29. BÖLÜM/T

210 129 109
                                    

MEDYA: TUANA İLE DENİZ TEMSİLİ

İYİ OKUMALAR CANLARIM... LÜTFEN OY VERMEYİ VE BOL BOL SATIR ARASI YORUM YAPMAI UNUTMAYIN.🌹🌹🌹💕🤩

YAZIM YANLIŞLARIMI SÖYLEYİN DE DÜZELTEYİM KUZUCUKLAR❤❤❤

CANLARIM BÖLÜM GÜNCELLENMİŞTİR, BÖLÜMÜN KISA OLDUĞUNU DÜŞÜNEREK EKLEME YAPTIM. DİĞER BÖLÜM SÜPRİZLERLE DOLU OLACAK. TEKRARDAN İYİ OKUMALAR...🐬🦈🦋

Nefesim mi kesiliyor benim? Öldüm mü yoksa? Neden kalbime yeni bir pil takmışlar gibi bu kadar hızlı atıyor? Damarlarımdaki kan niçin bu kadar delice akıyor, neden bu denli akmak için isyan bayraklarını çekiyor? Ve neden gözlerimi ona doğru çevirip o yakışıklı yüzünü incelemekte zorlanıyorum? Kafamda bir sürü soru dolaşıp duruyor aklımı zifiri karanlık bir zindana hapsediyordu.

Polisler bizden önce odaya girmiş frenlerin tutmadığını ve motosikletin bakımlarının yapıldığını söylemiş. Bu da demek oluyor ki gerçekten de birisi ona ya da bana tuzak kurmuş. Motosiklet onun olduğu için ona kurmuşlardır tabii.

Beni kandırıp kaskını bana vermesi benim için dünyalara bedeldi ama bunu yaptığı ve halen hastaneden çıkmadığı için ona çok sinirliydim. Allaha binlerce şükür ki doktorların tahmin ettiği yani bizlerin korktuğu başımıza gelmemişti. Deniz uyanır uyanmaz beni sormuş, iyi olduğumu ve burada olduğumu öğrenince de rahatlamıştı. Ayağının ağrısından bin kez şikayet etmiş, doktorlar ağrı kesiciyi vermemişler uyandıktan sonra, hissediyor mu hissetmiyor mu diye kontrol etmişler. Neyse ki durumu gayet iyiymiş. Neden bu zamana kadar uyanmadığını bizde bilmiyoruz ama travmatik bir şey olabilirmiş. Umarım başka bir şey olmaz.

Onun sayesinde yaşıyordum ama o hala hastanede yatıyordu. Kontrol amaçlı iki gün daha burada kaldıktan sonra Osmaniye'ye sevk edilecekti. Sizlere bunları aktarırken odada o ve ben dışında sessizlik vardı, bu sessizlik sarıp gidiyordu. Birbirimize bakmaktan başka bir şey yapmıyorduk, halbuki hayallerim böyle değildi, saracaktım onu, hiç bırakmadan, sımsıkı...

Günler sonra onu capcanlı karşımda görmek beni çok sarsmıştı ve çok heyecanlandırmıştı. Kalbim bu kadar hızlı atması normal değildi. Ona şuan bakıyor olmak çok tuhaftı, gözleri açıktı ve ayağının kırık olmasından başka bir sorunu yoktu. Sanki artık büyümüştüm, olgunlaşmıştım. İnsanlar acılarıyla mı olgunlaşıyordu?

Ona öncekinden çok daha farklı bir gözle bakıyordum. Bunların ilki artık asla eskisi gibi olamayacağımızdı. İkincisi ise ona bakmaya kıyamayacağım kadar eşsiz ve benzersiz olmasıydı. Lakin bakmakta da zorlanıyordum zaten ona bakmak bir işkence gibiydi. Zaten baksam dahil gözlerimi o eşsiz bir şekilde yaratılmış Deniz'in güzel yüzünden alamayacağımı biliyordum, bu yüzden de fazlasıyla rezil olabilirdim. Saçmalıyorum fark ettiyseniz ama ben çok heyecanlıyım ve şuan hala saçmalıyorum!

Beni sevdiğini sonunda o lanetli günde sarhoşken söylemişti, bunu hatırlıyor muydu? Deniz Efe'yi sevmesem kesinlikle hiç bir güç beni o motosiklete bindiremezdi, ilk ve son defa biniyordum o illete. Çok kızgındım ona, bana kaskı verdiği için hem de. Ben yaşasaydım da kendisine bir şey olsa ne yapardım bilmiyorum. Onsuz olmak istemiyordum.

Gözlerinin okyanus güzelliği kalbimi eritiyordu, saçları kalın ve kahverengiydi. Gözlerine kadar gelen saçları kalın ve kabarmıştı. Dudakları dolgun ve pembemsiydi. Soğuktan morarmış gibi bir hali vardı. O an onun dudaklarına bakarken yüzüme ani bir sıcaklık dalgası hücum etti ve bakışlarımı dudaklarından kaçırdım. O dudaklarla beni öpsün istiyordum, gözlerini neden kaçırıyordu bilmem ama ben bu düşüncelerimden dolayı utandığım için kaçırmıştım.

KANKAŞK - KALBİME FISILDAWhere stories live. Discover now