni eski dostum.Peki bu şekilde davranarak daha çok şüphe çektiğinin farkında mısın Lüci?”

“Bu sefer Will haklı Lücifer.
Bu kadar mı size yabancıyız biz?
Ne bu bizden saklayacağınız kadar önemli olan konu?”

“Bu kadar duygusal davranma Dina!
Bazen biz yaşayanlar diğerleri de yaşaya bilsin diye mantıklı düşünmek zorundayız.Bu konunun ne yabancı olmanız ile ne de arkadaş olmanız ile hiç bir ilgisi yok!”

“Yaşamak isteyen kim Lücifer?
Ölüm mü gelmiş?
Hoş gelmiş!
Bizim layıkıyla karşılamamız gerek bu daveti.”

“Dina zamanı geldiğinde layıkıyla karşılarsın bu daveti ama şimdi kapını açmanın zamanı değil!”

Lücifer bizim alanda olduğumuzu hiç önemsemeden babasının kolundan çekiştirerek ormanın diğer tarafına doğru giderek gözden kayboldu.

Bu ‘adam’ niye böyle yapıyordu?

“Hey Lilith’in kızı!
Lüci benim çok eski dostum ve ben onu düşünemeyeceğin kadar iyi tanıyorum.
Bence bu aralar Lücifer bir şeyler karıştıyor.”

“Will bunları neden bana söylüyorsun?
Git bu söylediklerini onun yardımcısına ilet.Rodin’in sesi bu aralar zaten hiç çıkmıyor”

“Ben daha çok sesi çıkanları dinliyorum ama bakıyorum da sesi çıkmayanlar daha çok icraat yapıyor Dina.”

Bu çocuk bize laf mı sokmuştu şimdi?
Ah be Rodin!
Çok değiştin sen.

“Rodin bana laf sokmayı bırak da o efendin olacak adamın neler çevirdiyini söyle bize!”

“Dina ben hiç bir şey bilmiyorum!”

Ne yapacaktım şimdi?
Bu lanet olası yerde hiç kimse hiç bir şey bilmiyordu!

LÜCİFER’DEN....

“Baba Dina bir ‘milom’ değil miydi?”

“Evet oğlum o bir milom!”

“Çare gözümüzün önünde duruyor baba peki biz niye uzakta arıyoruz?”

“Ne çaresi oğlum?
Ne söylemeye çalışıyorsun sen?”

“Bana kendini hiç bir şey  bilmiyormuş gibi gösterme!
Sen benim neden bahsettiğimi çok iyi biliyorsun baba!”

“Oğlum ben o kıza bu kadar büyük bir sorumluluğu yükleyemem.
Sen de artık anla beni!”

“Anlıyorum ama başka bir yolumuz yok.Dina eğer bugün burada kendini zorlayıp güçlerini keşfederse hepimiz buradan kurtulacağız baba."

“Nasıl olacak peki oğlum?
Bunu yapmak o kadar kolay değil!”

“Sadece gerçekleri söyleyerek baba!”

Ah fani dünya!
Sen ne çok aşılardın kalıcılığını şu insanlara…

Oysa inanır insan.

Güvenir bir çırpıda senin kalıcı zehrine.

Sarılır bir sevinçle bırakmadan kollarına

Ayrılamaz bu büyü sonda bozulunca yerinden.

Fanisin dünya!

Bırak bu zehir kokan düş kadehleri'ni yerine!

                             #nurdanküçükfısıltılar.

Bölüm sonu...

Bölüm hakkında düşüncelerinizi lütfen burada belirtin🦄 'tek boynuzlu atlar gerçektir bu arada'...

Melodi ÇığlıklarıWhere stories live. Discover now