Leyla

13.Bölüm: Aşık

Ben güzelliğini kaybetmiş bu dünyada sana şahit oldum.

🍃

Neydi ruhumu böyle ince ince sızlatan?
Kuvvetli adımları yaklaştıkça boğazıma oturan, nefesimi kesen yumru büyüyordu. Bahçeye girdi, yol boyunca eğdiği kafasını kaldırdı, gözleri ilk gözlerime değdi.
Göğüs kafesimi dolduran titrek bir nefes aldım. Onun ise dudakları kıvrıldı ışıl ışıl bir gülümsemeyle.

"Oğlum bu saatte hayırdır?" Emine teyze hafif telaşlıydı.

"Birkaç önemli dosya unutmuşum, onları alıp hemen çıkacağım."
Gözlerini benden çekerken bunu yapmayı hiç istiyormuş gibi durmuyordu. Annesine döndüğünde Aslı'yı görünce yerimde rahatsızca kıpırdandım, onun yüzünde hiçbir mimik değişimi olmadı. "Hoş geldiniz," dedi dümdüz tuttuğu sesiyle.

"Hoş buldum," dedi minik bir tebessüm eşliğinde.
Mahir'i mi hoş buldu o?

Yok artık Leyla!

"Müsadenizle ben içeri geçiyorum."

"Geç annem, sen işlerini hallet." Emine teyze eliyle Mahir'i kışkışlarken bende yanan yanaklarıma ellerimle yelpaze yapıyordum.

"Yalnız dosyaları alsan iyi, akılları da baştan alacak gibisin." Gamze abla arkasına yaslayıp kahvesinden sesli bir yudum aldı.

"Anlamadım abla?" Kaşları havalandı, gözleri ablası ile benim aramda dolanıp durdu.
Gamze abla boşver, deyip elini havada savurdu.
Mahir giderken arkasından bakmamak için ayakkabımın ucuyla çimeni eşeliyordum.

"Aa! Leyla sıcaktan nasıl da al al olmuş yanakların. Git bir elini yüzünü yıka da gel."
Gamze abla beni kolumdan tutup kaldırdı.

"Olmuş dimi? Bastılar valla beni. Şey yapayım, yüzüme bir su vurayım."

"Aman dikkatli vur suyu ıslanmayın, ay aman ıslanma diyecektim."
Gamze abla saçını imalı bir şekilde geriye atarken tedirginlikle yutkundum.

"Ay senin de dediğin lafa bak Gamze, koskoca kız niye ıslatsın kendini?"
Aslı bir şeyler döndüğünü fark etmişti, gözleri sürekli üzerimizdeydi.

"Dikilme Leyla, git." Gamze abla bana gözlerini belertince hızla kafamı sallayıp içeri girdim.

Beni Mahir'in yanına yollamak için yaptığını anlamıştım ama ne yapacağımı bilmiyordum.
İlk olarak ciddi anlamda yanan yanaklarımı ferahlatmak için alt kattaki banyoya girdim, aynadaki aksim bana yanılmadığımı söylüyordu.

Musluğu açıp ıslattığım avuçlarımı yanaklarıma sürttüm.
"Gözleriyle adamın organlarının röntgenini çekti kenafir."
Gözlerim benden bağımsız kısıldı.
"Hayır adam dönüp bir kere bakmadı sana , utan da gözlerini çek üzerinden dimi, ama nerede?" dedim son harfini uzatarak.

"Bir de hoş bulmuşmuş, sen kimi hoş buluyorsun acaba? Önce ben hoş buldum bir kere.
Musluğu kapatıp yüzümü yumuşakça kuruladıktan sonra havluyu yerine bıraktım.

"Hayır sendeki de şans yani Leyla, adamın etrafında bir tane kadın görmedin bunca sene, ilanı aşk aldığın günün ertesi doluşmaya başladılar. Ah bunlar iyi günlerin senin."