Sabah göğsüme kadar çekili örtüyü hissettiğimde uyanmak üzere olduğumu anlamıştım. Gözlerimi açmaya çalışmamla yüzümü buruşturmam ve başımdaki bıçak gibi ağrıyı hissetmem bir olmuştu. Güneş, ışınlarını gözüme gözüme sokmak için parlıyordu sanki. Bir elimle ekşittiğim suratımı kapatıp diğeriyle başımı tutuyordum. Zorlukla doğrulduğumda üstümden kayarcasına düşen örtüyü hissettiğim anda korkarak iki elimi de çekip az önce açmak istemediğim gözlerimi sonuna kadar açtım.
Siktir. Tişörtüm yoktu! Kendime geldiğimde üstümdeki diğer eksik parçaları da tespit etmek için ışık hızıyla örtüyü açtım. Net göremiyordum ve ten rengi alt eşofmanım yoktu benim. İkinci kez siktir. Yatakta sadece boxer'la kaldığımı bacaklarıma dokunduğumda anladım. Başımın üstünde filler tepişiyordu sanki. Hatta düşünmeme bile engel oluyorlardı.
Kendimi acilen yataktan dışarı atmalıydım. Saatin kaç olduğu yada dün gece uyumadan önce ne yaptığım gibi soruları askıya alıp hızlıca ayağımı sağ taraftaki buz gibi zemine attım. İkinci ayağımı devreye soktuğum anda yerdeki sert bir şey ayağıma gömülmüş gibi canımı yakmıştı.
"SİKTİR AAH!!"
Eğilip ayağımı tutarken kaza mahalindeki cismin bira kutusu olduğunu fark etmemle ikinci şoku yaşamıştım. Altımda bir şey olmadığını fark etmemi de sayarsak üçüncüydü.
Bağırmamla ismimi söyleyen sesin geldiği yöne döndüm.
"B-baekhyun??"
Arkamdaki Chanyeol'dü. Önüme dönüp ayağımdaki bira kutusunu kazımaya devam edecekken bir kaç saniye nefessiz kalıp dördüncü şoku hissetmemle yeniden arkamı döndüm.
Chanyeol-benim-yatağımdan-kalkmıştı.
İlk uyandığımda yanımda başka biri olduğunu fark ettiysem bile annem sanacak kadar iyiydi kafam. Ki fark ettim mi hatırlamıyordum bile.
Ayağımın acısına aldırmadan ayağa kalkıp yatağın karşısındaki çocuğa baktım. Tanrıya şükürler olsun o giyinikti.
"N-n'oldu dün?" Kekeleyerek kocaman olmuş gözlerimle ona baktım.
Siktir. Sırıtmaya başladığımdan sonrası yoktu bende. Bi ara zorlukla yürüdüğüm ve kötü kokan bir şeyler gibi kesik kesik sahneler vardı kafamda sadece.
Chanyeol saçı başı dağılmış uykulu gözlerle bana bakıyordu. Yatağın iki tarafında ayakta durmuş dikiliyorduk. Gözlerini ovuşturmaya başlayıp soruma cevap verdi.
"Dün gece tek birayla sarhoş oldun."
Evet o kısımları biliyordum. Siyah bira kutuları, Chanyeol, ilk yudum.
"Eee?" Korkuyla gözlerimi yüzüne diktim.
"Aslında yarısında başlamıştın. Bitirdikten sonra hepten gittin."
"Hepsi bu mu?" Tedirginlikle etrafta gözümü gezdirirken aklıma girdiğim ilk iki şok gelmişti. "Peki benim giysilerim nerde? Niye böyleyim ben?"
"Ha o mu?" Gözünü ovuşturmayı bırakıp yarı kapalı gözlerle ayağına terliklerini giymeye çalışıyordu. "Sarhoş halinden faydalandım."
Siktir. Hahaha tabi ki olamaz. Yüzüme korku dolu bi sırıtma yerleştiğinde Chanyeol gülerek uykulu gözlerini bana çevirdi.
"Aptal." Dişlerini göstererek gülmeye başlamıştı. "İçkin bittikten sonra her yere kustun. Tanrım yürüyerek kusuyordun hayatımda senin gibisini görmedim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Channie Says
FanfictionÇilekli sütümle aynı yerimdeyim yine. İnsanlar beni görmeye alışmıştı artık. Tıpkı onun söylediği gibi. Her gün aynı yerimde onu görmek için bekliyorum. * İçkiye alıştım mı? Ya da artık üstüne kusamayacağım için mi sakin midem? Sanki artık acın, uy...
