0.8

2.9K 88 123
                                    

Medya : Zerrin Özer / Her Şey Seninle Güzel

Keyifli okumalar 🥂

***

Kelimelerin cinsiyeti var mıydı sâhi? Kokusunu solurken dahi incitmekten korktuğum bu adamın karşısında bildiğim tüm kelimeler çıkıyordu zihnimden. İnsan sevdiği şeyleri neye benzetirdi en çok? Tanrı, onu bir gece şarap ve sigara eşliğinde özenle yaratmıştı sanki.

O, Tanrı'dan daha güzeldi.

Öyle yakınımdaydı ki kalbim onun ellerinde atıyor gibiydi. Ona has, daha önce duyumsamadığım kokusu ile öylece bekliyordu. Ne söylemeliydim peki? Ne söylersem onun güzelliğinden daha kâfiyeli olurdu cümleler? Ona eş bir şey var mıydı şu bedbaht hayatımda? Yoktu. Hiçliğin içinde, sonsuz günahların derininde öylece debelenirken gelmemiş miydi hayatıma zaten.

Hayatımın en çirkin dönemindeydim belki. Evim virane, ruhum kırık döküktü. Böylesine güzel bir misafir gelmemişti evime hiç. Şimdi onu nasıl karşılamalıydım bilmiyorum. Ellerimde cam kırıkları, çeksem kendime  sevsem güzel yüzünü kanar mıydı o da benim gibi?

Bu kadar yanıkımda olduğu halde, dokunamamak en ağır cezaydı bana. Düşüncelerim zihnimi kurtçuk gibi kemirirken  yanağımdan süzülüp oradan Kenan'ın boynuna damlayan gözyaşıma engel olamamıştım. Yangınımı hissetmiş gibi başını yavaşça kaldırıp yüzüme baktı. Beni anlamak ister gibi bakıyordu gözlerime.

Ağlama, ben buradayım der gibi..

Gözlerini yavaşça kapayıp elimi avuçlarının arasına alıp kalbine yasladı. Avuçlarının içinde küçücük kalan elim titriyordu. İstemsizce kapanan gözlerimi açmamı ister gibi çenemden tutup, yüzümü yavaşça kendine çevirdi.

" Burası çocuk, burası öyle hırpalandı ki."

Derin bir nefes alıp kalbinden çektiği ellerimi dudaklarının üzerinde sabitledi. Hiçbir şey söylemeden hafifçe dudaklarına bastırıyordu parmaklarımı. Derin soluklu bir uykudan uyanmış gibi gözlerini açıp, ellerimi yavaşça bıraktığında tekrar gözlerime baktı.

" Senin gibi dolaştım ölüm kadar sessizliğin içinde."

En son bu şarkıyı dinlediğim gün düştü aklıma. O geceden bahsettiğini yeni idrak ettiğimde hafif bir gülümsemeyle yanımdan hareketlenip salona gitti. Kalbim ağzımda atıyordu. Az önce ne olmuştu öyle? Tanıdığım, bildiğim Kenan'dan farklıydı az önce ki adam.

Düşecek gibi olduğumda mutfak tezgahına tutunup derin bir nefes aldım. Ocağın üstünde kaynayan suyun taşma sesini duyduğumda âni bir refleksle oraya koşup ocağın altını kapattım. Ne zaman geldiğini farketmediğim Eylül, ellerimi sıcak çaydanlıktan çekip bedenimi kendine çevirdi.

" Neler oluyor sana? Betin benzin atmış, iyi misin?"

İyi değildim, kalbim ağrıyordu. Başımı omzuna bırakıp kollarımı beline sardığımda gecikmeden beklediğim karşılığı almıştım.

" İyi değilim Eylül, bana ne oldu böyle hiç bilmiyorum."

Gülümsediğini hissetmiştim.

" Nefes almaya başladın güzelim, hayat sana mucizeyi sundu."

Kenan'dan bahsettiğini anlamamak için aptal olmak gerek.

VERA | Daddy IssuesWhere stories live. Discover now