Chapter Thirty-Three: "The Life Loves Chances" [finale]

2.8K 289 1.1K
                                    

NOT: Bu bölüm bizim için çok özel. Lütfen buraya kalplerinizi bırakabilir misiniz? Baktıkça tebessüm edelim. :) ❤❤

Playlist: Bu sefer sizin en sevdiğiniz şarkı bu bölümü süslesin, en sevdiğinizi yazın yorumlara.♡ Ben severek dinlediğim, çıktığı an müptelası olduğum bir şarkının sözlerini bırakıyorum şuracığa:

- He bir de, bölümü koyduğum şarkıyı dinleyerek okusanızaaaağ

"Yani şimdi mutlu musun?
Nihayetinde, şimdi mutlu musun?
Güzel, ben hâlâ aynıyım.
Her şeyi kaybettim gibi geliyor.
Her şey istediği gibi geliyor ama veda bile etmeden çıkıp gidiyor.
Artık hiçbir şeyi sevmek istemiyorum böyle.
Eski püskü her şey, geziyorum hatıralarımda.
Turuncu güneşin altında gölgeler olmadan dans ediyoruz.
Planlı ayrılık diye bir şey yok.
Bir zamanlar güzel olan anılarda buluşalım.
Sonsuza dek genç olarak...
Sonsuza dek genciz.
Eğer bu bir kabussa, asla uyanmayacağım.

"Birinin beni teselli eden sözleri gibi.
Sadece bir anı bile olsa unutmak kolay değil bunları.
Zaman gelip geçse bile...
Ben, sonsuza dek sana tutunduğum o yerdeyim.
Başımızı birbirimizin kollarına yastık yapıyor,
Ve pek kederli olmayan hikayelerimizi paylaşıyoruz.
Mutsuz son diye bir şey yok.
Her zaman o hatıralarda buluşacağız.
Sonsuza dek genç olarak...
Sonsuza dek genciz.
Eğer bu bir kabussa, asla uyanmayacağım."

(IU & SUGA of BTS - Eight)

***

2 yıl sonra

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

2 yıl sonra...

"Yeji! İki numaralı masa boşaldı, tabakları alabilir misin?"

"Hemen geliyorum!"

Az önce topladığım masanın bardaklarını mutfağa bıraktıktan sonra hızlı adımlarla iki numaralı masanın olduğu cam kenarına gittim. Tahminimce waffle yediklerini düşündüğüm müşterilerin tabaklarını ve içtikleri portakal suyunun bardaklarını alıp dikkatlice tekrar mutfağa ilerledim.

Bulaşıkları tezgâha bıraktıktan sonra masayı temizlemek için iki bez aldım. Biri silmek diğeri de kurulamak içindi. Onları da hallettikten sonra bezleri yerine bıraktım. Mutfaktan çıkıp kafenin içine baktım. Şu an yeni dolan, sipariş bekleyen bir masa yoktu. Bu nedenle kasanın olduğu yerde, tezgâh arkasında bekleyen Lia'nın yanına doğru ilerledim.

✓ anxiety ❁ [hyunjin × yeji]Where stories live. Discover now