20.Bölüm

80 13 27
                                    

Multimedia:Yağız Alper🍀
Keyifli okumalar🌸
~~~~~
                             Zeynep'in anlatımından

Çadırda bir sağa bir sola dönerken sinirden uyuyamıyordum. Evet çadır genişti, aramızda en az bir kişilik boşluk vardı ama tanımadığım, üstelik erkek olan biriyle aynı yerde uyumak bir miktar rahatsız ediciydi.

"Şu hale bak. Allahım benim gibi bir kız bu hallere düşecek ne yapmış olabilir?"dedim mırıldanarak. Gerçekten uyuyamıyordum ve birazdan sinir krizi geçirebilirdim. Yağız denen çocuksa çoktan rüyalar alemine girişini yapmıştı.

"Tamam, uyumaya çalış Zeynep..."dedim ve sağa yatarak gözlerimi kapattım. Biraz fazla uğraşsamda uykumun geldiğini hissediyordum. Tam uykuya dalacakken belimde hissettiğim kollarla gözlerimi açtım.

"Umarım yapmamışsındır."dedim ve sola döndüm. Yapmıştı! Yağız dibime kadar girmiş, üstüne üstlük kollarını belime dolamıştı. Tamam, bu andan sonra olacaklardan ben sorumluydum veya değildim. Umursamadım.

Hızla doğruldum ve kolunu üstümden attıktan sonra suratına tokadı geçirdim. Aniden zıplayarak kalkması gülme isteğimi getirse de kendime ciddi olmam gerektiğini hatırlattım ve düz bir ifadeyle suratına bakmaya başladım. 

"Ne oluyor lan?"dedi etrafına bakınırken. Bense hala ona bakıyor, ne zaman bu aptallığından arınıp olayı anlayacağını merak ediyordum. 

"Sen...Sen bana tokat mı attın?"dedi kaşlarını havaya kaldırıp sonunda bana bakarak. En azından geç bile olsa anlamıştı, bu da bir gelişme.

"Tam olarak öyle yaptım."dedim tek kaşımı kaldırarak ona bakarken. Her zamanki gibi çok havalıydım.

"Sebep?"dedi o da tek kaşını kaldırarak. 'Hah' diye bir ses çıktı ağzımdan. Utanmadan nedenini mi sorguluyordu?

"Bir de sebep mi istiyorsun? Uyurken bana dokunma hakkını sana kimin verdiğini söyle, ben de sana sebep vereyim,"dedim kaşlarımı çatarak. Belki uyurken yapmıştı ve büyütülmesi gereken bir şey değildi ama gereksiz temaslardan hoşlanmazdım.

Ayrıca verdiğim yepki de bir nevi refleks sayılabilirdi.

"Uyurken sana mı dokundum? Ne dokunması, ne saçmalıyorsun?"dedi o da çatılan kaşlarının ardından. Aynen hatırlamıyorsun.

"Aptal, daha ne yaptığından haberi yok,"diye mırıldandım kendi kendime düşündüklerimi sesli dile getirerek.

"Aptal mı?"dedi bir anda bana doğru yaklaşarak. Tamam, duymayacağını düşünerek söylemiştim. Gerçi duyması umurumda değildi, sonuçta ondan korkacak halim yoktu.

"Evet aptal. Eline koluna sahip çıkamayan bir aptal,"dedim ona meydan okuyarak.

"Ben sabah seni benimle konuşman konusunda uyarmamış mıydım?"dedi iyice yüzünü yüzüme yaklaştırark. Yakınlığı gittikçe fazla olmaya başlamıştı ve suratına yumruk geçirmeden ne kadar dayanabilirdim, bilmiyordum.

"Peki ben seni benimle düzgün konuşman konusunda uyarmamış mıydım?"dedim aynı şekilde karşılık vererek.

"Ha illa gel öp beni Yağız diyorsun?"dedi alaylı bir şekilde göz kırpıp sırıtarak. Sinirin tüm hücrelerime yayıldığını hissediyordum. Yahu sen kim köpek, beni öpmek?

Kar Tanesi/YarıTextingWhere stories live. Discover now