❦ ZİHNİMDEKİ TANIDIK PİYES / BÖLÜM ●44●

20.9K 7.2K 2K
                                    

Hellö 💦


Ellerimde tuttuğum dünyanın en büyük derbederi, ruhumun en büyük acısıyla sınanmışcasına soğuk ve kuru. Ellerim bomboş ve tutulması imkânsız bir hayatın izbe derbederi. Veryansın vursunlar ruhuma prangalar, tutmasınlar ellerimden bir hayat boyu. Sevmesinler kalbime dokunan onca insanın parmak uçları, hissedemesinler acımın feryadını.

Onu ardımda bırakıp ilerleyebilmek belki de kendimce kurduğum bir dünyanın en acımasız kamçısıydı. Nedendi, neden onun parmaklıklarının ardındaki dünyada hüküm süremiyordum ki çaresizce?

Çaresizce...

Buna bile razıydı aslında dermansız ruhum. Yapayalnız kalmaya derman arayacak hâlde ortalıkta adımlarken yine de meraklıydı dışarıdaki o diğer insanların hayatında bir insan olarak yer almaya.

Ben tutunamamakla sınanırken onun tutunduğu hayatımda nefes almakla ders alıyordum sanki. Ama hayır, onun ellerinde nefes aldığım bu dünya içerisinde, kendi dünyamın güneşini açtırmaya meraklı bir kadındım artık. Yalnız değildim. Güneşe açmayı bekleyen bir çiçekmişcesine kapatmıştım güzelliklerimi dünyaya. Onun acımasızlığı ile sınanamayacak kadar bıkmışlıkla kutsanmıştım.

Ellerimde tuttuğum tabletimde bütün haberleri dolanmıştım ama Vural ve nişanlısı Nihal ile ilgili tek bir haber dahi bulamamıştım. Sanki özellikle her şeyi saklamış gibiydi. Oysaki bizim nişanımızın haberi bütün magazin sitelerinin baş sayfasında yayınlanmamış mıydı?

Derin bir nefes aldım ve düşünmeye başladım. Yapmam gereken bir diğer hamlenin ne olduğunu düşünmeye çalışıyordum ama her defasında Vural, aklıma düştüğü an bedenimde akılalmaz bir ürperti söz konusu oluyordu.

Ondan hıncımı nasıl alacaktım peki?

Acaba öğrenmiş miydi doktorun sahte olduğunu? Hoş, arkadaşım, siteyi hazırlamak konusunda oldukça başarılı bir iş çıkarmıştı kabul etmem gerekiyordu. Yine de aklımdaki düşünceler beni korkmaya itmiyor değildi.

Elimi çabuk tutmam gerektiğini bile bile çıkmıştım bugün evden.

Her şeyi planlamak için giriştiğim o sırada, bulduklarım ve yapacaklarımın kimseye haber ulaştırmaması için girdiğim çaba takdire şayandı. Oysaki kimsenin bunu yapmama neden olacak bir uğraşımı yaratmamış olması gerekmez miydi?

İlk önce, sessiz sedasız kendim için kiraladığım arabamla dolanmıştım alışveriş merkezinde. Hemen ardından aldığım zevkin getirdiği enerji ile daha da derin düşünmeye, planlamaya başlamıştım.

Eray, benim için bu planda en fazla yanacak insandı ne hikmetse. Vural'ın onu hayatıma soktuğu gibi de çıkarmasını istiyordum ama kendi yöntemlerimleydi. Çünkü o, kimseye iyi davranamayacak kadar bencil ve cüretkârdı.

Arabamı şehir dışına sürerken beni takip eden birisi var mı diye özellikle kontrol ediyordum ama şimdilik hiç kimse görünmüyordu. İstediğim de tam olarak buydu.

Geçen gece kiraladığım dağ evinin otoparkına arabamı park ettikten sonra küçük bir keşfe çıkmış ve beklentimi karşılayacak düzeyde olduğuna inandığımda ise planımı uygulamaya başlamıştım.

İlk olarak uzaktan muhteşem deniz manzarası olan evimin balkonuna oturmuş, kahvemi yudumlarken telefonumdaki hızlı aramalarda olan Eray'ın numarasını tuşlamıştım. Beklediğimden de kısa sürede açarken diğer taraftan gelen mahmur ses tonu, Eray'ın yorgun olduğunu bariz bir şekilde gözler önüne seriyordu.

Deliler Ağlamaz KİTAP OLUYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin