Yalan dolan

7.9K 591 206
                                    

"Kızım... Kızım kime diyorum."

İki saniye hayaller dünyasında dalmama dahi izin vermiyorlardı. Yemeğime işkence etmeyi kesip anneme bakınca konuşmaya devam etti. "İki haftalığına dedin iki hafta geçeli çok olmasına rağmen hala buradasın." Annemden bakışlarımı alınca babama baktım. Bu soruyu babam sordurmuş olmalıydı. Yoksa daha birkaç saat önce keşke hep yanımızda kalsan diyordu.

"Annecim üstünüze yük müyüm?"

"Annen onu kast etmedi kızım sen şimdi söyle bakalım. Kocanla aranızda bir sorun mu var?"

"Hayır babacım o da nerden çıktı. Ateş şuan şehir dışında bende eve gidip tek kalmak istemedim. O dönsün bende giderim." O be iyi yalan söyledim. Annem nerde dediğinde aklıma ilk gelen yeri Ankara'yı söyledim.

"Kocan dönene kadar burada kal. Dönünceyse hemen git Selda, evlilikte bu kadar uzun ayrılıklar olmaz."

Tamam babacığım derken telefonun sesini duymamla yerimden kalktım. Ateş zaten sürekli başıma ekşiyordu şimdi de babamlar çıkmıştı. Biraz kafa dinlemeye benimde hakkım yok muydu? Odaya girip kapıyı kapatınca telefonu elime aldım. Yin e Ateş arıyordu, valla bıktım.

"Efendim Ateş."

"Canım musait değil misin?"

"Müsaitim söyle."

"Bana pek öyle gelmedi yine neye sinirlendin... Anladım, cevap yok. Ben anneni soracaktım ayağı nasıl oldu? Üstüne basabiliyor mu?"

"Biraz daha iyi sorun yok."

"Peki baban, sağlığı yerinde mi?"

"İkisi de şuanlık iyi Ateş, ne zaman döneceksin diye aradıysan bilmiyorum. Anne ve babamın sağlık durumana göre bilet alır dönerim. Şimdi iznin olursa yarım bırakıtğım yemeğime geri dönmek istiyorum."

"Ben kapatayım o halde kendine dikkat et."

Ben zaten yalan söylüyorum diye vicdan azabı duyuyorum birde ılımlı konuşması var ya beni öldürüyor.Telefon kapanınca kısaca mesajlara baktım. Büşra ve Selim sürekli mesaj atarken bugün Okan bile mesaj atmıştı. Bunlar beni seviyor muydu yoksa ... Seviyor olmasalar yazmazlar o kadar da değil. Ben bugün bir şeyi fark ettim. Ben çok sevilmeyi sevmiyorum. Günümüz insanları fesat, çıkarcı, nankör falan olur. Ben nasıl bir grubun içine düştüm hala anlayamıyorum.

Mesajlara cevap vermeden odadan çıktığımda annem masayı kaldırıyordu. "Selda gel şu telefonu bir bak yine ayarlarında bir sorun olmuş olmalı anlayamadım." Anneme yardım etmek yerine babamın yanına oturarak telefonunu elime aldım. Annem dahi dokunmatik kullanırken babam hala tuşlu telefon kullanıyordu. Telefondaki mesajları gezerken Ateş'in mesajını gördüm. Kahretsin üç gün önce babama geçmiş olsun mesajı atmış.

"Babacım sen mesajlara bakıyor musun?"

"Ben anlamam kızım o işlerden her gün bir dünya banka mesajı geliyor. Sil gitsin hepsini." Babam demese bile zaten silecektim. Ateş'in mesajının silip babamın istediği ayarları yapmıştım.

"Annecim getir seninde telefonuna bakayım." Annem orada dediğinde kalkıp telefonu aldım. Şükür ki anneme mesaj atmamış. Bence numarasını bilseydi annemde mesaj atardı. Annemde anında görür başıma ekşirdi. Bizimkilerle uzun süre oturduktan sonra odama çekildim. Büşra beni görüntülü arayarak uzun kapatmamıştı.

Neymiş efendim Ateş Bey ben yokken üzgünmüş. Bir iki gün üzülür sonra geçerdi. Bir insanın alışkalığı yirmi bir günde geçermiş yakında beni unutmayacak ama duygularını tartıp biçecek o zamanda bunun aşk olmadığını öğrenecek. Telefonu komple kapatarak huzur içinde uyudum.

İNTİKAM ATEŞ'İ 🚬 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin