killer | bts

By racknavo

121K 15.4K 34.1K

"Kampa giden yedi arkadaşın arasından bir katilin çıkmasıyla başlayan olaylar nasıl bitecek?" Acemi dönemleri... More

tanıtım
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
19
20 - final
soru.
özel bölüm.

18

3K 445 607
By racknavo

-Vote vermeyi ve satır arası bolca yorum yapmayı unutmayın. 💘

***

soluk alış verişleri yavaşladı, ölmeden önce son kez mırıldandı. "Canın cehenneme." karşısında bulunan beden kahkaha atmış ve koyu saçlarını okşamıştı. "Hayır güzelim, birlikte." demişti sırıtmaya devam ederken, beden nefes almayı kestiğinde umursamadan ayağa kalktı ve ona üstünden baktı, "Duruma bakılırsa benden erken gittin."

16 SAAT ÖNCE.

Ormandan gelen kahkaha sesleri ile Yoongi korku ile Jungkook'a bakmıştı. Elleri titriyordu, yanında bulunan esmer tenli bunu anlamış olacak ki, güven verici bir şekilde ellerini kendininkilerin arasına almıştı.

"Geliyor, bizde öleceğiz." demişti Yoongi, Jungkook ise korkusunu hissetmiş ve titrek bir nefes almıştı. O çoktan ölümünü kabullenmişti. Havaya sıkılan bir mermi sesiyle, Yoongi ürkekçe başını eğdi ve Jungkook'un onu sıkıca tutmasına sebep oldu.

"Korkma." dedi Yoongi'yi saran eller, "her şeyi anlatırsak.. kurtulabiliriz."

Yoongi Jungkook'a garip bir ifade ile baktı, kaşlarını çatmıştı. "Jungkook, herkesi öldüren bir adamdan bahsediyoruz. İntikamı kafasına koymuş birinden, merhamet beklemek aptalca." dediğinde, Kook ilk defa Yoongi'nin haklı olmasından şikayetçiydi. "Olabilir, denemekten zarar gelmez." demişti soğuk ses tonuyla.

Ellerini Yoongi'nin çenesine yerleştirmiş ve birbirlerine bakmasını sağlamıştı, "en azından.." yanaklarında bulunan parmakları hareket ettirdi. "birlikte öleceğiz." Yoongi ise yanağına sürtünen parmaklar ile derin bir nefes almıştı. "Evet.. birlikte öleceğiz."

Jungkook ve Yoongi her zaman diğerlerine kıyasla daha yakın olmuşlardı. Sevgili değillerdi, kesinlikle sevgili falan değillerdi. Onların arasında görünmez bir bağ vardı ve bunun ne olduğunu anlayamıyorlardı. Yeri geldiği zaman birbirlerine kardeşlik yapıyor, yeri geldiklerinde sevgili bile olabiliyorlardı. Jungkook'un arzusu gözlerine yansımış ve hızla yere bakarak gözlerini kapatmıştı.

Yoongi, Hoseok'un geldiğini hissediyordu. Elleri titremeye devam ediyordu, Jungkook bunu fark ettiğinde sinirlenmiş ve Yoongi'ye bakmıştı. "Sana korkmaman gerektiğini söylüyorum." demişti fısıldayarak. Yoongi bu ses tonunu biliyordu, 2 yıl önce duyduğu ses tonuyla aynıydı.

Yüzünde beliren gülümseme ile Jungkook'a döndü, Jungkook'un içinde beliren duyguları hissedebiliyordu. "Zaten öleceğiz Jeon." dedi kuru dudaklarını ıslatırken, "son kez." diye fısıldadı.

( Y/N; aptal aptal ship kavgası yapanları engellemek mecburiyetindeyim. Muah.)

Jungkook koyunun en derin noktasını, gözlerine yansıtmıştı. Yoongi'ye hırsla bakıyor ve dudaklarını izliyordu. "Yine aynı şeyler olacak diye korkuyorum." dediğinde Yoongi ellerini Jungkook'un boynuna sarmıştı, "öldüler." dediğinde, bu sınırının sonu olmuştu.

Onları ormanda arayan bir katil vardı, ancak bunu umursamadan karşında bulunan kırmızı dudaklara yaklaşmıştı. Alt dudağını ezen dişler yüzünden, Yoongi kısıkça inlemişti. Jeon'u hissetmeyi özlemişti, 2 yıldır özlemiyle yandığını hissediyordu. Jungkook'un ondan farksız olduğunu gösteren hareketler, son hızıyla devam ediyordu.

Yoongi'nin kalçalarından tutup kaldırdığında, dilini dudaklarının arasına sokmuştu. Yoongi aldığı hazla tekrardan inlemiş ve Jungkook'un saç tutamlarını çekiştirmişti. Esmer tenli çekilen saçlarıyla, hırlamış ve Yoongi'yi yavaşça yere bırakmıştı. Tam o anda duydukları alkış sesiyle, korkusuzca birbirlerinden ayrılmış ve onları gülerek izleyen katile dönmüşlerdi.

"Oh, harika bir sahneydi." dedi soğuk beden, "aranıza 3. kişiyi dahil etmek isterim. Belki bıçak, belki bir silah.." Kahkaha atarak, silahının ucundaki susturucuyu çıkardı. "Sonuncular, en gıcık olduklarımdır. Bilir misiniz?" yavaşça iki bedene doğru yürüdüğünde, Jungkook Yoongi'nin önüne geçmişti.

Hoseok'un gözünden bu hareketi kaçmamıştı, "ah bizim Kookumuz, minik Yoongisini korumak istiyor." diyerek dudaklarını büzmüştü. Jungkook sinirle geriye doğru yürürken, konuştu. "Bizden ne istiyorsun?" dedi dişlerini sıkarak.

"Burada soru soracak kişi benim, seni lanet olası!" dediği an mermiyi Jungkook'un diz kapaklarından birine sıktı. Jungkook acıyla inlemek istese bile, sadece derin ve sert nefesler vererek yavaşça yere çökmüştü. Yoongi'yi korkutmak istemiyordu, ona zarar gelmesine izin vermezdi.

"JEON!" ismini haykıran bedene döndü yaralı, minik beden onu kollarının arasına alırken gözyaşlarını tutamadı. "İyi misin?" diye sorduğunda, bunun saçma olduğunu düşünmüştü. "İyiyim, korkma dedim sana." Yoongi duyduğu cümle başını sallamış ve onları izleyen katile dönmüştü.

"Az çok tahmin ediyorum Hoseok, neden bu halde olduğunu." diyerek ayağa kalkmıştı, Hoseok istemsizce geriye sendeledi. Yoongi onun için her zaman garip biri olmuştu, hangi durumda olurlarsa olsunlar. Yoongi Hoseok'un hareketi ile güç toplamış, yavaşça ona yaklaşmıştı. Korkmuyordu.

"Hoseok, baban anneni öldürdüğünde kötüydün biliyordum." Hoseok duyduğu cümle ile gözlerini yere sabitlemişti. Acısı yüzüne vurulduğunda, intikam duygusu kendini bir kaç dakikalığına gizlemişti. "Annen öldüğü zaman, baban size zarar vermeye başladı. Bunuda biliyordum."

Hoseok titreyen elleriyle, silahı sıkıca tuttu. "Yoongi, yeter art-" katilin sözünü bölen Jungkook olmuştu, "okula kanlar içinde geldiğin gece.. seni hastaneye kaldırdığımız zaman.. hepsini baban yapıyordu değil mi?" Hoseok sertçe yutkunduğunda, Yoongi devam etti. "Neden Hoseok? Bunu bizimle paylaşmadığın için, sana asla yardım edemedik."

***

"Hadi ama Jungkook, o benim kekimdi!" Taehyung kahkaha atarak Jungkook'un üstünde zıplıyor ve kekini almaya çalışıyordu. Jungkook ise okul sırasının üzerine oldukları için, Taehyung'u kolayca yere atabilmişti.

Bu sırada Jimin ve Yoongi kağıda bir şeyler karalıyor, birbirlerine gösterip kahkaha atıyorlardı. Namjoon ve Seokjin bildiğimiz gibi birbirlerine kaçamak bakışlar atarak sanki konuşuyorlardı. Hoseok eve geçeceğini, bir saat içinde geleceğini söylemişti.

İki saat geçmiş, arkadaşları hala onu sınıfta bekliyordu. Jimin, Taehyung'un dizlerine uzanıp tavanı izlerken mırıldanmıştı. "Taetae, yıldızlar var!" dediğinde, Taehyung tavanda bulunan yıldızlara bakmıştı. Bunları 2 hafta önce, sınıfça beraber asmışlardı. Taehyung gülümseyerek başını salladı, "evet Jimin, yıldızlar çok güzel görünüyor." Jimin ise gülümseyerek sağına dönmüştü, şimdi Yoongi ile göz gözeydi.

Fakat Yoongi gözlerini anında çekmiş ve yavaşça açılan kapıya bakmıştı. "Hoseok?" demişti korkuyla, Hoseok bel boşluğunu tutuyor ve inleyerek yürümeye çalışıyordu. Eline gelen kırmızı sıvı, onu korkutmaya yetmişti. Babası ilk defa bu kadar ileri gitmişti, Hoseok buna dayanamazdı.

"Ç-çocuklar.." demişti derin nefesleri arasında, "ben.. k-kandan.. korkarım."

Yoongi resmen çığlık atarak Hoseok'a koşmuş ve onu yere yığılmadan bir saniye önce kurtarabilmişti. Hoseok ilk Yoongi'ye karşı olan hoşlantısını burada hissetmişti, Yoongi ona kolları arasında bakarken Hoseok yutkunarak Yoongi'yi izliyordu.

"Neden buraya gelmek yerine hastaneye gitmedin!?" diyen Jungkook ile kendine gelmişti, acıyı tekrar hissedebiliyordu. "Doktorlardan korkuyorum." dedi kısaca. Namjoon derin bir nefes alarak, Hoseok'u kucağına almış ve koşarak arabasına ilerlemişti.

***

9 yaşında olan küçük çocuk, gülümseyerek evine girdi. "Anne? Sana en sevdiğin yemeği aldım!" demişti kahkaha atarak. Elinde çok ucuz bir çikolata vardı, parası ancak buna yetmişti.

Yavaş adımlarla salona yöneldiğinde, çığlık atma sesleriyle endişelenmişti. "A-anne.." dedi korkak adımlarını kapıya yönelttiğinde. Artık içeriyi daha rahat görüyordu.

"Siktiğimin işinde çalışmayacaksın Sujin!" demişti adam bir tokat daha atarken, karısı ise yüzünden akan kanları umursamadan çığlık attı. "Neden izin vermiyorsun!? Bütün paramızı kumarda harcıyorsun! Hoseok'u okuldan almak zorundayım, çünkü aptal babası oğlunun kitap parasını bizden habersiz kumarda harcamış!"

Hoseok duydukları ile ellerini dudaklarına götürdü, çikolatayı sıkıca tutuyordu. Annesi o odadan çıkınca ona çikolatasını verecekti, şimdi vermek isterdi... Fakat babası ona da saldırabilirdi. Babası karısının dedikleriyle daha çok sinirlenmişti, "Çok oluyorsun.."

Kadının üzerine yürümeye başladığında, Sujin geri geri yürüyordu. Pencereye yaslandı ve korkuyla kocasına baktı. Tam o anda onlara bakan çocuğunu gördü, içinde hissettiği sıcaklık ile gülümsedi. "Oğlum.."

devamını getiremedi.

Kocasının aniden onu camdan aşağı itmesiyle, çığlıklar atmış ve oğlunun ismini haykırmıştı. Çikolatasını yiyememişti, oğlunun son parasıyla aldığı çikolata yeri boyladı.

***

"BABA YAPMA!" Hoseok'un babası kızına art arda yumruklar atarken, Hoseok çığlık atarak onu durdurmaya çalışıyordu. "ONUN SUÇU YOK, O ADAMLA BULUŞMASINI BEN İSTEDİM." demişti Hoseok.

Ablası bir erkekten hoşlanmıştı, ilk defa onun yanında kendini mutlu hissediyordu. Evlenmek istiyordu, onunla buralardan gitmek ve asla babasına geri dönmemek.. Yine o çocukla buluşmak için evden çıkmıştı, mutluydu.. yüzünde bulunan yaralara rağmen gülümseyerek aynaya bakıyordu. Hoseok ablasına sarılmış ve gülümsemişti, "ben de bu güzel kız, kim diyorum." dediğinde, ablası Hoseok'un saçlarından öpmüştü.

Babasının evde olduklarından haberdar olmayan kardeşler, korkusuzca konuşuyordu. Hoseok ablasının saçlarını okşarken konuştu, "O çocukla evlendiğiniz zaman, benide yanında götüreceksin değil mi?" masum sorusu, ablasının gülümsemesini sağladı. "Elbette gideceğiz bebeğ-"

"Babanızı bırakıp gideceksiniz, ha?" kalın ses kulaklarına dolduğunda, korkuyla kapıya bakmışlardı. İçki kokusu odayı kaplarken, babası gevşek gevşek kıza yaklaşıyordu. "Seni sürtük.. demek sevdiğin biri var." demişti, elindeki içki şişesini yere fırlatırken.

sonrası belliydi.. ikisinide ölesiye dövmüş ve onları odada bırakarak çıkmıştı. Hoseok dayanıklıydı, ancak ablası aldığı cam parçaları yüzünden hayatını kaybetmişti. Hoseok yalnız kalmıştı, dayanacağı biri ancak arkadaşları kalmıştı..

arkadaşlarını ne olursa olsun korumaya söz vermişti.

BÖLÜM SONU.

-Acaba Hoseok neden arkadaşlarını korumayı kesti? Onları neden öldürmeye başladı, arkadaşları ona ne yapmış olabilir?

-Lütfen vote vermeyi ve yorumlarınızı eksik etmeyin.

-Ayrıca ship kavgaları istemiyorum, Yoongi ve Jungkook sizce Hoseok'tan kurtulabilir mi?

Continue Reading

You'll Also Like

3.2K 273 4
bir gün bu diyarda solup gitse de papatyalar, benim yüreğime bıraktıkların baki olacak. - for, min1453 angst! minific! -🩰🎟🎨🎼🎭
15.1K 1.2K 10
Bok gibi olan hayatlarına heyecan katmak istediler. Ama merakları onları daha bok bir duruma soktu. TAMAMLANDI🤗
1.2K 138 9
"Piyanonun tuşları üzerinde hafifçe parmaklarını gezdirdi Min Yoongi. Her dokunuşunda miniğini hatırlıyordu, onunla ilgili yaşadığı ve yaşamak istedi...
16.8K 1.5K 10
kim taehyung&jeon jungkook