34. Bölüm ║ ''Güzel şeylerde oluyor.''

2K 284 110
                                    


Düştüm. 

Cehennemin dünyasına düştüm.

Herkes acı çekiyor, bense ruhuma elveda ettim az önce.

   ღ

   ღ

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


••• 34. Bölüm ║ ''DÜŞERSEM TUTARSIN DEĞİL Mİ?'' •••


Gülerek, ''Aşık oldu. Ben de taktik verdim.'' dedim. Kaşları kalkmıştı. Şaşırmış mıydı? Hayır, kendi ilişkilerimde iyi olmamam başkasına akıl veremeyeceğim anlamına gelmiyordu ki?

''Arada kendine de taktik ver.'' dedi banka yaslanıp nefesini düzene sokmaya çalışırken.

Kaşlarımı çatıp, ''Nedenmiş o?'' diye sordum. Hazırcevaplığını konuşturdu tekrardan.

''Beni seviyorsun ama bir türlü fark edemedin de o yüzden.''

Gözleri Bulut'un üzerinde geziniyordu. Çok normal bir şeymiş gibi konuşmuştu. Aslına bakarsak onun için normaldi. Ne de olsa kendi sevgisinden emin birisiydi ve benim onu sevmem içinde çok çaba sarf ediyordu. Sevilme duygusunun herkesin hissetmesi gereken bir duygu olduğunu savunsam da yokluk acı getirirdi. Hiçlik duygusundan daha da ağırı yokluktu. Onu yokluğumla baş başa bırakmak istemiyordum. 

Barkın ayağa kalkıp, ''Bir cevap vereceğini zaten ummamıştım. Hadi gel basketbol oynayalım seninle.'' dedi, yaklaşıp kucağına aldı. Yüzünde her zamanki gülümsemesi mevcuttu. Birkaç gündür o gülüşten mahrum bırakıyordu beni. Ona gülmek çok yakışıyordu, depresiflik onun için girebileceği benim ise onda görmek isteyeceğim bir durum değildi. 

Tekerlekli sandalyeme doğru yaklaşıp beni zarifçe bıraktı. Ellerini bu seferde saçlarımın arasına daldırarak önüme gelen saç tutamlarını kulağımın arkasına sıkıştırdı. Böyle yapmamalıydı. Alt dudağımı dişlerim arasına hapsederek ellerimi tekerlekli sandalyeme yerleştirdim. Ne yapmak istediğimi anlamış olacak ki hemen arkama geçip tekerlekli sandalyemi hareket ettirmeye başladı. 

''Alıştın Barkın. Alıştın.'' 

Kendi kendine konuşuyordu. Bana fazlasıyla sinir olduğunun farkındaydım, susmakla yetindim. 

Bulut'un yanına doğru ilerlediğimizde potaya bir basket daha atıp topun gittiği yöne doğru ilerledi. Topu eline alıp bize doğru yöneldi, topu bir yandan işaret parmağında çevirirken diğer yandan da gözleriyle baştan aşağı bizi süzüyordu. 

''Meva bana numaranı versene. Seninle Barkın'ın dedikodusunu yaparız. Hakkında o kadar çok şey biliyorum ki beynim yeni bilgilere depolama hatası veriyor. Seninle çok güzel zamanlar geçiririz. Barkın'ın haberi olmadan kaçırırı- şakaydı.''

UMUTSUZ VAKA  ღ uçmayı bilmeyen kelebekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin