Otuz ikinci bölüm: Bebeğimiz olacak (part 1)

2 1 0
                                    

Karar vermişti artık. Söyleyecekti. Daha fazla saklamanın hiçbir anlamı yoktu. Zaten biraz daha saklarsa karnı onu ele verecekti. En iyisi kendisinin dilinden öğrenmeleriydi. Kararlı bir tavırla oturma odasına doğru yol aldı. Ailesi gene televizyonun başında haber yazılarını okumakla meşguldü. En başta biraz tereddüt etti , söylesemiydi bilemedi. Sonra tam zamanı olduğunu düşünerek atıldı ileri doğru. Belki bu haberle biraz dağılırdı kafaları. Belki uzun zamandır unuttukları gülümsemeleri geri gelirdi yüzlerine.. Evet , tam zamanıydı. Fikri değişmeden gidip kapattı televizyonu . Herkesin şaşkın bakışları ona çevrilmişti. Neden böyle bir şey yaptığını anlamaya çalışıyorlardı. Daha fazla bekletmeden başladı konuşmaya.
- Size birşey söylemem gerekiyor.
- Birşey mi oldu ? Kötü bir şeymi oldu ?
- Yok yok. Endişelenme kötü bir şey olmadı.
dedi elini karnına götürerek.
- Midene mi birşey oldu ? Ne oldu , neyin var ?
- Birşeyim yok ,iyiyim gerçekten. Endişelenmeyin. Söylüyorum o zaman. Hazır mısınız?
- Söyle
- Ben... Hamileyim..
- Nasıl, nasıl yani !
- Evet, biraz garip ama duyduğun gibi.
- Şaka falan değil dimi bu ?
- Hayır Hafsa. Bir kardeşin olacak.
- Allah'ım.. Anne inanamıyorum. Ben ablamı olucam şimdi.. Ne zaman? Kaç aylık?
- Üç aylık
- Hanım ciddimisin sen ?
- Evet bey..bir bebeğimiz olacak inşallah.
- Morelimi bu haberden başka hiçbir şey düzeltemezdi. Allah'ım sana sonsuz şükürler olsun. Anneciğim çok mutlu oldum. Hayırlı olsun.. Bebek bakmayı unutmadın dimi?
- Bilmiyorum bakıcaz. En son yirmi yıl önce anne oldum. Nasıl olur bilmiyorum bende..
Gülüştüler beraber. Uzun zamandır böyle mutlu olmamışlardı. Yusuf bey çok katılamıyordu konuşmalara. O hâlâ aldığı haberin şokundaydı. Yeniden baba oluyordu demek..

Kınalı Parmak Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt