37.Bölüm

79 8 11
                                    

Multimedia:Defne
Keyifli okumalar🌸
~~~~~~~
"Çok sıkıldım ben kızım! Haftasonlarını sevmiyorum, sıkıldım! Ay ama haftaiçi de okul var, onu da sevmiyorum. Ama Zeynep'i seviyorum. Ay seni de seviyorum, ne yapsa-" diyen Eylül'e doğru atıldım ve ağzını sıkıca kapattım. Darlandım yahu.

"Sus Eylül sus. Sus kızım. Git koca bul kendine sonra kaçın yani ne yapayım ben? Ben de sıkılıyorum sonuçta!"dedim bağırarak. Şimdi bu kıza şey ediyorum ama haklı.

Çünkü haftasonu ve okulda olduğumuz zaman her ne kadar sıkılıyoruz desekte şu an kesinlikle daha çok sıkılıyorduk. Ve ayrıca dışarı da çıkamıyorduk çünkü buna da üşeniyorduk.

"Zeynep nerede bu arada?"dedim bu sefer etrafa bakarak. Evde şu an ben, ikiz maymunlarım ve babam vardı. Babam hala uyusa da biz çoktan kalkıp kahvaltı yapmıştık.

Evet, arada erken uyanabiliyorum.

"Odada. Hani diyorum, beraber kalıyoruz falan Defnoş. Nasıl bilmiyorsun kızın nerede olduğunu anlamadım."dediğinde bu sefer de dudak büktüm. Aman yahu ne var bunda?

"Kız kalk mısır patlat."dedim Eylül'e aniden. Hiçbir şey yapmadan akşama kadar bu koltukta oturmaya devam edecek halimiz yoktu sonuçta değil mi? En azından film falan izleseydik iyi olurdu.

"Ben? Ben ve mısır patlatmak? Mısır patlatmak ve ben? Saçmalama Defnoş,"deyip kıkırdadığında tam ağzımı açıp ona çemkiriyordum ki merdivenlerden gelen sesle duraksadım.

"Neye gülüyorsunuz?"diyen kişi babamdı. Gülümseyerek ona döndüğümde vücudumu tekrar bir his kapladı. Babamı her gördüğümde vicdan azabı çekiyordum çünkü.

"Annenler markete gitmişti, hala gelmedi mi?" Diye tekrar soru sorduğunda bu sefer omuz silktim ve gülümsememi zar zor sabit tutmayı başardım.

"Gelmediler Mehmet amca. Defne de onlar ortada yokken bana hizmetçilik yaptırmaya çalışıyor."diyen Eylül'e döndüm kocaman gözlerle. Vay pislik yalancı vay.

"Kızım? Doğru mu bu?"

"Hayır baba iftira atıyor, iftira!"dedim ellerimi havada sallayarak. Ben niye telaşa kapılıyorsam? İyice delirdim sonunda.

Babam bir şey demeyip gülümseyerek mutfağa ilerlediğinde birkaç dakika daha etrafa bakındım ama en sonunda yapacak bir şey olmadığına karar verip ayağa kalktım. Gidip Zeynep'i uyandırsam çok harika olmaz mıydı?

Olurdu.

Hızlı hızlı düşmemeye çalışarak merdivenleri çıktığımda yavaşlayarak ses çıkarmamak için parmak uçlarımda ilerlemeye başladım. Odanın kapısını açıp, büyük bir heyecanla yatakta uyuyan Zeynep'i aradığımda beni yatakta oturan bir Zeynep karşıladı.

"Ama..."dedim hayal kırıklığı dolu sesimle. Hani ben bunun üstüne atlayacaktım, sonra yere yapıştırıp kahkaha atacaktım? Hani ya?

"Defne neden mal gibi kapının önünde dikiliyorsun?"dedi kafasını kaldırıp bana baktığında. Ya benim burada hayallerim yıkılmış dediği şeye bak.

"Defne? Kızım salak mısın girsene!"diye hafiften sesini yükselttiğinde kaşlarımı çatarak odaya girdim ve yatağa doğru ilerleyip karşısına oturdum. Hesap sorma vaktiydi.

"Kızım asıl sen hayırdır? İki gündür bir garipsin okulda, yetmiyor sürekli bizden kaçıyorsun. Şimdi de uyanmışsın aşağı inmiyorsun. Neyin var?"dedim yalancı bir sinirle çıkan sesimle. Artık bir şeyleri anlatsa iyi olacaktı çünkü.

"Ne? Ben mi?"dediğinde bir sorunu olduğuna emin olmuş oldum. Çünkü benim tanıdığım Zeynep ben mi diye sormaz, iyiyse iyiyim derdi. Bir sorunu vardı işte.

Kar Tanesi/YarıTextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin