0.12: Doğru Uyuşturucu

280 38 239
                                    

Selam :)

Bölüm şarkısı: Apocalyptica - Talk to me

İyi okumalar!

------
Teşekkürler Rey ❤

------Teşekkürler Rey ❤

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

------

------

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

------

Dijital mavi, akşamın erken saatlerine hakim olan tek renkti. Arada parlak neon morlar, pembeler, yeşiller dönse de her şey en sonunda mavinin o en beyaz tonuna dönüyordu.

Renkler... Bu dünyayı yaşanılır kıldığına inandığım ilk şey renklerdi. Çocukken sürekli ellerimi boyardım: sarıya, pembeye, yeşile, maviye... Bacaklarımı kahverengiye boyayarak ağaç çizmeye çalışırdım mesela. Parmaklarıma yeşilden sürerdim ki parmaklarımı hareket ettirdikçe dalgalansın yaprakları. Kendimle beraber yürüyen ağaçlar hayal ederdim başlarda ama sonra bundan vazgeçmiştim. Çünkü eğer koşarsam dallarıma kuşlar yuva yapmazdı ki, onların evi olamazdım. Kollarıma çizdiğim mavi, mor toplar bir anlam ifade etmezdi. Kök salmak gerektiğini çok küçükken bilmiyordum tabii. Bu yüzden renkleri ekleyip onlara kafamda hayat verirken özgürdüm.

Günlüğüme bu hatıralarımı unutmamak için yazarken altına not düşmüştüm: Bir gün ben de kök salacak mıyım?

Yanağımı arabanın soğuk camına yaslayarak iç çektim ve aracı kullanmakta olan Adam'a aldırmadan yanıma aldığım eski günlüklerimden birini okumaya devam ettim. Günlük tutmaya başladığımda yaptığım ilk şey unutmayım diye babamla ilgili olan anılarımı tek tek yazmak olmuştu. Gervasio bana bir tane verene kadar elimde fotoğrafı dahi yoktu ve onu kafamda yaşatmak için son şansım bunları yazıyla hayatıma bağlamaktı. Düşüncelerimi, hayallerimi, yaptıklarımı durmaksızın yazmıştım. Bu ağaç hayallerim de babam gibi çok eskiden kalmaydı. Keşke kök salmayı düşünmeden önce yaşayabilecek miyim onu merak etseymişim demiştim kendi kendime. Savrulup gitmek benliğimde vardı. Altı yaşlarındaki halimin hayalleri çok farklıydı. Çocukluğundaki hayalleri yaşatabilen var mıydı? Değişmeden kalabilen? Sanmıyordum. Günümüzden örnekler aklıma dolarken kendimi durdurdum ve amacımı kendime yineledim.

KOZAWhere stories live. Discover now