Bölüm 3- Pardon?

144 11 4
                                    

Canlar! İyi okumalar dilerim x seviliyorsunuz ♡ Oy ve yorumlarınızı heyecan ile bekliyorum :)

"Kim dedin?" diye sordum fakat yanıt alamayınca kapıya yöneldim. Lion'dan daha az yapılı bir erkek kapıda duruyordu. Lion bana başıyla kapıdaki erkeği işaret ederek "Şunu tanıyor musun?" dedi. Yabancı simayı incelerken kaşlarım çatıldı. Hiçbir yerden tanıdık gelmiyordu. "Anlaşılan seni tanımıyor. Güle güle Felix." dedi Lion ve hızla kapıyı çarpmaya kalktı. Fakat yabancı kişi elini kapıya koyup "Hayır, hayır! Beni tanıyor!" diye itiraz edince kapı yeniden açıldı. Erkek dik dik bana bakınca Lion kendini siper ederek "Nereden tanıyormuş?" dedi alay ederce. "Siyah Ayna! Birkaç gün önce oraya gittiğimde karşılaştık." dedi. Alaylı gülümsememle "Siyah Ayna'daki herkesi hatırlayamam ki." dedim. "Birlikte bir şeyler içtik. Hatta birini takip etmemi ve hakkında bilgi toplamamı istedin." dediğinde Lion aniden onu kolundan tutup bir odaya sürükledi. Kapıyı kapatıp arkalarından baktım.

Peşlerinden gitmeyi düşünsem de bundan vazgeçip tekli koltukta bacaklarımı çaprazlayarak oturmak daha cazip geldi. Yaklaşık 7 dakika sonra Felix odaya saçları ve giysileri dağılmış halde geldi. Arkasından yürüyen Lion ise ellerini temizlemek isterce avuçlarını birbirine vurarak "Çocuk temiz. Ayrıca kendini ifade etmek için 5 dakikası olduğunu da biliyor." dedi. Felix ise isyankar bir şekilde "Beni bir dinleseydiniz neden geldiğimi anlardınız zaten. Neredeyse iç organlarımı da kontrol edecektin be!" diye söylendiğinde Lion "4 dakika 40 saniye." diye onu uyardı. Felix elleriyle saçlarını ve gömleğini düzeltirken "3 gün önce Siyah Ayna'ya gittim. Sende oradaydın. Birlikte bir şeyler içtik ve bana bir adamı gösterip onun hakkında bilgi toplayıp onu takip etmemi istedin. Bende bunun için geldim." dediğinde "Ben senden öyle bir şey istemedim. Ayrıca hala bana tanıdık gelmiyorsun. Bence o gece sen içkiyi fazla abartıp halüsinasyon görmüşsün. Bak Felis..." dedim. "Adım Felix." diye sözümü kestiğinde göz devirerek ayaklandım.

"Birincisi sözümün kesilmesini sevmem. İkincisi eğer ben adın Felis diyorsam öyledir. Üçüncüsü ise sen sırf dedektifçilik oynamak istedin ve birini takip ettin diye evime gelmek zorunda değilsin." dedim. Ürkekçe yutkunup "O adamı ben kaç gündür boşuna mı sabah akşam takip ediyorum yani?" diye sordu.

Felix'in arkasında duran Lion sol bileğindeki olmayan saate vurarak bana 5 dakikanın geçtiğini belirtti. Oflayarak "Bari bildiklerini anlat da belki bir gün işime yarar." dedim. Zafer kazanmışça gülümseyen yabancı "Adı Gusstavo. İspanyol. 30 yaşında bir adam. Kadın düşmandır. Onların canını yaktıkça mutlu oluyor. Pis işlerle içli dışlı bir adam. Yüzünün sol kısmında kaşından yanağına kadar bir kesik izi var. Kel biri. Ayrıca Siyah Ayna'yı ele geçirmek için elinden geleni ardına koymayacak birisi. Kuzeniniz ve kardeşiniz ile düşmanlar. Ve kuzeniniz bay Jay'in Siyah Ayna'yı terk etmesinin başlıca sebebi o." dedi.

Başımı iki yana sallayarak "Buna sebep olabilecek ne yapmış olabilir ki?" dedim. "Monica'yı öldürmesi mesela. Gusstavo uyuşturucu ile ün yapmış birisi. Monica ise onun yaptığı aşırı doz yüzünden öldürüldü. Mahkeme ise İspanyol adamımızı serbest bıraktı. Zaten para neler yaptırmıyor ki?" dediğinde şaşkınca "Monica mı?" diye tekrarladım. "Evet, kuzeninizin eşi Monica Knetz." yanıtını verdi. Şaşkınlığımın geçmediğini görünce "Yoksa öldüğünü bilmiyor muydunuz?" dedi. Başımı iki yana salladığımda "Kuzeniniz bu yüzden buradan gitti. Kafa dinlemek için değil. Başka bir yerde sevdiklerine zarar vermeyecek bir iş için gitti." dedi.

"Bu iş galiba uzayacak." diyerek ayağa kalktım. Beni takip etmeleri için elime işaret verip onları alt kattaki çalışma odama yönlendirdim. Ben masamın ardındaki kocaman siyah deri sandalyeye yerleşirken Felix etkilenmiş bir şekilde odayı süzdü. Lion ise kapıyı kapatıp masanın önündeki siyah koltuğa oturdu. Yabancı sima ise hala boydan kütüphanedeki kitaplara şaşkınca bakıyordu. Bilerek boğazımı temizlediğimde Lion'un karşısındaki tekli koltuğa oturdu. Masamın sol ilk çekmecesinden ses kayıt cihazı çıkartıp masaya koydum ve hafifçe ona doğru ittirdim. Cihazın düğmesine basıp "Şimdi Felix. Bana her şeyi ben baştan anlat." dedim.

MEVKUFWhere stories live. Discover now