"Dönüşmemiş bir vampir için yeterince uzun bir zaman."

351 39 41
                                    

"Benimle misiniz?"

İkisinin de kafa salladığını görünce gülümsemiştim.

"Bir plana ihtiyacımız var."

&&&

2 gün sonra~~

Yavaş adımlarla bugünkü son dersime yürüyordum. 2 gün önce bugün için hazırladığımız mükemmel planı bilmenin verdiği hisle başkanı olduğum sınıfa girmiştim.

Bu bile mutluluk vermiyordu. Adil bir şekilde seçilmek isterdim.

Felix ve Baekhyun'u gördüğümde gülümsemiştim. Bugün bir vampir şenliği saçmalığı vardı, herkes zaten dışarıda olacaktı, ama öyle bir plan hazırlamıştık ki, kimse ne içeri girecekti, ne de şüphelenecekti.

Kendi arkadaşlarımın arkasından iş çevirmek istemiyordum ama bu konuda bana izin vereceklerini de hiç sanmıyordum.

Baekhyun beni görünce yüzünü buruşturup kaşlarını çatmıştı.

"Şu hâline bak, şenlik var ama sen hiç hazırlanmamışsın."

Onun dalga geçmesine göz devirip gülmüştüm. Kendisi çok güzel olmuş gibi bana laf söylüyordu.

"Sen kendine bir bak, simsiyah giyinmiş bir de bana laf söylüyorsun."

Bana dil çıkarıp sırasına oturmuştu. Ardından gözleri Felix'e kaymıştı.

"Sen şuna baksana, gören de düğüm var sanır."

Gözlerimi Felix'e çevirdiğimde ağzım aralamış ve gözlerim açılmıştı. Yeşil bir elbise giymişti, o kadar dikkat çekiyordu ki bir an kendimi sorgulamıştım.

Felix ise benim bakışlarıma utangaç bir şekilde gülümsemiş ve başını aşağı eğmişti.

"Felix, sen çok çok güzel olmuşsun."

"Sağol Jimin, sende öylesin. Benim gibi böyle uğraşman da gerekmiyor ayrıcaa."

Kaşlarım katılmıştı ve sinirlenmiştim. Bu çocuk hep kendisini eksik görüyordu ve biz bu konu hakkında çok kavga etmiştik.

"Tamam tamam özür dilerim, istemsizce oldu."

Gülerek konuyu kapatmaya çalışınca bende daha fazla uzatmamıştım. Baekhyun ise kafasını iki yana sallamıştı.

"Ben sizinle ne yapacağım? İkiniz de asla şu mükemmelliyetçiliğinizden vazgeçmiyorsunuz. Biri delirmiş gibi ders çalışır, öbürü güzelliğini kabul etmez. Ben ne yapayım he? Yatayım öleyim mi?"

Bu sefer küstah bir bakış atma sırası bendeydi.

"Demek öyle Kim Baekhyun. Sen bize âşıksın değil mi?"

Baekhyun iç çekmiş ve gözlerime bakmıştı.

"Ölüyorum anlasanıza, kalbim iki kişiye ait."

Felix onun bu dediğine kahkahayla gülmüştü. Bende ona eşlik ederken içeri Hyunjin ve Taehyung'un girmesiyle bu kahkaha gülümsemeye dönüşmüştü.

Arkalarından ise Bay Kim girmişti sınıfa. Hepimiz yerlerinize geçerken ben onun yüzünü inceliyordum.

"Bugünkü dersimizi yapamayacağız maalesef. Yurtlarınızın ve okulun içinde bir yerde dumanlar gördük."

Herkes bir anda endişeye kapılmıştı.

"Bu ne demek efendim, şenlik iptal mi olacak yani?"

Bay Kim yavaşça kafasını iki yana sallamış ve gülümsemişti.

Love or the lack thereof | KookminWhere stories live. Discover now