SEVGİ VE AŞK - 14

12.7K 944 33
                                    

Arzum mutluydu. Biraz aceleye gelmiş, dedikodular vasıtasıyla olaylar gelişmişti ama yine de gelecek her anın iyi olacağına inancı tamdı. Umutla bakıyordu. Pozitifti her düşüncesi. Hem neden olmayacaktı? Acar ile konuşmuşlardı. O kendini mecbur hissettiği için evlenme teklif etmemişti. Kendisinden hoşlandığı için denemek, görmek istiyordu. Hem uzun bir nişanlılık düşünüyorlardı. Bu zaman sarfında onun eski eşi ile yaşadıklarını geride bırakacağını kendisi ile daha güzel anları olacağına inanacağını umuyordu. Ona yardım edecekti. Ona aşkını söylemeyecekti şimdilik ama sevgisini de belli edecekti. Onunda kendisini sevmesi için şans verecekti. Zaman verecekti.

Şimdi tek endişesi ağabeylerinin Acar'a karşı çıkma ihtimaliydi. Babası olanları anlatmazsa karşı çıkmazlardı belki. Karşı çıkmaları için neden yoktu ki? Acar iyi bir adamdı. Onu sevdiği için tarafsız olamayacağı doğru değildi. Çünkü onu ilk tanıdığı an yani ona aşık olmaya başlamadığı anlardan onun ne kadar iyi bir adam olduğunu biliyordu. Öğrenmişti. Beş yıldır onu tanıyordu. Bu günden itibaren de bir sevgili, bir eş olarak tanıyacaktı.

Çağlar' ın odasına girdi. Arkadaşı içeride sandalyede oturmuş uyuyan oğluna bakıyordu. İlerledi, yanına gitti.

"Baban parayı verdi mi Beril? Mete, Çağlar' ı hemen ameliyat edecek mi?"

Beril başını olumlu anlamda saldı. Söz etmedi olanlardan. Sadece oğlunun iyileşeceğini kabul etti.

"Çok sevindim. Çağlar senin kadar güçlüdür. Hemen toparlar."

Arzum arkadaşının yanına oturdu. Ona baktı. Ağlamamasını iyiye yordu. İçinde kopan fırtınaları anlayamadığı için ağlamayışını oğlunun ameliyattan sonra iyi olacağı için metanetle durmaya yordu.

"Beril, yeri değil biliyorum ama sana bir şey söylemek istiyorum. Seninle sevincimi paylaşmak istiyorum. Belki sen de benim için sevinirsin, biraz daha kendini toparlarsın."

Buraya geldiğinden beri yanında olan, kendini dostu ilan eden kadına baktı. Beril onun hakkını yiyemezdi. Kimseden görmediklerini ondan görmüştü. Arzum' un yüzü ışıl ışıldı. Çok mutlu olduğu, paylaşma ihtiyacıyla yandığı belliydi.

Kendini, yaşayacaklarını bir kenara attı. "Ne oldu?"

Arzum gülerek "Acar ile evlenmeye karar verdik." Sözlerini neşeyle şakıdı. Gerçi Odada Çağlar olduğu için kendini tutuyordu.

"Çok sevindim Arzum. Mutlu olmanızı isterim. Tebrikler."

"Teşekkür ederim. Uzun bir nişan olacak. Evleninceye kadar iyice birbirimizi tanıyıp, doğru karar verdiğimizden emin olacağız. Ama ben zaten çok, çok eminim kararımdan."

Arkadaşının mutluluğuna gerçekten sevindi. Onun iyi olmasını isterdi. Pırlanta gibi yüreğinin karşılığını bulup tamam olmasını isterdi. Sadece pişman olmamasını diliyordu. İleride üzülmemesini istiyordu.

"Acar'ı seviyor musun?"

"Ona söylemedim."

Bu seviyorum demekti. "Neden?"

"Şimdi buna hazır değil. Sana onun boşandığını, evlilik konusunda biraz olumsuz olduğunu anlatmıştım. Bu yüzden uzun bir süre nişanlı kalacağız."

"İkiniz için de en hayırlısı olsun Arzum. Mutlu olmanızı isterim."

Arzum uzandı, arkadaşının elini tutu. "Zamanı gelince sen ve oğlunda çok mutlu olacaksınız." Dedi. "İnan bana mutlu olacaksınız."

Ve sırada Mete içeri girdi. Sanki mutluluğunun önündeki engel olan dağ misali kapıda dikiliyordu. Sonra ardında Acar'ın olduğunu gördü.

SEVGİ VE AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin