İkinci Şans-02

731 64 32
                                    

Herkese merhaba

Beğendiğiniz satırlarda 🌷 koymayı veya sadece lale yazmayı lütfen unutmayın...

Beğendiğiniz satırlarda 🌷 koymayı veya sadece lale yazmayı lütfen unutmayın

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Kimse Aren'in yarışı kazanacağına inanmıyordu. Çevreden gelen sesler bu doğrultudaydı. İnsanlar bir süre Aren'in ne kadar büyük bir hata yaptığından ve sorumsuz olduğundan şikayet etti. Pistte özel bir alanda duran insanlardan sarışın bir adam ise neredeyse ağlayacak haldeydi. Hayal kırıklığına uğradığı ve yaşadığı üzüntü o kadar belliydi ki onu fark edebilmiştim.

"O kim?" diye sordum Ege'ye. O özel bölmede bulunanların yarışta bir payı olduğunu ve bu yüzden tanınmış insanlar olduğunu düşündüm.

"Seninkinin menajeri falandı galiba. Baksana ne halde?" Aren yarışı kaybedecekti. Bu durum artık bir kesinlik kazanmıştı. Adam bu yüzden bu kadar üzgündü.

"Seninki mi? Nereden benimki oluyor?" Adamın haline o kadar odaklanmıştım ki Ege'nin Arenden benimki diye bahsettiğini yeni fark etmiştim.

"Heralde seninki. Adam sana kur yapıcam diye yarışı gözden çıkardı." Tüm konuşma boyunca Ege'ye değil yarış pistine bakıyordum. O an ise kafamı çevirip ona döndüm. Tüm sinirimi Egeden çıkarırcasına bir bakış attım. O ise gülümsedi.

"Ege kızı rahat bırak. Şu salak adamın da daha fazla adını anmayın." Özgür'e döndüm. Gözleriyle yarışı takip ediyordu. Yüzünde ise benim asla gizleyemediğim bir öfke saklıydı.

Aklımdan ona karşı çıkmak geçti. O kimdi ki? Benim yerime konuşma hakkını kimden almıştı? Ona kızmak istedim ama nedenlerimi tekrar gözden geçirdiğimde mantıklı bulmadım. Bu yüzden susmayı seçtim.

"Kaan haklı. Zaten o çocuğun yarışmayı kazanmak gibi bir derdi yok gibi baksanıza." Kafasıyla önümüzdeki yarışı işaret etti. Zaten hepimizin görüş açısındaki yegane şey yarış pistiydi. Tamamını göremiyorduk ama yarışın seyrinden haberdardık. Diğer yarışçılar çoktan ilk on turu bitirmişti o ise çok geride kalmıştı. En önde yeşil araba vardı. Yani Ceren. "Ceren kazanır demiştim." Yağmur favori yarışçısı kazanacağı oldukça mutlu ve gururluydu.

"Haklısın bence de o kazanacak. Şu hamlelere baksana müthiş kullanıyor." Ege haklıydı. Yarışla ilgili hiçbir şey bilmesem de Ceren'in ne kadar usta olduğunu anlamıştım. Adeta asfaltta kayıyor gidiyordu. Tıpkı benim buz pateni yaparken pürüzsüz buzda kayıp gittiğim gibi.

Yirminci turu da Ceren birincilik ile bitirdi. Onu kendimle içselleştirmiş gibiydim. Arabasıyla yaptığı her o kusursuz hamlede heyecanlanıyor arkasındaki mavi arabayla mesafesi açıldıkça mutlu oluyordum.

"Yirmi üç tur olacak. Bu son tur." Yağmur ben ve Arzu için bu açıklamayı yapmıştı. "Hadi Ceren lütfen. Kazan." Sesindeki tüm o heyecan mutluluk umut tümüyle hiddetlenmişti. Benim ise kalbim hızla çarpıyordu.

Ceren bitiş çizgisini yirmi üçüncü defa geçtiğinde kalabalık ona tezahürat yapmaya başladı. Dört bir taraf adını haykırıyordu. Bende kalabalığa katıldım. Genzim yanana kadar Ceren'in adını söyledim. O kadını tanımıyordum ama başarısıyla gururlandım.

Onun ardından mavi araba yarışı bitirdi. Gözlerim en arkaya gitti. Aren'e... Sonuncu oydu. Tüm bu insanların umutlarını ve sevgisini boşa çıkarmıştı. Merak ediyordum neden benim için bu yarıştan vazgeçmişti ki? Ya da gerçekten sebebi ben miydim?
Muhtemelen hayır...

O en baştan beri bu yarışı umursamıyordu. Yoksa ne diye sırf yabancı bir kızın sigara içmesini engellemek için yarışı kaybetsin ki? O kazanmak istemiyordu.

Aren yarışı bitirdiğinde etrafta sadece yuhlama sesleri duyuldu. Onlara katılmayı düşündüm fakat ben daha karar veremeden siyah araba takla atarak yuvarlandı. Aren'in arabası...

Herkes sustu. Kimse konuşmadı. Duyulan tek ses parçalanmış arabadan duyulan mekanik sesdi. Nefesimi tutmuştum. Kalbim sanki birinin avuçları arasında eziliyormuş gibi acıyordu. Tüm vücudum buz kesti.

"Öldü mü?" insanlar birbirlerine aynı soruyu sormaya başladı. Bana kısacık bir an temas eden adamın şu anki hali kalbimi kırmıştı. Ben de ölecektim. Tıpkı onun gibi. Ölüm tek benim benliğime kazınmış bir olgu değildi. Şu an kendi ölümümü düşünmem duygusuzcaydı belki ama kendime engel olamıyordum.

Gözlerimle sağlık ekiplerinin kırık dökük arabaya ulaşmasını seyir ettim. Tuttuğum nefesimi bıraktım. Gözlerimi kapadım. Derin bir nefes çektim ciğerlerime. Esen soğuk rüzgar omzumun iki tarafında sarkan el parmaklarımın arasından esip gitti. Tenim buz gibiydi.

Gözlerimi yavaşça açtım. Aren'in arabasının etrafını sarmış ekipler onu çıkarmaya çalışıyordu. Sonraysa onu gördüm. Siyah yarış kostümünün içindeki Aren'i...

Etrafındaki insanlar ona bir şeyler söylüyorlardı. Onu dikkatli olması için uyardıklarını varsaydım çünkü o arabadan çıkmıştı. Ayaktaydı...

Yüzündeki kan seçebildiğim tek şeydi. Ne suratını tam olarak görebiliyordum ne de durumunun tam olarak nasıl olduğunu anlamıştım. Sağ kolunu kaldırıp kalabalığa el salladığında insanlar coşkuyla sevinç nidaları atmaya başlamıştı. İyiydi.

Bir insanın hayatta olmasından mutluydum. Bu korkunç kazadan kurtulacak kadar şanslı olmasına sevinmiştim ama benim o kadar şanslı olmadığımı hatırladığımda, onu canlı gördüğümde ılışan kalbim tekrar buz kesti.

Aren bu kazadan kurtularak yaşamak için ikinci bir şans elde etmişti. O ikinci şans bana bahşedilmemişti. Bedenimi, hücrelerimi ve hatta ruhumu bile zehirleyen bir hastalığa sahiptim. Ölüm karşı koyamadığım bir sondu benim için. Neden böyleydi?

"İyi misin?" Özgür'e döndüm. Yakınıma gelmişti. Gözlerimi onun mavi gözlerine diktim. "Ağlamışsın." Elleriyle gözyaşlarımı sildiğinde bile düşünebildiğim tek şey ölümdü.

"İyiyim. Sadece... Biraz etkilendim sanırım." Şefkatle baktı yüzüme. İlk defa duygularını maskelemeden doğrudan göstermişti. Sıcak iri ellerini sağ elimde hissettiğimde şaşkınlık kendini gösterdi.

"Biz arabaya gidiyoruz. Beril iyi hissetmiyor." Ege daha sormadan araba anahtarını uzattı. Oradan ayrılmadan önce Aren'e son defa baktım. Selamlamasını bitirmiş pistten ayrılıyordu. Peşinde ise sağlık görevlileri...

Arkadaşlarımın suratındaki şaşkınlığı görmezden gelip Özgür'ün beni oradan çıkarmasına izin verdim.

Bölüm hakkında düşüncelerinizi iletirseniz çok sevinirim millet

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bölüm hakkında düşüncelerinizi iletirseniz çok sevinirim millet.

Bir de yazım dili hakkında eleştiri yapmayı unutmayın. Bunu oturtmaya çalışıyorum da. Basit mi kaçıyor yoksa tam tersi mi öğrenmem lzm.

Bir de şu Özgür aşırı gıcık değil mi ya? Gerçi siz onu daha tam tanımıyorsunuz ama...

Bu arada Aren'in tekrar sahneye gireceği bölüm mükemmel oldu.

Neyse

İyi günler hepinize.


ATEŞ LALESİ +18Where stories live. Discover now