Geçmişin Yaraları-19

500 20 30
                                    

Okurken yorum yapmayı ve oy vermeyi(yıldıza basmak) unutmayın.

Artık Perşembe günleri bölüm atmaya karar verdim fakat her hafta atamayabilirim.

Keyifli okumalar hepinize

*Medyada Beril

.
.
.

Ayakkabılarımı bir hışımla çıkarıp bir kenara koydum. İçeri girip kapıyı ardımdan kapadım. Odamın kapısını açıp içeri girdim monoton bir alışıklıkla.

Aklımda hala atmadığım düşünceler geziniyordu. Aren ile aramızdaki her neyse bugün bitmişti. Ona hem çok yaklaşmış hem de uzaklaşmıştım.

Huzursuz bir nefes verdim uzunca. Çantamdan çıkardığım telefonumun ekranını açtım. Uzun zamandır kontrol etmemiştim ve birilerinin beni merak ettiğine emindim.

Birkaç kişiden mesajlar vardı.

Arzu: Ne yapıyorsun her şey iyi mi?

Dora: Kızmadın değil mi?

Annem: En kısa zamanda beni ara.

Babam: Bugün bizi neden aramadın iyi misin?

Dora: Annenlere hasta olduğunu ve evde yattığını söyledim haberin olsun.

Özgür: Neredesin?

Özgür: O adamla mısın?

Özgür: O evde kalmadın değil mi?

Yağız: Yarın gelecek misin?

Dün geceki mesajlar burada sonlanıyordu bugünki mesajlar ise sadece tek bir kişiden gelmişti.

Özgür: Onunla yalnız kaldın mı?

Özgür: Seninle konuşacaklarım var.

Özgür: Evinde olsan iyi olur?

Telefonu kapatmadan önce saate baktım. Saat öğleden sonra ikiydi. Bugün okulu ektiğim son gün olacaktı. Yarından sonra ise doktora gidecektim.

Artık Aren'den önceki hayatıma geri dönmenin zamanı gelmişti. Özgür ise hesaplaşmam gereken bir sorundu. Attığı mesajlari öfkeyle yazdığı belli oluyordu.

Annemi aramayı aklıma yazdım bunu ise biraz kendimi toparladıktan sonra yapacaktım. Şu an onunla konuşamayacak kadar kötü hissediyordum.

Banyoya gitmek için kapıyı açınca karşımda bulduğum kişiye şaşkınlıkla baktım. Yutkunduktan sonra kalbimin hızlandığını hissettim. Evime nasıl girmişti?

"Özgür?" dedim sorarcasına. Onu birden karşımda bulduğumdan korkmuştum.

Onunla dışarıda karşılaşsam böyle hissetmeyecegimi biliyordum fakat şu an evime girmiş ve odamın kapısının önünde duruyordu.

Bu beni tedirgin etmişti. Üstelik dün bana karşı olan davranışları ve attığı mesajlar da bu duyguyu sadece harlıyordu.

"Saatin kaç olduğundan haberin var mı?" dedi.

"Bana hesap mı soruyorsun?" dediğimde kaşlarını kaldırdı. Ben daha hiçbir şeyi idrak edemeden beni içeriye ittirdi. Geriye doğru savruldum. Kendi de içeri girip kapıyı örttü.

"Özgür!" diye bağırdım. Çıkmak için kapıya doğru koşsam da benden önce davranıp kapıyı kilitledi.

Anahtarı gözlerimin önünde tuttu. Önümde kazandığı zaferin gururuyla salladığı anahtarı sonrasında ise cebine attı.

ATEŞ LALESİ +18Onde histórias criam vida. Descubra agora