|54|

18.8K 1.6K 891
                                    

-

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

-

Yüreği ağrıyordu. Tam anlamıyla hissettiği buydu.

O kadar hızlı koşuyordu ki soğuk hava boğazını acıtıyor, nefesini bıçak misali kesiyordu. Sert rüzgâr yüzünü yalarken sessiz akan göz yaşları havaya karışıyordu.

İçindeki acıyı kusmak ister gibi bir an bile yavaşlamadı. Dizlerinin bağı çözülecek gibi olsa da, nefesi boğazında boğulsa da durmadı, koşmaya devam etti. Yanından geçen insanlara ara sıra çarpmasını da umursamadı.

Bir film şeridi gibi geçen etraftaki görüntüler başını döndürürken son sürat güç vermişti bacaklarına. Hava kararmaya başlamıştı. Koşarak geçtiği sahilin ucundaki köprünün ardından kızıla boyanmış güneşin yansıması bir an için yüzüne düştü. Soğuk havaya rağmen banklarda oturmuş kız kulesini izleyen, fotoğraf çeken insanlar, birkaç kuruş kazanmak isteyen satıcılar... Herkes kendi halindeydi. Hayat devam ediyordu. Sanki onun için hayat durmuş gibi gelse de etrafındaki canlılık tam tersini gösteriyordu.

Üsküdar'ın dar sokaklarından birine girdi. Yolunu bildiği eve koştu.

Her zaman yaptığı gibi, şu zamana kadar yaptığı gibi ona koştu.

Geldiği evin kapısına nefes nefese vurdu. Art arda yumrukladı kapıyı.

Biraz sonra kapıyı açan Baran kaşlarını çattı.

"Ne oluyor lan?"

"Baran." dedi Cengiz acı çeker gibi. Kesik nefesle arasından, içine aldığı soğuk havadan dolayı acıyan boğazını görmezden gelip yutkundu. "Baran ben senin gerçek kuzenin değilmişim. Ben evlatlıkmışım. Benim annem babam ölmüş."

Gözleri dolu bir şekilde nefes nefese konuşurken Baran'ın kollarına tutundu. Dizleri titriyordu. O kadar hızlı koşmuştu ki bir an ayakta duramadı. Baran kaşlarını daha da çatarken tuttu onu.

"Ne diyorsun sen Cengiz?" diye sordu şaşkınlıkla.

"Abin... Abin evde mi?" diye sordu. Hızlı hızlı nefes alıyordu.

Kafasını iki yana salladı Baran. "Yok, işe gitti. Gececi." dedi.

Büyük nefesler alarak kendine gelmeye çalıştı Cengiz.

Baran onun yıkılmış haline bakıp "İçeri gel, konuşalım." dedi.

Kafasını iki yana salladı Cengiz. "Gitmem lazım."

"Gel otur şuraya bari soluklan biraz." dedi esmer oğlan ve onu iki koluyla sarıp kapının önündeki tahta koltuğa oturttu. Cengiz ona karşı gelmedi, oturdu.

Kaşları çatık yanına oturdu Baran ve elini omzuna koydu.

"Anlat şimdi düzgünce. Ne oluyor?"

Burnunu çekti Cengiz. Ellerinin tersi ile gözlerini sertçe sildi. Kızarmış burnu ve kızarmış gözleriyle yanındaki gence baktı. Ardından cebinden kağıdı çıkartıp ona uzattı.

Tehlikeli Yakınlaşma [BXB] Where stories live. Discover now