Bölüm 1

25.3K 878 133
                                    

Gecenin kör vakti çoğu boş olan binada saatin tik tak sesleri yankılanıyordu. Akrep yelkovanı, yelkovan ise akrebi kovalıyordu ve adeta birbirleriyle yarış içerisinde ilerliyorlardı. Aynı vakitlerde Mehmet elinde kaçıncısını içtiği bilmediği kahve kupası, masasının başında eve gidip alacağı duşu ve ardından rahat bir uyku çekebileceği yatağını düşünüyordu. Tabi öncesinde uğraması gereken bir yer vardı. Eğer uğramazsa asla rahat bir uyku çekemiyordu.


Griye çalan mavi gözleri dumanlanmıştı. Yakışıklı adamdı vesselam, gözünün kıyısındaki ufak yara bile yüzünün kusursuzluğunu gizleyemiyordu.Ellerini saçlarına daldırıp şöyle bir karıştırdı. Ne zaman düşüncelere dalsa farkında olmadan eli saçlarına gidiyordu.Şimdiye kadar kimseye muhtaç kalmamış bir adam olarak belki de saçlarının okşanmasına ihtiyaç duyuyordu kim bilir? Derin bir iç çekti. Mehmet 36 yıllık hayatında yaşadıklarını düşünüp gözden geçirirken telsizden gelen anonsla dalıp gittiği geçmişinden sıyrıldı.


" 5244 merkez şüphelinin yeri tespit edildi, tamam."

"Merkez dinlemede, konum bildir, tamam."

"5244 merkez Alsancak Kıbrıs şehitleri cad. 1453 sok. , tamam."

"Anlaşıldı, ekipler yolda beklemede kalın, tamam."

"5244 merkez anlaşıldı, tamam."


Mehmet ceketini alıp hızla aracına binerken aynı zamanda elindeki telefonla ekip arkadaşlarına haber verdi. Hız ibresi giderek yükselirken uykusu aysın diye camı açtı. Soğuk hava Mehmet'in yüzünü yalayıp geçerken özgürleştiğini hissediyordu. Bir an her şeyi geride bırakıp ortadan kaybolmayı düşündü, sonradan hızla kafasını sallayıp bu fikirleri aklından savuşturdu. Gidemezdi. İşin garip yanı bir tarafı kaçıp kurtulmak isterken, öbür yanı gönüllü olarak kendini feda etmeye hazırdı. Olay yerine ilk varan kendisi oldu hemen arkasından da asayiş arkadaşları Bertan, Önder, Doğuş ve aralarına yeni katılan şu kimsesiz kız... Adı neydi hmm Zehra. En fazla ne kadar dayanırdı, polis olmak kolay değildi. Hele ki böyle hareketli ve büyük bir şehirde en fazla 2 ay verdi Mehmet 2 ay sonra bu sevimli küçük kızın istifasını da masasında görürdü.


"Komiserim." diyen Doğuş'a doğru döndü. Bu aslan parçası ekibine katılalı 1 yıl kadar olmuştu. Biraz ukala çokça çapkın fakat mert çocuktu. Mehmet Doğuş'u sürekli azarlasa da aslında içten içe onun böyle olmasına seviniyordu. Kendi yaşayamadığı gençliğini Doğuşta izliyor gibiydi. Doğuş'u izlerken dudakları her daim yukarıya kıvrılmaya meyilliydi, yine de kendini tutar soğuk ifadesinden taviz vermezdi.

"Evet" diye cevap verdi.

"Ekipler hazır komiserim, emrinizi bekliyoruz." Mehmet elini beline attı 14 lü diye tabir edilen Browning marka tabancasını çıkarttı. Başıyla ekibine işaret verdi ve operasyonu başlattı.

*****

Selin Süreyya... Amaaaan sadece Selin 23 yaşında Üniversite 3.sınıfta okuyan bir genç kızdı. Gerçi 23 göstermiyordu ya neyse.Okumak için memleketi Muğla'dan İzmir'e 3 sene önce gelmişti ve psikoloji okuyordu. Zaten ya hukuk okuyacak ya da psikolog olacaktı. Başka şansı yoktu dinlemeyi severdi ancak dinlemeyi sevmesi bir yana konuşmayı onun 5 katı kadar daha severdi. Selin arkadaşından aldığı telefonla hemen kendini sokağa atmıştı. Dilek ağlayarak ona ihtiyacı olduğunu söyleyince bütün algıları kapanmış sadece Dileğin yanına gitmeye odaklanmıştı. Hadi tavşanlı pijamaları, ayıcıklı pandufları neyse de keşke üzerine bir ceket alsaydı. Bu havada hangi akılla kendini böyle dışarı atmıştı ki... Zaten taksici de bir garip bakıyordu. İç sesi,'ne bakıyosun kardeşim hiç mi pijamalı kız görmedin' dese de Selin susmayı tercih etti. Dileğin mesaj attığı adrese gelince ne kadar verdiğine bakmadan parayı taksicinin eline tutuşturup indi.

İLLEGAL AŞKLARWhere stories live. Discover now