~3~

42K 2.7K 1.1K
                                    

Banyonun raflarında her gün yaktığı tütsüler yine banyoyu ele geçirmişti. Annemin mumlara olan aşkını da anlayamıyordum. Evin her köşesinde kokulu mumlar,tütsüler gerçekten can sıkacak kadar fazlalardı.

Banyodan çıkıp anneme baktım oturduğu koltuktan beni izliyordu ne anlatacağımı kafamda kurarken karşısına oturup ellerimi önümde birleştirdim. Hep ilk önce benim konuşmamı beklerdi her ne kadar inanmasa da önce dinlemeyi tercih ederdi. Sakin kalmaya çalışarak önce derin bir nefes aldım ve ardından naltmaya başladım.

Dans için aldığım elbiselerimi çantaya yerleştirirken dün annemin söyledşklerini düşünüyordum. Resmen tüm gece beynimi tırmalamıştı sözleri sanki hayatım Uzay'dan ibaretmiş gib konuşmuştu. Üsetlik onun beni aldattığını bile bile...

Aşağıya koşar adımlarla inerek kahvaltı yapan minik aileme baktım. Babam anneme bir şeyler anlatarak kahvaltısını yaparken annem onu hiç dinlemiyor dışarıyı izlerken tabağını kurcalıyordu. Dünkü konuşma bir hayli canını sıkmışa benziyordu.

"Ben çıkıyorum."diyerek babamın sözünü kestim.

Annem hemen bakışlarını bana çevirip önce boydan süzdü. Daha sonra tekrar dışarıya döndü bir başkası için kendini bu kadar üzmesi beni de etkiliyordu. Babam öpücük atarak tekrar önüne döndüğünde kapıya doğru adımlamaya başladım.

"Nereye gidiyorsun? Kahvaltını yap önce."

Her ne kadar bana sinirli olsa da asla aç göndermiyordu. Fakat ses tonundaki kesinlik ve öfkesi beni germişti bakışlarımı tekrar babama çevirdim.

"Hayatım Sima'nın bugün seçmeleri var. Okulda kahvaltısını yapar."

Annem göz ucuyla tekrardan beni süzüp huysuz bir tavırla gitmemi işaret ettiğinde sporlarımı giyinip evden çıktım. Bir süre bana böyle davranmaya devam edecekti ama ilerleyen zamanlarda anlattıklarımı anlayacak ve ne kadar iyi bir karar verdiğimi düşünecekti. Çantamı yan koltuğa atıp arabama bindim kemerimi bağlayıp bir şarkı açarak evden uzaklaştım. Müzeikle birlikte ritim tutarken aklıma gelen şeyle arabayı kenara çektim.

Arabadan inip arabanın önüne geçtim dün geçirdiğim küçük kazayı annem hemen fark etmiş olmalıydı. Aracımın önünde küçük beyaz çizikler vardı şimdi hepsi gitmişti. Yüzümdeki tebessümü engelleyemeden ellerimi belime yerleştirdim.

"Bana ne kadar kızsan da her zaman iyi olmam için çabalıyorsun annecim."

Mutlu eden bu görüntüyle birlikte arabama tekrardan binip müziğin sesini açtım. Bugün ki enerjimi kimse bozamazdı benim gibi bir sürü genç kız seçmelere katılmıştı. Kazanmam için kendime şans dilerken arabayı okulun garajına çekip çantamı sırtladım. Arabadan güle oynaya inmiştim fakat aniden içimi kaplayan o tuhaf his beni tuhaf etklemişti.

Umursamamaya çalışarak okulun bahçesine doğru ilerlemeye devam ettim. Fakat bu his kalbimin ritmini de artırıyordu. Seçmelerden dolayı aniden içimi heyecan kaplamıştır diye kendimi teselli ederek yürümeye devam ederken okulun bütün bakışlarının üstümde olduğunu fark ettim. O bakışların inadına gülümsemeye devam ettim Uzay'ın attığı aptal bir ifitra beni ne kadar düşürebilirdi ki...

"Sima!"

Sonunda tanıdık bir ses ve gülümseyen iki yüz ifadesi içimi az da olsa rahatlatmıştı.

"Nasıl hissediyorsun?"

İki yanıma geçip benimle birlikte yürürlerken etrafa bakınıp sırıttım.

"Güzel... Güzel hissediyorum."

Diyordum ama içimde anlamlandıramadığım hisse engel olamıyordum.

KARANLIK SIRLAR (KİTAP OLDU!)Where stories live. Discover now