14. BÖLÜM

46.9K 1.3K 257
                                    

Bu bölüm, oldukça uzun zamandır beklettiğim Sevgili Demet'e gidiyor:))))) Umarım seversin canım:)

Zeynep, hayretle olduğu yerde kalakaldı. Şu an, burada ve bu hâlde en son görmek isteyeceği adam, Kerem, karşısındaydı. Yavaşça olduğu yerde geriye döndü. Kerem elinde pizza kutusuyla gülümseyerek ona bakıyordu. Zeynep ne diyeceğini, ne yapacağını bilemez hâlde dikiliyordu. Kerem, kendi evinin salonunda yürürmüş gibi bir rahatlıkla içeriye ilerleyip pizza kutusunu kanepenin önündeki sehpaya bıraktı. Sonra Zeynep’e dönüp

“Hadi, gel! Soğuyacak!” dedi. Zeynep, bir şeyler söylemesi gerektiğinin farkındaydı ama ağzını açınca zırvalamaktan korkuyordu. Yavaşça ilerledi ve sırf konuşmuş olmak için

“Ne zaman geldin?” dedi.

“Şimdi geldim.”

“Hayır, buraya demiyorum. İstanbul’a ne zaman geldin?”

“Ben de şimdi diyorum ya! İstanbul’a gelince önce buraya geldim.”

“Niye?”

“Çünkü seni daha fazla özlemeye dayanamadım.”

“Kerem; gel, otur, konuşmamız lazım!”

“Kesinlikle!”

“Önce beni dinlemek zorundasın ama.”

“Tamam!”

“Bak, sen buradan gitmeden önce senin evindeki akşam…”

“Seviştiğimiz gece yani.”

“Evet! O, yaşanmaması gereken bir durumdu.”

“Niyeymiş?”

“ Benim bir işim var ve biz bu iş nedeniyle bir araya geldik. Bu yaşadığımız hiç profesyonelce değildi.”

“Haklısın! Profesyonelce olsa ruh olmazdı.”

“Konuyu saptırma! Bunu sürdüremem. Yarın öbür gün bu, işimle ilgili sıkıntılara neden olur, polis kimliğim zarar görür, dahası sana da zarar verebilirim. Her şeyden önce bu davada güvenilirliğimi kaybederim!”

“Peki, madem ciddi konuşuyoruz; şimdi beni dinle o zaman: Haklısın, işin nedeniyle karşılaştık. Ama nerde ve nasıl karşılaştığımızın bir önemi yok. Uçakta yan yana otururken de karşılaşabilirdik. Bu sadece bir araç. Bana zarar filan veremezsin. İstesen de bunu yapamazsın üstelik. Ben kendimi korurum, Hem de kimsenin beni koruyamayacağı kadar iyi korurum ki sen de buna dâhilsin. Polis kimliğine ve güvenilirliğine gelince benim bu olayla ilişkim sadece bir tanık pozisyonunda. Bunu sen de biliyorsun. Bu nedenle güvenilirliğinle ilgili sıkıntı yok!”

“Nasıl yok ya! Bana gizli bilgi aktarıyorsun. Kim bilir nereden ve nasıl buldun onu. Ben bunu üstlerime nasıl açıklayacağımı bilemediğimden yalan söylüyorum. Üstelik sen burada zanlı ol ya da olma biri işi sana ihale etmeye çalışıyor. Bu da seni davanın içine sürüklüyor, anladın mı?”

Zeynep, farkında olmadan onunla soruşturmayla ilgili bir detayı paylaştığını daha doğrusu bunu ağzından kaçırdığını fark etti. Bu da Kerem’den uzak durması için ona bir geçerli neden daha vermiş oldu.

Kerem, Zeynep’in söylediklerine kahkahalarla gülerek karşılık verdi.

“Benim üstüme mi yıkmaya çalışıyor? O zaman düşündüğünden de salak birini arıyorsun, hayatım!”

“Gülme! Ne gülüyorsun? Şaka değil ki bu! Üstelik bak işte sana söylememem gereken bir şeyi kaçırdım ağzımdan. Bu da haklı olduğumu gösteriyor.”

ARAFTA İKİ KİŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin